TSK’nın kimlik bunalımı
12-04-2021 14:25Bir kimlik bunalımından geçen TSK’yı bu hafta Pusulamıza konu olarak seçtik.
Amiraller bildirisi sonrası, yeniden darbe tartışmaları gündeme geldi. Emekli askerlerden bile darbe korkusu yaratmak işin absürt kısmı. Ama daha önemli olan ise bir yandan emekli amirallerin bildiri yayınlanmasında darbecilik çıkaranlar Jandarma ve Sahil Güvenlik Komutanlıklarının siyasi açıklamalarına göremediler.
Askeri vesayet diyenler, genelkurmay başkanını hükümete alıp başkanlık rejimini demokrasi diye yutturuyorlar. Artık ordu komutanı, laiklik hassasiyetini değil kandil tebrik mesajı yayınlayarak başka bir hassasiyete sahip. Yine bir amiralin makam arabasıyla bir tarikat merkezine gitmesi Türk Silahlı Kuvvetleri’nin dönüşümünün küçük bir fotoğrafı gibi.
Bir kimlik bunalımından geçen TSK’yı bu hafta Pusulamıza konu olarak seçtik. İlk yazımız Ali Ateş tarafından yazıldı: “Ordunun siyasal kimliği üzerine bir deneme: TSK’nın kimlik bunalımı” başlıklı yazımızı, Zafer Aksel Çekiç tarafından kaleme alınan ve ulusalcı damarın kesildiğine işaret eden yazısı takip ediyor. Yazı, “TSK’nın kesilen damarı: Cumhuriyet’in ordusundan NATO’cu orduya” başlığını taşıyor. Üçüncü yazımız ise ordunun NATO’cu kimliği üzerine. Vedat Altan’ın yazdığı yazının başlığı “NATO’nun ön cephe gücü ve TSK”. Dördüncü yazımız ise “AKP’nin yeni ordusu: FETÖ’ye tasfiye, fikirleri iktidara!” başlığı ile Neşe Deniz Babacan tarafından yazıldı.
İyi okumalar.