Sedat Peker’in itirafları ve skandal iddialar: Bölüm 1
Peker'in adı, daha 19 yaşında, 1990'da “yasa dışı suç örgütü kurmak”, "tehditle tahsilat yapmak”, “zorla alıkoymak”, “insan öldürmeye azmettirmek" suçlarından yargılanıyor. Bizim İçişleri Bakanlığı aynı Peker’i yeni mi tanıyor?
Gündemin en sıcak maddesi ülkücü mafya lideri Sedat Peker’in videolar çekerek yaptığı itiraflar. İsimler, olaylar, zamanlar, mekanlar… Algılamak gittikçe güçleşiyor. Belli periyodlarla güncellemek üzere bazı temel soruları sizler için yanıtlarken; Peker’in iddialarını da sizler için derledik.
Kim bu Sedat Peker?
Sedat Peker bir suç makinası ve beraat şampiyonu desek yerinde olur. Ama… Şimdi sayıları 100’e yaklaşan bir şebekeye düzenlenen ‘operasyon’ defterinde yazanları görünce; Peker’in geçmişinin yanında epey sönük kalıyor. Operasyon, Peker’in elebaşı olduğu onlarca kişinin; “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “nitelikli yağma”, “gasp”, “rüşvet”, “yaralama”, “tehdit” ve “kişiyi hürriyetinden yoksun kılma” gibi birçok suça karıştığı belirtilerek düzenleniyor.
Oysa Peker’in adı, daha 19 yaşında, 1990’da “yasa dışı suç örgütü kurmak”, “tehditle tahsilat yapmak”, “zorla alıkoymak”, “insan öldürmeye azmettirmek” suçlarından yargılanıyor. Bizim İçişleri Bakanlığı aynı Peker’i yeni mi tanıyor?
Peker’in, bir astsubay da dahil ekibiyle 90’larda işadamlarından tehditle para topladıkları iddia ediliyor. Zorla tahsilat yaptıkları, işyeri kurşunladıkları ve ‘derin’ dünyaya böyle girdiği söyleniyor.
Peker’e ilk azmettiricilik suçlaması Oğuz Atak isimli bir barmenin sırtında ‘Allah’ dövmesi bulunduğu gerekçesiyle öldürülmesinden sonra geliyor. Peker, aranırken; aynı Peker gazete manşetlerini de bir aile babası ve para babası olarak süslemeye başlıyor.
[Peker, 2019’da barmen Oğuz Atak cinayetiyle ilgili sosyal medya hesabından şunları yazdı:
“Parti başkanı Meral Akşener suç duyurusunda bulunacaksa 1997’de işlenen barmen cinayetinin hemen sonrasında kendisi İçişleri Bakanı’yken, ortak tanıdığımız birinin gizli organizasyonuyla benimle niçin görüştüyse, asıl bunun için suç duyurusunda bulunmalıdır”
Peker sonra bu paylaşımını sildi…]
1997’de Rize’de kaçakçı Abdullah Topçu’yu öldürmek suçundan savcı karşısına çıkıyor Peker, iki adamı müebbet yerken; Peker yine beraat ediyor.
Peker gibi ağabeyi de işadamlarına silah zoruyla senetler imzalatıp paralarına çökmeye başlayınca, ‘çete’ suçlaması nihayet ortaya çıkıyor.
“Tehditle tahsilat yapmak, zorla alıkoymak, adam öldürmeye azmettirmek” gibi adi suçlardan dolayı aylarca aranan Peker, nihayet 98’de Romanya’da yakalanıp Türkiye’ye getiriliyor.
Peker’in şimdi ballandırarak anlattığı cezaevi günleri bu tarihte başlıyor. Ancak, Bayrampaşa Cezaevi günleri beraat şampiyonu Peker’in içeride babalar gibi ağırlandığı bir döneme tekabül ediyor. Döneme ait pek çok anlatıda, ayrıcalıklı tutuklu Peker’in koğuşuna döşettiği halıfleksi, cezaevine soktuğu çeşit çeşit yiyecekleri, kestirdiği koyunları yazıyor.
Romanya’dan gelirken ona garantörlük veren bir Antalya milletvekili olduğu söyleniyor. Bugün meşhur ‘dönüş bileti’ lafı o dönem o vekile tekabül ediyor. 7.5 yılla yargılanan Peker ‘çete’ suçlamasıyla yargılandığı davadan 1 yılı biraz geçe tahliye ediliyor.
“Pantürkist ve turancı” kimliği bu süreçte öne çıkan Peker, cezaevinden Çeçen militanları kaçırma olayıyla da anılıyor.
Peker, 2005’te organize suçlara yönelik operasyonlardan birisi olan Kelebek Operasyonu ile bir kez daha tutuklanıyor. ‘Kelebek Sedat’ lakabı bu dönemde konuyor.
Ergenekon’dan içerde yattım diyen Peker, aslında Ergenokan’dan önce 2007’de organize suçlardan 14 küsür yıl, “silahlı terör örgütü kurma” suçundan 1 yılı aşkın hapis cezası zaten alıyor. Ergenekon davasından ise 10 yıla mahkum ediliyor.
2014’te ise Özel Yetkili Mahkemelerin kapatılmasının ardından ağır ceza mahkemelerinden tutuklu sanıklar gibi Peker’e de tahliye kararı veriliyor. (Peker’in Ergenekon sürecine ayrı bir parantez açılacak – Manifesto)
Sedat Peker ile AKP nasıl yakınlaştı?
Cezaevinden tahliye edilen ve ‘iş adamı’ olarak propaganda edilen Peker, bu dönemde Erdoğan’a yönelik övgü dolu sözleriyle medyada yeniden görünür oluyor.
AKP’nin tekrar seçimlerinden önce, yani ülkede kan gövdeyi götürürken ve hem Erdoğan hem Davutoğlu “tek başımıza iktidar olmazsak daha çok kan akar” sözleriyle halkı açıktan tehdit ederken; Peker de kürsüye çıktı.
Erdoğan’ın “400 milletvekilini verin ve bu iş huzur içinde çözülsün” sözleri akıllarımızda değil mi?
Peker de tekrar edilen 1 Kasım genel seçimleri öncesinde Ekim 2015’te Rize’de bizzat AKP’nin onayıyla miting düzenleyip; Erdoğan ve Davutoğlu gibi halkı tehdit ediyor. Bugün tartışılan koruma kararı Sedat Peker’e miting kürsüsünden “Oluk oluk kanlarınızı akıtacağız ve kanlarınızla duş alacağız” ifadelerini kullandığı dönemde çıkarılıyor. İstanbul Valiliği, Peker’e koruma polisi tahsis ediyor. Peker, koruma almamışçasına gövde gösterisi yaptığı Rize’de Erdoğan’a ‘seninleyiz Reis’ pankartlarıyla sesleniyordu.
Peker, dönemin AKP muhalifi MHP’ye kin kusuyor, Erdoğan’a övgüler düzüyor, Rizelilere ise şöyle sesleniyordu: “Rize’de yüzde 65’den fazla oyla destekleyin. Yüzde 65 oyun fazlası olursa sizin yetiştirdiğiniz evlatlarınız da daha iyi savaş ve mücadeleler verir”.
Beraat şampiyonu Peker’in şu sözleri ‘ifade özgürlüğü’ olarak değerlendirildi ve soruşturmadan beraat kararı aldı:
“Adeta dünyanın şah damarları kesilmişçesine oluk oluk hepsinin kanlarını akıtacağız. Nehirler dolusu kanları aktıkları zaman anlayacaklar.”
Peker ve Erdoğan’ın kameralar önünde buluşmasına ise şimdi Davutoğlu’nun ekibinde olan Taha Ün vesile oldu. Peker, tehdit tivitleriyle müsemma dönemin ‘Aktrolü’ Taha Ün ile “Emine Erdoğan’ın özel kalem müdiresi” Sema Silkin’in nikah töreninde Erdoğan’la samimi görüntüler verdi.
YAKINDA | Sedat Peker’in itirafları ve skandal iddialar: Bölüm 2
Peker, AKP ile nasıl ters düştü? Albayraklar bu işin neresinde?
Mehmet Ağar’la Sedat Peker neyi paylaşamıyor?
Peker’in baba ve oğul Ağar’lar hakkında skandal iddiaları
Mübariz Mansimov kimdir, kimin dostudur?