Yandaş yazar Altınok: Büyükelçilere yönelik bu derece sert yaptırımların gündeme gelmesini beklemiyorum
Yandaş yazar Metin Altınok, Sabah gazetesinde "Büyükelçiler gönderilir mi ?'' başlıklı bir köşe yazısında ''"Bugünden yarına söz konusu büyükelçilere yönelik bu derece sert yaptırımların gündeme gelmesini beklemiyorum" yorumunu diye yazdı
Yandaş yazar Metin Altınok, Sabah gazetesinde “Büyükelçiler gönderilir mi ?” başlıklı bir köşe yazısı kaleme aldı. AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 büyükelçinin ‘istenmeyen kişi’ ilan edilmesi talimatını verdiğini söylemesi hakkında, “Bugünden yarına söz konusu büyükelçilere yönelik bu derece sert yaptırımların gündeme gelmesini beklemiyorum” yorumunu yaptı.
Sabah yazarı Metin Altınok, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tutuklu iş insanı Osman Kavala’nın serbest bırakılması yönünde çağrı yapan 10 ülkenin büyükelçisinin ‘istenmeyen kişi’ ilan edilmesi talimatı verdiği açıklamasını değerlendirdi.
Altınok, bugünkü yazısında, “Bugünden yarına söz konusu büyükelçilere yönelik bu derece sert yaptırımların gündeme gelmesini beklemiyorum” dedi.
Altınok, yazısında şunları kaydetti:
“Bu popüler dava üzerinden Türkiye’yi Biden’ın seçim öncesi açıkça konumlandırdığı pozisyona doğru itmeye çalışıyorlar. Diplomasi, teamüller umurlarında değil.
Öyle ya Türkiye ve AB arasındaki AİHM’le ilgili bir mevzuda ABD’ye, Kanada’ya ve hatta yeni Zelanda’ya ne oluyor? Mesele ‘başkaysa’ İngiltere niye ağzını açmıyor?
Herkesin merak ettiği Büyükelçiler gerçekten deport edilecek mi sorusuna gelince…
Ben Cumhurbaşkanı’nın çıkışının, oyunun kurallarını değiştirmeye çalışanların restine karşı genel bir kararlılık mesajı olduğunu düşünüyorum. İşin nereye varabileceğine işaret eden bir çerçeve.
Dolayısıyla bugünden yarına söz konusu büyükelçilere yönelik bu derece sert yaptırımların gündeme gelmesini beklemiyorum. Ama ilerleyen süreçte daha sert hamleler de görecek gibiyiz. Şaşırmayı bırakmalıyız.
Zira birilerinin hâlâ ne zaman çıkacak diye korkuyla gün saydığı 3. Dünya Savaşı çoktan başladı zaten. Pandemi başka ne ki?”