Babacan'dan kadınlara: Erdoğan 'Bunlar sokağa döküldü, piyasa bozuldu' diyebilir, oyuna gelmeyelim
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesi kararına karşı sokaklara çıkan kadınlara "Sayın Erdoğan, ‘İşte bunlar sokaklara döküldü, piyasalar bozuldu' diyebilir. Bu oyuna aman dikkat edelim" diye "uyarı"da bulundu.
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Türkiye’nin AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kararıyla İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme ve Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınmasını değerlendirdi.
Partisinin genel merkezinde yaptığı basın açıklamasıyla kamuoyuna seslenen Babacan, Ağbal’la ilgili karar için “Zaten karanlık bir döneme girmiş ülkemiz, maalesef karanlıkta alınan kararlara karşı karşıya. Zaten boğulma hissi tüm ülkede yaygın bir his olarak yaşanırken iki kararla daha uyandık bu sabaha. Daha dün Sayın Erdoğan’ın önünde iki seçenek olduğunu söyledim. ‘Ya Merkez Bankası’na gereğini yapacak ya da yanlış tezi yüzünden bu milletten özür dileyecek’ dedim. Sayın Erdoğan bu milletten özür dileyemedi, Merkez Bankası başkanıyla ilgili bir adım attı. Son 20 ayda, partili cumhurbaşkanlığından bu yana tam dört tane Merkez Bankası, dört tane de TÜİK başkanı gördük. Normalde bu görevlerin süresi beş yıldır. Böyle bir ülkede istikrar sağlanabilir mi?” dedi.
‘AMAN MALZEME OLMAYIN’ UYARISI
İstanbul Sözleşmesi’nden çekilinmesi kararı için ise “Bu sözleşmenin konusu kadına şiddettir, aile içi şiddettir. Bunlar bizim kırmızı çizgilerimizdir. Bunlara gerekçe bulunamaz, mazur gösterilemez. Bu uluslararası sözleşme onun sözleşmesidir.” diyen Babacan, karara karşı ülke genelinde meydanlara çıkarak eylemlere başlayan kadınları da “uyarı” yapıp şu ifadeleri kullandı:
“Pazartesi günü finansal piyasalar açıldığı zaman Merkez Bankası ile ilgili atılan adımın piyasa üzerinde olumsuz etkisi olacaktır. Sayın Erdoğan bu iki konuyu paketleyip, ‘İşte bunlar sokaklara döküldü, piyasalar bozuldu’ diyebilir. Kendi hatasıyla bozulan ekonomik dengeleri, bambaşka bir konu için eylemde bulunan insanların üzerine yıkabilirler. Bu oyuna aman dikkat edelim. Barışçıl yöntemlerle herkesin kendi düşüncesini ilan etmesi doğaldır. Ancak hükûmetin istismar edip, kendi ekonomideki çuvallamasının üstünü örtecek malzeme haline gelmesine de asla izin vermemeliyiz.”