Davanın görüldüğü Ankara 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi, haklarında verilen müebbet hapis cezası kesinleşen 14 emekli askerin rütbelerinin sökülmesi için Genelkurmay Başkanlığı’na yazı göndermişti.
Genelkurmay Personel Başkanlığı, 1632 sayılı “Askeri Ceza Kanunu’nun 30’uncu maddesi ile 926 sayılı” Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Personel Kanunu’nun 50’nci maddesi gereğince sanıklar hakkında TSK’dan çıkarma işlemi yapmıştı. Böylece emekli orgeneraller Çevik Bir, Çetin Doğan, Fevzi Türkeri, Ahmet Çörekçi, İlhan Kılıç; emekli korgeneraller Çetin Saner, Yıldırım Türker, Vural Avar, emekli Koramiral Aydan Erol; emekli tümgeneraller Erol Özkasnak, Cevat Temel Özkaynak, Kenan Deniz ve emekli Tuğgeneral İdris Koralp’ın rütbesi sökülmüş oldu.
Kumpas Mağdurları Dayanışma Derneği (KUMPASDER), söz konusu davanın bir “kumpas” olduğunu vurgulayarak, sürecin hukuksuzlukla ve tamamen siyasi amaçlarla sürdürülmesine tepki gösterdi.
Yazılı açıklama ile kamuoyuna seslenen KUMPASDER, şunlar kaydedildi:
“Her aşaması ile, kurgulayan (ve tek tek aşina olduğumuz) her bir aktörü ile tam bir FETÖ kumpası olan “28 Şubat Davası” ndan mahkûm edilen emekli komutanların ölüme yatırılışlarının ‘Kırkını’ geçtik.”
“Yakın bir gelecekte, yaşanan bu hukuksuzluk için yapılacak tek şeyin ‘helva yemek’ olacağından korkuyoruz. Zira eski askerlerin 80 ’in üzerindeki yaşları bu kaçınılmaz durumu sürpriz olmaktan çıkarıyor” ifadelerinin kaydedildiği açıklamada şunlar soruldu:
Bu davanın bir kumpas olduğunu, sürecin hukuksuzlukla, tamamen siyasi amaçlarla sürdürülüp sonuçlandırıldığını anlatmak için ne yapmamız gerekiyor?
Davanın ihbarcısının FETÖ üyeliğinden ihraç edilmiş eski bir ‘yüzbaşı’ olduğunu mu hatırlatalım?
Soruşturmayı yürüten ve davanın iddianamesini hazırlayan savcı ile, tutuklamaları yapan yargıçların sicillerini sayıp, döküp, çoğunun cezaevinde olduğunu, ama tamamının meslekten atıldıklarını mı hatırlatalım?
Davaya delil olarak gösterilen kanıtların tıpkı diğer kumpas davalarda olduğu gibi birileri tarafından özel olarak üretildiğini mi; sanıklar lehine olduğu için göz ardı edilen, hatta saklanan belgeleri hatırlatalım?
Dönemin siyasetteki baş aktörlerinin mahkeme ifadelerini mi hatırlatalım?
Nihayet, bizzat dönemin Başbakanına karşı yapıldığı iddia edilen bir ‘darbe’ davasının Necmettin Erbakan’ın vefatı beklenerek açılmasını mı hatırlatalım?
Hangisini?”
Açıklamada son olarak, şunlar kaydedildi:
“Bu dava ile emekli komutanları ‘günah keçisi’ ilan edenlerin, neyi murat ettiklerini, daha nereye kadar bu davayı kullanmak istediklerini, siyasetle, insanlık ve gerçekler arasında nasıl bir seçim yapacaklarını merek ediyoruz.
Ve yaşadığımız acılardan edindiğimiz deneyimle, bir kez daha gecikmiş adaletin adalet olmadığını, bir gün adaletsizlik yapanların da adalete ihtiyaç duyacaklarını, insan hayatının geri dönüşünün olmadığını ve hiçbir şeyle telafi edilemeyeceğini;
Sanıklar için Anayasa Mahkemesine yapılan ‘Hak İhlali’ başvurusunun ivedilikle ele alınıp değerlendirilmesini saygıyla, bütün kamuoyu ile paylaşıyoruz.”
Bu haber en son değiştirildi 4 Ekim 2021 15:44 15:44
Dokuzuncu olağan kongresini gerçekleştiren Saadet Partisi'nde genel başkanlık için Kayseri milletvekili Mahmut Arıkan ile İstanbul…
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin, PKK lideri Abdullah Öcalan için yaptığı çağrının yankıları sürüyor. Cumhurbaşkanı…
Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hakkında çıkardığı…
ABD'li Senatör Lindsey Graham, Uluslararası Ceza Mahkemesinin (UCM) İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ve eski Savunma…
Kadına yönelik şiddeti tek başına biyolojik bir mesele olarak erkek saldırganlığıyla açıklamak en hafif tabirle…
Bu düzen çürümüştür. Şimdi bu çürümüş düzeni yeni anayasa ile tescillemek istiyorlar. Medeni kanunu tartışmaya…