Pervin Buldan: Bu dava hukuki değil, siyasi bir davadır
HDP'nin kapatılması davasıyla ilgili açıklamada bulunan Pervin Buldan, "Sizin kapatma davasıyla HDP'den koparabileceğiniz sadece tabeladır, tabelamızı bile vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan konuşmasında, Türkiye devrimci hareketinin simge isimlerinden Mahir Çayan’ı anan Buldan, “Bugün Kızıldere katliamının yıl dönümü. Kızıldere’de katledilen Mahir Çayan ve 9 yoldaşını saygıyla anıyorum. Onların hayatlarını devrimci dayanışmanın en büyük örneği olarak feda etmesi bizlere yol göstermektedir. Bu yolda dayanışma ve güç birliğiyle ilerleyeceğiz” dedi.
HDP’nin kapatılmasına yönelik atılan adımlara sert tepki gösteren Buldan, “İki ortak Saray’da bize karşı kurtlar sofrası kurdu. Kapatma davası kararını, iki yıl önce büyükşehir belediyelerini kaybettikleri 31 Mart seçimi akşamı verdiler. 23 Haziran akşamı da kapatma davasını planlayarak, takvime bağlayarak düğmeye bastılar. Bu bu nedenle bu dava siyasi bir intikam davasıdır” ifadelerini kullandı.
Buldan şöyle konuştu:
“Tüm toplumu kuşatan, tekçi, faşizan bir yönetim anlayışının hukuksuzluğuyla ve krizleriyle karşı karşıyayız. AKP-MHP iktidarı sürdükçe bu ülkede hiç kimse güvende değildir. Ne toplumun, ne kadınların, ne emekçilerin ne kimlik ve inançların bugünü ve yarını güvende değildir.
İki ortak Saray’da bize karşı kurtlar sofrası kurdu. Kapatma davası kararını, iki yıl önce büyükşehir belediyelerini kaybettikleri 31 Mart seçimi akşamı verdiler. 23 Haziran akşamı da kapatma davasını planlayarak, takvime bağlayarak düğmeye bastılar. Bu bu nedenle bu dava siyasi bir intikam davasıdır. Bu dava hukuki değil, siyasi bir davadır. Küçük ortak davanın savcısı, büyük ortak başsavcısıdır. Seçim kazanmak için HDP’yi kapatmak istiyorlar. HDP öyle sandığınız gibi kolay lokma değildir. Boğazınızda kalır, tıkanırsınız. HDP’siz Türkiye, HDP’siz meclis hayali kurmayın. HDP, milyonların desteğiyle dünden daha fazla büyüyecektir. Sizin kapatma davasıyla HDP’den koparabileceğiniz parça sadece tabeladır, tabelamızı bile vermeyeceğiz.”