AKP MKYK'nın yeni üyesi Tarhan: Aleviler CHP'yi değil DP'yi desteklemişti
AKP'nin Alevi açılımda da boy gösteren Tarhan, "Aleviliğin İslam’a zenginlik katan tasavvufi bir ekol olduğu"nu iddia ederken; Alevilerin "CHP’ye değil Demokrat Parti’ye destek verdiğini" de söylüyor.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin MKYK üyelerini yeniden belirlemiş, MKYK üye sayısını da artırmıştı.
7. Olağan Kongresi’nde partinin yeni Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) kadrosu da oluştu.
50 olan asıl üye sayısı 75’e, 25 olan yedek üye sayısı da 35’e çıkarılmıştı.
Çiçeği burnunda MKYK üyesi Metin Tarhan Turkuvaz Medya’ya konuştu. Tarhan’ın, “Alevi toplumu CHP’ye mahkûm değil” sözleri manşete taşındı.
Tarhan, 2014 yerel seçimlerinde CHP’nin İstanbul Zeytinburnu Belediye Başkanı adayı da olmuş; ancak seçilememişti.
Sabah’tan İsa Tatlıcan’a konuşan Tarhan, söyleşide “Alevi vatandaşlarımızın yakından tanıdığı Avukat Metin Tarhan” olarak tanıtıldı.
Alevi Dernekleri Federasyonu Sözcülüğü ve Erikli Baba Kültür Derneği Başkanlığı görevlerinde bulunduğu Metin Tarhan, Sabah’a “içini döktü”….
AKP’nin Alevi açılımda da boy gösteren Tarhan, “Aleviliğin İslam’a zenginlik katan tasavvufi bir ekol olduğu”nu iddia ederken; Alevilerin “CHP’ye değil Demokrat Parti’ye destek verdiğini” de söylüyor.
İşte yeni AKP MKYK üyesi Tarhan’dan inciler:
“Özellikle Alevi taleplerini dile getiren, Alevi toplumun kurduğu sivil toplum kuruluşlarda çalıştım. AK Parti döneminde gerçekleştirilen Alevi çalıştaylarına da baştan sona katıldım. AK Parti’ye yakınlık ve aşinalık da orada teşekkül etti. O çalıştaylarda önemli adımlar atılmıştı. Yerel yönetimler cemevleri için arsa tahsisinde yardımcı olmaya başladı. Bugün 2 bine yakın cemevimiz var. Devlet ve Aleviler arasındaki diyaloğun gelişmesi açısından o çalıştaylar bir açılım olmuştu. Bir bilinirlik oluştu ve yardımlaşma sağlandı. Mesleğim gereği hukuk konusunda da çeşitli sivil toplum kuruluşlarında yer aldım. Ancak temel olarak Alevi toplumunun sorunlarını dile getiren sivil toplum kuruluşlarında katılımcı ve kurucu olarak bulundum.”
“CUMHURBAŞKANIMIZDA NEZAKET VE İNCELİK VARDI”
“AK Parti MKYK’ya seçilmem veya siyasete girmem konusunda benim özel bir talebim olmadı. Bu konuda mutlaka öneren, vesile olanlar olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız bizzat arayarak bu düşüncelerini paylaştı. Benim için çok nazik bir durumdu. Bu teklifi çok anlamlı görüyorum. Siyasetin bu kadar gergin olduğu bir ortamda müzakere gücü olan insanların aranması çok değerli. Sayın Cumhurbaşkanımızda bir nezaket ve incelik vardı. Mutlaka bizden bir beklenti var. Topluma faydalı olma yolunda benim için bu görev önemli bir kesişme oldu.”
“AK Parti’de beklemediğim bir ilgi gördüm. Kongrede ve sonrasında partili arkadaşların ilgisi büyüktü. AK Parti’de faydalı olabilir miyim diye düşünürken partili arkadaşlardan gelen bu destek bana gerçekten güç verdi. Sadece Alevi toplumunun değil bütün Türkiye’nin sorunlarını elbirliği ile çözmeliyiz. 84 milyonun mutluluğunu hedefliyorsak birlikte çalışmamız gerekir.”
“AK Parti MKYK’ya seçildikten sonra Alevi toplumundan 3 bine yakın telefon ve mesaj aldım. Sosyal medyayı aktif olarak kullanmadığım için oradan gelen mesajlara ise hiç bakamadım. Alevi toplumu değişime ve yeniliklere çok açık bir toplum. Olumlu dönüşler çok fazla. Elbette eleştiren kardeşlerimiz de olmuştur. Onları da anlayışla karşılayıp kapılarımızı hep açık tutacağız”
“ALEVİLER AK PARTİ’YE MESAFELİ DEĞİL”
“Söylediğim gibi Aleviler geçmişte Demokrat Parti, Adalet Partisi ve Anavatan Partisi’ni kahir ekseriyetle desteklemişti. AK Parti de bu siyasi gelenekten geliyor. ‘Aleviler AK Parti’ye oy vermez’ görüşüne katılmıyorum. Aleviler AK Parti’ye oy verdi, bugün de oy veriyor. Önümüzdeki seçimlerde Alevilerin AK Parti’ye desteğinin daha da artacağına inanıyorum. Bizler gibi münferit görünen çıkışların bu süreci hızlandıracağına inanıyorum.
“Benim attığım bu adım hiç kuşkusuz önemli. Sadece Alevilik değil birçok öncelikli meselemiz var. Mesela Sayın Cumhurbaşkanımızın dediği gibi bir sivil anayasa konusu var önümüzde. Türkiye’nin tüm farklılıklarının kendini ifade edebileceği bir sivil anayasa çok önemli. Hukukçu kimliğimle buna görüş ve ifade anlamında katkıda bulunacağıma inanıyorum. Alevilerin de biraz daha merkezde yani merkez sağda kendilerini ifade edebileceklerini düşünüyorum. Çok partili hayata geçiş ile birlikte merkez sağda konumlanan Alevilerin merkez sağ ile bir sorunu yoktu. Bugün de olmamalı.”
“ALEVİLER CHP’Yİ DEĞİL DEMOKRAT PARTİ’Yİ DESTEKLEMİŞTİ”
“Alevilerin geçmişte önemli bir kısmı, kuruluşundan itibaren Demokrat Parti’yi desteklemişti. Alevi toplumunun yenilikten ve değişimden yana bir özellikleri var. Çeşitli nedenlerle zamanla CHP’ye yönelim olmuştur. Ama şunu söylemek gerekir ki Aleviler CHP’ye mahkum olmamalıdır. Alevi toplumunun son dönemde farklı partilere de oy verdiklerini görüyoruz. Entelektüel dünyayı okuyan, düşünen, araştıran genç kesimin, AK Parti teşkilatlarında yer aldıklarına son dönemde şahit oluyoruz. CHP etrafında bloklaşmak, Alevi toplumunun yenilikçi ve diyalogdan yana yönünü de törpülüyor. Geleneklerinde demokrat olmak ve demokrasiyi sahiplenmek var.”
“Aleviliği İslam dışı göstermeye çalışan çevreler yanılıyor. Hiçbir Alevi bunu asla kabul etmez. Alevi toplumunu çok iyi tanımak için özellikle İstanbul’daki güçlü geleneği olan dergahları ziyaret etmek gerekiyor. Mesela Karacaahmet, Garip Dede, Şahkulu gibi. İnsanlar buralarda ibadet ediyor. Masabaşında Alevilik tanımı yapmak doğru değil. Aleviliği yaşamak bambaşka bir şeydir. Alevi geleneğini bilmeden, yaşamadan Alevilik adına konuşmak doğru değil. Alevilik İslam’ın özüdür ve bunun dışında bir anlayışı ve içtihadı yok. Alevilik İslam dininin içinde olan, tasavvuf değerlerini de içinde taşıyan ve İslam’a da büyük bir zenginlik katan önemli bir ekoldür. Aleviliği bu çerçevede değerlendirmeliyiz ve devletimizin de Aleviliğe ve bu kültüre sahip çıkması gerekir.”