Adam önüne geleni kapatıyor. HDP’den sonra hızını alamadı, şimdi de doğrudan Anayasa’yı korumakla yükümlü Anayasa Mahkemesi’ni de kapatın diyebilmekte. Hızını alamayıp Danıştay’ı da, Sayıştay’ı da, Yargıtay’ı da elden geçirip; en son Meclis’i de kapatın derse kimse şaşırmasın!
Merkez Bankası’nı kapatın demedi, tuhaf! Ama bu faiz konusunda ve kur meselelerinde bu kadar sorun yaratan bir kurumun da kapatılmasını Bahçeli’den beklemek tuhaf olmazdı!
Yasamanın, yürütmenin ve yargının aldığı kararların Anayasa’ya uygun olup olmayacağını denetlemekle yükümlü Anayasa Mahkemesi’nin kapatılmasını buyurmak cüretli bir adım olsa gerek! Devlet Bahçeli’nin bu cüreti nereden aldığı herkes tarafından sorgulanmalı… İyi polis-kötü polis rolünde; AKP’ye iyi polis, MHP’ye ise kötü polis düşmüş anlaşılan…
Anayasa Mahkemesi, sanki keyfi kurulmuş bir kurum. Belki de anayasal kurumların en önemlisi. 1961 Anayasası’nda tarif edilen Anayasa Mahkemesi, Menderes’in Anayasa’yı ayaklar altına alan uygulamaları sonrası, bir daha böylesi bir durumla karşılaşmamak için düşünülmüştü. Üniversiteler özerk, TRT bile özerk hale getirilmişti ki; bir daha yetkileri eline alan kişi tek adam yönetimi kurmasın diye…
Cüret sahibi bir isim Bahçeli! Ecevit Hükümeti’ni, hükümetten çekilip erken seçime götürerek düşüren kendisi idi. Ecevit’in o dönem hükümetten düşürülmesini en çok isteyen ise ABD idi. Ne de olsa Irak’a askeri müdahale planları yapan ABD emperyalizmine Ecevit taş koyabilirdi!
Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesi tartışmalarında yine devreye bizzat Bahçeli girmişti. Meclis oturumuna katılarak, meşhur 367 tartışmasını bitiren isim Bahçeli olmuştu. Büyük Ortadoğu Projesi’nin yaşama geçmesi gerekiyordu ve 2007 yılında FETÖ-AKP ortaklığının Cumhurbaşkanlığı’nı kazanmasında Bahçeli’nin katkısı muazzamdı! Norşin-Güroymak üzerinden Gül’ü eleştiren Bahçeli, zamanında Gül’ü cumhurbaşkanı yapmamış mıydı?
Cüret sahibi bir isim kendisi. Şimdi de belki AKP’nin yapacağı yeni anayasanın önündeki engelleri bir bir temizliyor… Anayasa Mahkemesi kapatılırsa, “yeni anayasanın” önünün açılması biraz daha sağlanabilir mi? Kim bilir?
Kaldı ki HDP’nin kapatılması da basit bir faşist adım mı? Seçimlerde avantaj kazanmak için yapılan bir hamle mi? Yoksa, bunlarla birlikte, çözüm sürecinin partisi olarak kurulan HDP’ye acaba “çözüm süreci” sona erdikten sonra ihtiyaç mı kalmadı? Ya da yeni bir süreç mi planlanıyor ve yeni sürecin yeni aktörleri mi hazırlanıyor? Bütün bunları göreceğiz… Ama HDP içindeki bazı isimlere doğrudan siyasi yasak gelmesi muhtemeldir ve bugün HDP’nin kapatılması adımı basit bir seçim oyunu değil, doğrudan Kürt siyasetini yeniden dizayn etme niyeti olarak okunmalıdır.
ABD’nin Suriye’de Fırat’ın doğusunda oynadığı rol ve Kuzey Irak’taki gelişmeler ile Karadeniz’de NATO’nun varlığını artırması düşünüldüğünde, Çin ile Rusya, Çin ile İran arasındaki ilişkilere bakıldığında emperyalizmin yeni hamleler yapması işten bile değil. Büyük Ortadoğu Projesi’nden geriye ne kalacak sorusu herkes tarafından bir kez daha sorulmalı. Ya da Irak Türkmen Cephesi’nin başına dinci bir ismin geçirilmesi, bir tesadüf mü sayılmalı…
Devlet Bahçeli, önüne geleni terörist olmakla suçluyor. Dün Türkiye’de terör estiren bizzat MHP idi. 1980 öncesi terörün kaynağı MHP faşizmi değil miydi? 12 Eylül öncesi, 1978 yılında Ankara’nın girişinde durdurulan bir aracın içinden çıkan silahları niye anlatmıyoruz. Arabanın Bahçeli’ye ait olduğu gerçeğini bir kez daha yazmaya gerek var mı?
Devlet Bahçeli, önüne geleni teröristlikle suçluyor. Ancak bugün HDP’nin terörü destekle suçlanması gündeme gelirse, aynı suçun AKP’ye yönelmeyeceğinin hiçbir garantisi yok. Çözüm sürecinin bir tarafı AKP idi, HDP olsa olsa aracı bir parti olarak kurulmamış mıydı?
Devlet Bahçeli, önüne geleni teröristlikle suçluyor! HDP’yi teröre destek vermekle suçlayan Bahçeli’nin, AKP’nin FETÖ’ye destek verdiği hiç mi aklına gelmez! Madem HDP, PKK’ye destek verdi, pekâlâ AKP de FETÖ’ye destek olmamış mıydı?
Her muhalefeti, vatan hainliği ile eşdeğer görmesine bakmayın, Bahçeli, Türkiye’de misyon sahibi bir siyasetçidir! Bugün de misyonunu oynuyor.
Misyonunu görebilenlere…
Madem HDP kapatılsın, hatta Anayasa Mahkemesi bile kapatılsın deniyorsa; o zaman, faşizm suçu nedeniyle MHP kapatılmalı desek bu çok mu anti-demokratik olur?
Anayasa Mahkemesi bile kapatılsın denilen bir ortamda “asıl MHP kapatılsın” demek çok meşru bir talep değil mi?
Bu haber en son değiştirildi 1 Nisan 2021 16:38 16:38
Ülkenin her alanında ayrı bir yıkım yaratan rejim, suç ittifakına dönüşmüş durumda. MHP’li 3 vekilin…
ABD Başkanı Joe Biden, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail Başbakanı Netanyahu hakkındaki tutuklama emrinin "rezalet" olduğunu…
Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinin davasında abla Selma Ateş’e saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt,…
Ali Yerlikaya bakanlığının bütçe görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Muhalefet milletvekilleri kadın cinayetleri ve KADES uygulamasına…
AKP’li İzmir Menemen Belediyesi’nin 2023’te bir ay içinde 40’a yakın konser ve etkinlik yaptığı ortaya…
ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…