"Bu arama kaydının İçişleri Bakanı'nda değil Cumhuriyet Başsavcılığı'nda olması gerekir"
Cihaner, "Kendi yetki alanındaki işlere girişmeden suç istinadındaki kişiyle ağız dalaşına üstelik de çok çirkin bir ağız dalaşına girmek olacak şey değil. Bu arama kaydının İçişleri Bakanı'nda olmaması lazım, arama kaydının Cumhuriyet Başsavcılığı'nda olması lazım." değerlendirmesinde bulundu.
Eski başsavcı ve 24-26’ncı dönem CHP milletvekili İlhan Cihaner, çete lideri Sedat Peker’in iddialarını RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası’na yorumladı.
Arama kaydının İçişleri Bakanı’nda değil Cumhuriyet Başsavcılığı’nda olması gerektiğini vurgulayan Cihaner şunları kaydetti:
“Kendi yetki alanındaki işlere girişmeden suç istinadındaki kişiyle ağız dalaşına üstelik de çok çirkin bir ağız dalaşına girmek olacak şey değil. Bu arama kaydının İçişleri Bakanı’nda olmaması lazım, arama kaydının Cumhuriyet Başsavcılığı’nda olması lazım. Adli görevi olmayan İçişleri Bakanı’nın soruşturma dosyasında olması gereken ve niteliği itibaren gizli kalması gereken bilgiyi kendisini savunmak için bu şekilde deşifre etmesi, medyaya sunması ayrıca suç olarak olarak değerlendirilmesi lazım. Savcılığa şikayetçi olurdu, savcılık açıklama yapardı. Savcılık derdi ki, arama usulsüz yapılmamıştır. Kadın polis vardır diyebilirdi. Sırf bu tartışmalar olmasın diye tüm Cumhuriyet Başsavcılıklarında basın bürosu oluşturuldu. Ağız dalaşında üste çıkmak için bu görüntüler hiç doğru değil, etik değil.
Bakan hakkında Cumhuriyet Savcılığı soruşturma yapamaz, dokunulmazlığın kaldırılması lazım ama orada bahsedilen somut iddialar var mesele bir uyuşturucu operasyonunun önceden haber verilmesi gibi. Bunun soruşturulması lazım ve eğer doğrulayan bir şey varsa fezleke düzenlenir, dokunulmazlığını kaldırın, takdir Meclis’indir deyip Meclis’e göndermeleri gerekir ama delillerin de toplanması gerekir çünkü tek suçlanan İçişleri Bakanı değil polisler var, yakınları var.”