Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR), 2022 yılı asgari ücret raporunu yayımlandı.
DİSK-AR, “Asgari ücretin hızla ortalama ücrete dönüşmesi ve bu ücretin asgari geçim için oldukça yetersiz kalması nedeniyle asgari ücrete dönük beklentiler yükseliyor” dedi.
“TL’nin hızla değer kaybetmesi nedeniyle 2021’de Türkiye, Arnavutluk’tan sonra Avrupa’da en düşük asgari ücretine sahip ikinci ülkedir” tespitinin yer aldığı raporda, Türkiye’de 10 milyon işçinin asgari ücret civarında ücretlerle çalıştığı ve bunun yanı sıra asgari ücrete dahi erişemeyen milyonlarca emekçinin olduğu vurgulandı.
Kadın işçilerin dörtte birinin asgari ücret alamadığını kaydeden DİSK-AR, asgari ücretin 25 Cumhuriyet altınından 7 altına gerilediğini vurguladı. Raporda, “Merkez Bankası’nın yıllık ortalama Cumhuriyet altını fiyatlarına göre 2003 yılında asgari ücretin yıllık tutarı ile 25 altın alınabilirken 2021’de yıllık net asgari ücretle sadece 10,4 ve güncel fiyatlara göre ise 7 Cumhuriyet altını alınabilmektedir” ifadeleri kullanıldı.
DİSK-AR’ın “Asgari Ücret Gerçeği Raporu 2022” başlıklı raporunun tamamı şöyle:
2022 yılı asgari ücreti aralık ayında belirlenecek. Asgari ücretin hızla ortalama ücrete dönüşmesi ve bu ücretin asgari geçim için oldukça yetersiz kalması nedeniyle asgari ücrete dönük beklentiler yükseliyor. Asgari ücret tüm çalışanları ve onların ailelerinin yaşam koşullarını ilgilendiriyor. Pahalılık ve art arda gelen zamlar nedeniyle alım gücü kaybı karşısında asgari ücret oldukça yetersiz kalıyor, insan onuruna yaraşır bir yaşam daha da imkânsız hale geliyor.
TL’nin hızla değer kaybetmesi nedeniyle 2021’de Türkiye, Arnavutluk’tan sonra Avrupa’da en düşük asgari ücretine sahip ikinci ülkedir. Türkiye, Avrupa Birliği’nde en düşük asgari ücrete sahip ülkelerden biri olmasının yanı sıra, asgari ücretle çalışan oranının en yüksek olduğu ülkedir. TL’nin değer kaybetmesini rekabet gücünün artması ve yabancı sermayenin Türkiye’de yatırım yapacak olması üzerinden açıklayanlar hızla asgari ücretliler toplumuna dönüşen Türkiye’de emekçi sınıfların her geçen gün ücretlerinin azalması ve günden güne yoksullaşması karşısında susuyorlar.
Türkiye, hızla asgari ücretliler toplumuna dönüşüyor. Ülke çapında asgari ücretlileşme süreci hızlanıyor. Asgari ücret ile ortalama ücretler arasındaki makas kapanıyor. Milyonlarca işçi yasal hakları olmasına rağmen asgari ücretin altında, hatta yarısının bile altında çalışıyor. Asgari Ücret Gerçeği 2022, geçmiş yıllarda yayımlanan araştırmalarda yer alan veriler güncellenerek, asgari ücretin kapsamı konusundaki veriler daha detaylandırılarak Konfederasyonumuz Araştırma Merkezi DİSK-AR tarafından hazırlandı. Asgari Ücret Gerçeği 2022 raporunun özet bilgileri aşağıda yer almaktadır:
1.Türkiye’de asgari ücret ortalama ücret haline geliyor!
Türkiye’de milyonlarca işçi asgari geçim için yetersiz olan asgari ücretle geçinmeye çalışırken, milyonlarca işçi de asgari ücrete erişemiyor, asgari ücret dahi alamıyor. Giderek artan bir biçimde daha çok emekçi asgari ücrete yakın ücretlerle çalışır hale geliyor. Türkiye hızla bir asgari ücretliler ülkesine dönüşüyor.
2. Asgari ücret ile diğer emek gelirleri arasındaki makas kapanıyor:
Asgari ücretteki artışın diğer emek gelirlerine yansımaması hem özel sektörde hem kamuda maaş ile ücret artışlarının en fazla resmi enflasyon oranında artırılması asgari ücreti ortalama ücret haline getiriyor. Türkiye’de emek gelirleri artışının sınırlı bırakılması asgari ücret ile diğer ücretlerin arasındaki makasın kapanmasına ve asgari ücret civarı bir ücretle çalışanların oranının artmasına sebep oluyor.
3. Asgari ücrete erişemeyen milyonlarca işçi var:
3,4 milyon işçi (bütün ücretli çalışanların yüzde 18’i) asgari ücretin altında bir ücretle çalışıyor. 1.500 TL’den daha az ücretle çalışan işçi sayısı 1,7 milyon. Asgari ücret ve altında bir ücretle yaşamını sürdürmek zorunda olan işçilerin sayısı 6,3 milyon (bütün ücretli çalışanların yüzde 33,8’i) civarındadır.
4. Türkiye’de 10 milyon civarında işçi asgari ücretli:
Asgari ücretin yüzde 20 fazlası ve altında ücret alan işçilerin sayısı 9,7 milyondur. Bütün ücretli çalışanların yüzde 50’ye yakını bu kapsamdadır. Tüm ücretli çalışanların yüzde 64’ü ise (12,5 milyon işçi) asgari ücretin altı ile asgari ücretin bir buçuk katı arasında bir ücret elde ediyor.
5. Özel sektör işçilerinin yüzde 70’i asgari ücretli:
Özel sektör işçilerinin yüzde 21,8’i asgari ücrete erişemiyor. Özel sektörde asgari ücret ve altında ücretle çalışanların oranı yüzde 44 ve asgari ücret civarında çalışanların oranı yüzde 69’dur. 8,4 milyonu aşkın özel sektör işçisi asgari ücretin yüzde 20’si ve altında ücretlerle çalışıyor.
6. Kadınların dörtte biri asgari ücret dahi alamıyor:
Asgari ücrete erişemeyenlerin oranı genelde yüzde 18 iken kadınlarda bu oran yüzde 25’i aşıyor. Asgari ücret düzeyinde ve daha düşük ücret alanların oranı genelde yüzde 34 iken, kadınlarda yüzde 43’e yükseliyor. Asgari ücret civarında bir ücret ile çalışan kadınların oranı yüzde 60!
7. Asgari değil ortalama ücret:
Ücretler asgari ücret düzeyine geriliyor. 2005 yılında aylık ortalama ücret ve maaş geliri asgari ücretin 2,2 katı iken, 2019’da asgari ücretin 1,7 katına geriledi.
8. Kadınların ücret ortalaması asgari ücrete daha yakın:
2005’te kadınların aylık ortalama ücret ve maaş geliri asgari ücretin 2 katı düzeyinde iken 2019’da asgari ücretin 1,5 katı düzeyine geriledi. Buna karşılık erkeklerin aylık ortalama ücret ve maaş gelirleri kadınlarınkinden daha yüksektir. 2005’te erkeklerin aylık ortalama ücret ve maaş geliri asgari ücretin 2,2 katı iken, 2019’da 1,8 kata gerilemiştir.
9. Asgari ücretin kişi başına milli gelire oranı 26 puan azaldı:
1974’te kişi başına milli gelirin yüzde 80,6’sı düzeyinde olan asgari ücret, 2021 yılında milli gelirin yüzde 54,5’ine geriledi. Asgari ücret kişi başına gelire paralel olarak artsaydı brüt asgari ücretin 2021 yılında 2.577 TL değil, 5.645 TL olması gerekirdi.
10. Brüt asgari ücretin 1.195 TL’si doğrudan ve dolaylı vergiler ile diğer kesintilere gitmektedir:
Brüt asgari ücretin dolaylı-dolaysız vergi ve kesintilerini dikkate aldığımızda yüzde 33,4’ü (1.194,9 TL) vergi ve kesintilere gidiyor. İşçinin eline (Asgari Geçim İndirimi-AGİ dahil) brüt asgari ücretin sadece yüzde 66,6’sı net harcanabilir gelir olarak geçiyor. İşçi 365 günün 122 günü vergi ve kesintiler için çalışıyor.
11. Asgari ücretlinin vergi yükü artıyor:
Asgari ücretle çalışan işçilerden alınan vergi miktarı ilk vergi dilimi tarifesi düşük tutularak artırıldı. 2002 ve 2003 yıllarında ilk vergi dilimi tarifesi asgari ücretin 15-16 katı idi. AKP iktidarında vergi dilimi tarifeleri asgari ücretten ve enflasyondan daha az artırıldı. Böylece 2021 yılında ilk vergi dilimi asgari ücretin 6,7 katına geriledi.
12. Dolar cinsinden asgari ücret en düşük seviyesinde:
2008’de 371 ABD doları olan asgari ücret 2016’da 430 dolara yükseldi. Sonra ekonomik ve siyasal istikrarsızlığa bağlı olarak asgari ücret dolar cinsinden gerilemeye başladı. 2021 yılı ortalama kuruna göre asgari ücret 336 ABD doları iken, Kasım 2021 güncel kurlarına göre 270 dolara düştü. Böylece Türkiye’de asgari ücret Çin asgari ücretinin altında kaldı.
13. Asgari ücret 25 Cumhuriyet altınından 7 altına geriledi:
Merkez Bankası’nın yıllık ortalama Cumhuriyet altını fiyatlarına göre 2003 yılında asgari ücretin yıllık tutarı ile 25 altın alınabilirken 2021’de yıllık net asgari ücretle sadece 10,4 ve güncel fiyatlara göre ise 7 Cumhuriyet altını alınabilmektedir.
İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül…
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya'nın nükleer olmayan hipersonik ekipmanlarla donatılmış bir balistik füzeyi fırlatarak, Batı'ya…
Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jean-Pierre yaptığı açıklamada ne ABD'nin ne de Ukrayna'nın bölgedeki gerilimi arttırmada…
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şikâyetiyle 11 yıl 8 ay hapis…
11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün eski basın danışmanı Ahmet Sever, Mustafa Varank’ın açtığı 'Ak trol' davasından…
"Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla hakkında soruşturma başlatılan gazeteci Fatih Altaylı, "Olağan ve alışık…