CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı İrfan Fidan’ın önce Yargıtay’a, oradan da Anayasa Mahkemesi’ne atanmasını “Kuvvetler ayrılığı bitmiştir kuvvetlerin birliği vardır. Yargının başka bir genel müdürlükten Karayolları Genel Müdürlüğünden HSK’nın bir farkı kalmamıştır” diye eleştirdi.
İrfan Fidan isminin kamuoyuna mal olmuş bir isim olduğunu söyleyen Tanrıkulu, “Bu isim nedeniyle burada bu konu açıldı. Neden çünkü Başsavcılığı döneminde birçok hukuksuz iddianameye, kanunsuz iddianameye imza attı ve adeta Çağlayan Adliyesi rüşvetin yolsuzluğun koktuğu bir adliyeye dönüştü” ifadelerini kullandı.
Tanrıkulu şöyle konuştu:
“Şimdi mesele şu: Anayasaya uygun mudur? Evet anayasaya uygundur bu atama. Ancak biraz önce de ifade edildi ben de ifade edeyim. Teamüllere uygun mudur değil midir? Teamüllere uygun değil. Şimdi bir yargıç yargıçlık etiğine aykırı olarak nasıl böyle bir göreve aday olur? Eğer gerçekten ahlak sahibiyse böyle bir göreve aday olmaması lazım.
Bakın Kemal Gözler Hocamız araştırmış: 62’den 2020 yılına kadar Yargıtay’dan Anayasa Mahkemesine toplam 44 üye atanmış. Ortalama Yargıtay’da kalma süreleri 9.5 yıl ama 6 gün kalan yok! Anayasanın 146. Maddesinin bir esprisi var, o madde oraya konurken bir esprisi var yani Yargıtay’da tecrübe kazanacak oradan gidecek. Dolayısıyla İrfan Fidan bu göreve aday olmakla aslında Yargıçlık etiğine uygun davranmamıştır. Bu etiğe bu ahlaka sahip olmadığını göstermiştir. Yoksa yüksek yargıç olmuş tamam atanmış bir biçimde ama kendisini oraya götüren sürece kendisinin aday olmaması lazım.
Orada yüksek yargıçlar var 340 yargıç oy kullanmış Yargıtay’da. Tam 107 yargıç İrfan Fidana oy vermiş. Asıl mesele Sayın Cumhurbaşkanında değil asıl mesela bence İrfan Fidanda da değil. Asıl mesele yüksek yargıçlık sıfatına sahip bu 107 yargıçtadır. Yargıtay’ın yüz karasıdırlar. Onlar Yargıtay’da olduğu sürece adalet dağıtamazlar.
Yargının bütün teamüllerine aykırı olarak yargının bütün etik kurallarına aykırı olarak 107 yüksek yargıç oy vermiş. Eğer oy vermeselerdi Sayın Cumhurbaşkanının önüne gidemezdi, böyle bir durum var. Sizin döneminizde yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı tamamen ortadan kalkmıştır. Kuvvetler ayrılığı bitmiştir kuvvetlerin birliği vardır. Yargının başka bir genel müdürlükten Karayolları Genel Müdürlüğünden HSK’nın bir farkı kalmamıştır.
Çağlayan Adliyesi’nin karayolları bölge müdürlüğünden, DSİ bölge müdürlüğünden bir farkı kalmamıştır çünkü rüşvete boğulmuşlar, yolsuzluğa boğulmuşlar ve her türlü hukuksuzluğun yapıldığı yerlere dönüşmüştür.”
ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…
15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…
Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…
İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…
Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…