Marmara Üniversitesi öğrencileri, 'sınavlarda zorunlu kamera'yı kabul etmiyor!

Mühendislik fakültesi öğrencisi D.K., "'Kişisel Verilerimizin Korunması' ve 'Özel Hayatın Gizliliği'ni ihlal eden kamera dayatmasını kabul etmiyoruz. Tüm öğrenciler için ulaşılabilir, ücretsiz, eşit, bilimsel eğitim talebimizden vazgeçmeyeceğiz!" ifadelerini kullandı.

Marmara Üniversitesi öğrencileri, 'sınavlarda zorunlu kamera'yı kabul etmiyor!

HABER MERKEZİ

Geçtiğimiz günlerde Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığı tarafından sınavların “kamera ile izlenilerek” yapılmasının talep edilmesi üzerine Dekanlık, öğrencilere bir mail yoluyla ön bilgilendirme yapmış, bu ön bilgilendirmede öğrencilerden ara sınav dönemine kadar kamera tedarik etmeleri istenmişti. Bu bilgilendirmeye göre laptop kamerası, webcam veya cep telefonu kamerasından birinin öğrenciler tarafından temin edilmesi gerekmektedir. Ayrıca kamera kullanmak istemeyen öğrenciler için belirlenen tarihte üniversiteye gelip gözetmen eşliğinde sınava katılma hakkı da tanınmıştı.

Biz de Manifesto olarak bu durum karşısında gösterdikleri tepkiler üzerine Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencileriyle konuştuk.

Manifesto: Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığının aldığı sınavların “kamera ile izlenilerek” yapılması kararı hakkında bize neler söyleyebilirsiniz?

D.K.: Pandemiyle birlikte geçilen uzaktan eğitimin üçüncü döneminin içerisindeyiz. Bu süreçte gördük ki online eğitim öğrenciler arasındaki eşitsizliği derinleştirdi. İnternete ve bilgisayara erişimi bulunmayan binlerce sıra arkadaşımız mevcut ve gerek üniversite yönetimleri gerekse iktidar tarafından bu öğrenciler için herhangi bir çözüm sunulmadı. Birçok arkadaşımız eğitim alanının dışında bırakıldı, okullarını dondurmak dışında arkadaşlarımıza herhangi bir seçenek sunulmadı. Ekonomik krizin derinleşmesiyle öğrenciler için ulaşılabilir olmaktan çıkan eğitim alanına yönelik herhangi bir politikanın üretilmediğini görüyoruz.

Üniversite yönetimlerinin öğrencilerin sorunlarını görmezden gelen bir tutum takınması öğrenci aleyhine birçok uygulamanın yapılması sonucu doğurdu. Bunlardan biri de Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığının sınavlara kamera zorunluluğunu getirmesi oldu. Daha öncesinde aynı kararı birçok üniversite yönetiminin de aldığını biliyoruz. Bu noktada üniversitelerin öğrenci düşmanlığında birleştiklerini söylemek mümkün.

Mühendislik öğrencileri olarak dekanlığımızın aldığı bu kararı kabul etmiyoruz ve çeşitli şekillerde tepkimizi dile getiriyoruz. Dekanlığın bu adımının öğrencilerin maddi durumlarını ve bulundukları bölgelerin altyapılarının istenilen şartları karşılayıp karşılayamayacağını görmezden gelerek aldığı bir karar olduğunu düşünüyoruz. Öğrencilerin bir bölümünün kendine ait bir bilgisayarının olmadığını ve internetinin kısıtlı olduğunu dikkate almadan bir de kamera alınmasını zorunlu tutulması öğrencilerin sırtına maddi yük yüklemek anlamına gelmektedir. Birçoğumuzun sınav süresince stabil bir internet bağlantısı olmadığı için sürekli sorun yaşamasına ve kendine ait bir odası olmayan arkadaşlar için sınavlarda kamera açma durumunun zorlayıcılığına da bir parantez açmak gerekli.

Bize yapılan bilgilendirmede kamera kullanmak istemeyen öğrencilerin belirlenen tarihlerde üniversiteye gelerek gözetmen eşliğinde sınavlara katılabileceği de belirtildi. İstanbul dışında yaşayan, İstanbul’a gelirken, vize dönemi boyunca İstanbul’da konaklarken oluşacak maddi yüke ve koronavirüse yakalanma riskine dair yönetimin herhangi bir çözümünün olmadığını görüyoruz. Dolayısıyla Dekanlık tarafından tanınan bu hak öğrencilerin birçoğu için bir seçenek değildir.

Manifesto: Marmara Üniversitesi’nin külliye inşaatı için ayırdığı bütçe hakkında neler söyleyebilirsiniz?

D.K.: Bir önceki soruda belirttiğim gibi eğitime ulaşmada maddi kısıtları olan arkadaşlarımız için üniversite yönetimi tarafından herhangi bir çözüm sunulmadı. Pandemiyle birlikte öğrenciler arasında artan eşitsizliği görmeyen, internete ve bilgisayara erişimde maddi kısıtları olan arkadaşlarımıza çare bulmak yerine kaynakları külliyeye akıtan bir yönetim var karşımızda. Kampüslerini sermayeye peşkeş çeken Marmara Üniversitesi ne yazık ki öğrencilerin olumsuz koşullarını, eğitime ulaşmaya çalışırken yaşadığımız zorlukları göz ardı ediyor. Buradan bir kez daha iktidarın üniversitelere yönelik gerici ve piyasacı uygulamalarının karşısında olduğumuzu, üniversitelerin neo-osmanlıcı ideolojiyle medreseleştirilmesini ve külliye garabetini kabul etmediğimizi söyleyelim.

Manifesto: Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

D.K: Biz Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi öğrencileri olarak pandemi sürecinde üniversitemizin, öğrenciler arasındaki mevcut eşitsizliği daha da derinleştirecek uygulamalardan kaçınmasını istiyoruz. ‘Kişisel Verilerimizin Korunması’ ve ‘Özel Hayatın Gizliliği’ni ihlal eden kamera dayatmasını kabul etmiyoruz. Tüm öğrenciler için ulaşılabilir, ücretsiz, eşit, bilimsel eğitim talebimizden vazgeçmeyeceğiz!

Son olarak konuya dair Marmara Dayanışması’nın “Marmara Mahremiyet İstiyor” başlığıyla yapmış olduğu açıklamaya ise şöyle:

‘’Marmara Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Dekanlığı tarafından sınavların “kamera ile izlenilerek” yapılması talep edilmektedir. Bu karar doğrultusunda öğrencilere yapılan ön bilgilendirmede bir dizi talep sıralanmıştır:

-Ara sınav dönemi başlayana kadar herkesin kamera tedarik etmesi (laptop kamerası, web cam veya cep telefonu kamerası) gerekmektedir. Bu üç kamera çeşidinden birinin öğrencide olması gerekmektedir. Kamera kullanmak istemeyen öğrenciler belirlenen tarihte üniversiteye gelip gözetmen eşliğinde sınava katılacaktır. Olağanüstü günlerden geçtiğimiz pandemi sürecinde üniversitemizin, anayasaya aykırı olan, ‘Kişisel Verilerimizin Korunması’ ve ‘Özel Hayatın Gizliliği’ni hiçe sayan bu kararların geri çekmesini; sınav süreçlerinde ise öğrencisini koruyan bir tutum içerisine girmesini talep ediyor, bu kararların acilen gözden geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.’’