Ankara'da 5 kamu hastanesine daha kilit vuruluyor

"Siz mevcut kamu hastanelerini kapatarak aslında halkı şehrin geneline yayılmış özel hastanelere mahkûm bırakıyorsunuz. Ekonomik gücü mümkün olmayan halkımızın da sağlığa erişiminde sıkıntı yaratıyorsunuz."

Ankara'da 5 kamu hastanesine daha kilit vuruluyor

Projesi devam eden Ankara Etlik Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla Başkent’te 5 kamu hastanesi kapanacak. Projenin başlangıcında sağlık hizmeti sonlandırılan ve birleştirilen hastanelerle birlikte kapanan hastane sayısı ise 8’e yükselecek.

Bölge hastanelerinin kapatılmasının en fazla yoksul kesimi etkilediğine dikkat çeken Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ankara Şube Eş Başkanı Kubilay Yalçınkaya, “Ankara’da çok fazla özel hastane yoğunluğu var. Kamu hastaneleri yoksul halka hizmet ediyor. Etlik Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla kamu hastanesi 31’e düşecek. Türkiye genelinde hastanelerin yüzde 37’si özelken; Ankara ilinde yüzde 45’i özel” diye konuştu.

SES Ankara Şube Eş Başkanı Yalçınkaya, Etlik Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla birlikte Başkent’te sağlık hizmetinde yaşanacak sıkıntıları ANKA Haber Ajansı’ndan Ceylan Sağlam‘a değerlendirdi.

Yalçınkaya, şu görüşleri dile getirdi:

“SAĞLIK HİZMETLERİNİN SON ÇİVİSİYDİ, CİDDİ ANLAMDA KAOS OLACAK”

“Özellikle AKP’nin iktidar olması ile Cumhurbaşkanı’nın da hayalindeki bir proje ama maalesef uygulama hayatına 2010’dan sonra geçti. Hızlı bir şekilde geçti. Şu ana kadar Türkiye genelinde 13 tane şehir hastanesi var. Bizim kamu-özel ortaklığı yöntemiyle yapılan 13 şehir hastanesi var. 5 tanesi de önümüzdeki yıllar itibariyle hizmete girecek. Yani şehir hastaneleri toplamda 18’i bulacak. Cumhurbaşkanlığı planlaması çerçevesinde de bu zaten ifade edilmişti daha önce. Ankara’daki ikinci şehir hastanesi olacak Etlik Şehir Hastanesi. İki yıl önce Ankara Bilkent Şehir Hastanesi hizmete açılmıştı. Şimdi açıkçası, biz Ankara için sağlık hizmetlerinin son çivisi olarak değerlendiriyoruz Etlik Şehir Hastanesi’ni. Ciddi anlamda kaos yaratacak. Çünkü Bilkent Şehir Hastanesi örneği var önümüzde ve Ankara’da sağlık hizmetlerine sorunlar yarattı Bilkent Şehir Hastanesi.

Gerek şehrin dışında olması nedeniyle gerekse açılması esnasında kapatılan kamu hastaneleriyle beraber pandemide bu sorun daha da görünür oldu. Biz o yüzden sağlık meslek örgütleri özellikle şehir hastanesinin açılması sürecinde mevcut kamu hastanelerinin kapatılmaması, Etlik Şehir Hastanesi’nin de açılmaması kapsamında mücadele veriyoruz. Bunu şu anlamda veriyoruz, Etlik Şehir Hastanesi ile kapanması planlanan Onkoloji Eğitim Araştırma Hastanesi, Etlik Zübeyde HanımKadın Sağlığı Hastanesi, Sami Ulus Çocuk Hastanesi, Dışkapı Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Ulucanlar Göz Hastanesi gerçekten yoksul halkın yaşadığı bölgede yayılmış hastaneler ve yoksul halkın ulaşılabilir sağlık hizmetine erişimini sağlıyor bu hastaneler. Şehrin çeşitli noktalarına yayılmış bu hastaneleri kapatıp şehrin bir noktasında, ulaşımı sıkıntılı olan bir noktasına şehir hastanelerinde hastaları toplamak, vatandaşları buraya yönlendirmek gerçekten halkımızın sağlık hizmetlerine erişimini engelleyecek, ciddi anlamda kaos yaratacak.

“YATIRIM YAPILMADI, POLİKLİNİK HİZMETİ DURDU”

Etlik Şehir Hastanesi açılma sürecinde bile mevcut kamu hastanelerini kapanmasına neden oldu. Şöyle ki, Etlik Şehir Hastanesi’nin yapımı süren arazide Etlik İhtisas Hastanesi vardı; bu hastane, şehir hastanesi açılacak diye kapandı. Pandemide vakaların azalması ile beraber ilimizdeki iki kamu hastanesi birleşme adı altında kapandı. Bu hastaneler, aslında Etlik Şehir Hastanesi’ne nispeten yakın, Etlik Şehir Hastanesi’nin hasta yükünü alacak kaygısı ile birleşme nedeniyle kapandı. Bu hastaneler, Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Gazi Mustafa Kemal Devlet Hastanesi. Bu hastanelerden bir tanesi serotonin hastanesiydi, bir tanesi meslek hastalıkları hastanesi ile birleştirilme adıyla kapandı. Mevcut haliyle açılmasından sonrası da beş kamu hastanesi kapanacak. Ciddi bir kaos. Dediğimiz gibi, bu hastanelerin zaten Etlik Şehir Hastanesi’nin açılması sürecinde gerekli yatırımların yapılmaması nedeniyle sağlık hizmetlerinin niteliğinde ciddi bir sorun yaşandı. Şöyle ki, Etlik Şehir Hastanesi’nin 2013 yılında temeli atıldı. O dönemin Başbakanı, şimdiki Cumhurbaşkanımız müteahhitte dönüp, ‘bu hastane ne kadar sürede açılacak’ demişti. ‘42 ay’ demişti o müteahhit tarafından. Cumhurbaşkanı çok olduğunu ifade etti ve 30 ayda projenin tamamlanmasını istemişti. Şu an geldiğimiz süreçte, üzerinden 104 ay geçti ve bu şehir hastanesi açılmadı. Bu şehir hastanesinin açılmasının, kamu hastanelerine verilecek zarardan yanında bir de açılması sürecinde kapanacak diye mevcut hastanelere kamu yatırımı yapılmadı. Bu beş hastane, kamu yatırımından yararlanmadı; hem hizmet kalitesinde ciddi sıkıntı yaşandı hem de halkın ciddi anlamda sağlığa erişiminde ciddi sorunlar yaşandı. Örneğin bundan 5-6 ay önce Sami Ulus Kadın Doğum, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi gerekli yatırımları almadığı için iki üç gün boyunca poliklinik hizmeti veremedi, bilgi alt yapı sisteminde oluşan zarar nedeniyle.

“ŞEHİR HASTANELERİ BÜTÇEYİ HORTUMLUYOR”

Bu kapanacak beş hastanenin toplam yatak sayısı 2 bin 200 civarında. Hemen hemen ilimizdeki kamu hastaneleri içerisindeki yataklarına oranı yüzde 20’ye tekabül ediyor. İlimizde yaklaşık ayaktan başvuruların yüzde 27’sini karşılıyor bu beş hastane. Hem eğitim misyonu olan bu hastaneler hem de hizmet anlamında bu kadar yükü çeken hastaneler, kapatıp bu hastanelerin başka bir merkeze toplanması ciddi anlamda kamu zararı olarak düşünüyoruz. Şehir hastaneleri, sağlığa ayrılan bütçeleri hortumluyor. Şu anda ülkemizde 13 şehir hastanelerinin 2022 yılı itibariyle bütçe biliyorsunuz 21.6 milyardı. Sağlık Bakanlığı’nın bütçesinin içerisinde yüzde 19’lara tekabül ediyordu. Geçen haftalar içerisinde ek bütçe görüşmeleri yapıldı. Ek bütçe kapsamında şehir hastanelerinin bütçesi de artırıldı. Yüzde 20’ye yakın bütçede artış yapıldı ve 4,2 milyarlık ek ödeme gerçekleşti Şehir Hastaneleri’ne. Kamu üniversite hastanelerinde ciddi bir kriz yaşanıyor. 2022 yılında geçen hafta görüşülen bütçe kapsamında şehir hastanelerine kullanım bedeline 3,6 milyarlık bütçe ayrılmış, hizmet bedeline de ekstradan 700 milyonluk bütçe ayrılmış. Bu hastaneler ek bütçe kapsamında 3,6 milyara bağlanırken, 127 tane YÖK’e bağlı üniversitelere ayrılan kaynak 8,2 milyar. Bu ciddi bir kaos oluşturacak bu durumda. Beş şehir hastanesi açılacak Etlik Şehir Hastanesi ile bunlar hemen hemen bütçede yükü yüzde 39 artıracak. Yüzde 19, yüzde 20’lerde bütçesi olan şehir hastanelerin bu beş şehir hastanesinin açılması ile bütçedeki payı yüzde 26’lara çıkacak. Hem sağlık bütçesine zarar veriyor, dolayısıyla halkın daha fazla katkı katılım payı ödeme kapsamından çıkarılan ilaçlar, tedavi kapsamından çıkarılan tedavi yöntemleri daha fazla katılım payı daha fazla GSS primleri gibi ödemeler yoksul halkımıza yansıyor.

ANKARA’DA ÖZEL HASTANE ORTALAMASI, TÜRKİYE’NİN ÜSTÜNDE

Bu kent iki tane şehir hastanesini kaldıramaz. Evet, Ankara Türkiye genelinde hastalara hizmet veren bir ilimiz ama şöyle de bir boyutu var. Ankara’da çok fazla özel hastane yoğunluğu var. Kamu hastaneleri düşük ve kamu hastaneleri yoksul halka hizmet ediyor. Bu Etlik Şehir Hastanesi’nin açılmasıyla kamu hastanesi 31’e düşecek. Türkiye genelinde hastanelerin yüzde 37’si özelken; Ankara ilinde yüzde 45’i özel. Türkiye genelinde hastanelerin yüzde 59’u Sağlık Bakanlığı’na bağlıyken; Ankara’da yüzde 42. Zaten Ankara’da Türkiye genelinin altında bir kamu hastanesi sayısı var. Siz mevcut kamu hastanelerini kapatarak aslında halkı şehrin geneline yayılmış özel hastanelere mahkûm bırakıyorsunuz. Ekonomik gücü mümkün olmayan halkımızın da sağlığa erişiminde sıkıntı yaratıyorsunuz. Bugün artan ulaşım zamlarını da düşündüğünüzde Sami Ulus bölgesinde, Altındağ bölgesinde oturan yoksul halkın şehir hastanesine gitmesi için iki araç kullanması gerekiyor. İki kişinin gittiğini düşünsek ciddi bir maliyet. Bu kişinin hasta doğumuna, ameliyata gittiğini düşündüğümüzde; ciddi anlamda sağlığa erişiminin maliyet açısında yük olacağını görmek gerekiyor. Baktığımızda Etlik Şehir Hastanesi, kapanan 7 hastaneye göre daha az kapasitede hastayı karşılıyor. En ciddi nedenlerden bir tanesi merkezileşmiş sağlık alt yapısının oraya taşınması ve ulaşılabilirlik sorunu.

YÜZDE 70’lİK DOLULUĞUA DENK GELEN TAAHHÜT

Kentin sağlık alt yapısını da dönüştürüyor. Bir sabah kalktığınızda bu ilin 2005 yılında açılmış kamu hastanesi Keçiören Eğitim ve Araştırma Hastanesi şanlı şöhretli hizmete girdi. 15 yıllık bir hastane birleşme adı altında kapatıldı. Kapatılmasının temel sebebi hasta yokluğu değil; bu hastane Keçiören bölgesinin en büyük eğitim ve araştırma hastanelerinden bir tanesi. Bu hastane açık kalırsa Etlik Şehir Hastanesi’nde taahhüt edilen hasta sayısı gitmeyecek. Sağlık Bakanı şunu ifade ediyor: ‘Bizim hasta taahhüdümüz yok.’ Evet, sizin şehir hastaneleri kapsamında hasta taahhüdünüz yok ama sizin hizmet miktarı taahhütleriniz var. Siz yüzde 70’lik doluluğa denk gelen taahhütleriniz var.

GATA DA KAPATILABİLİR

En büyük risk Gülhane Eğitim ve Araştırma için de var. Bugün Cumhurbaşkanlığı’na ve Sağlık Bakanlığı’na sorduğunuzda çok açık bir şekilde ifade etmiyorlar ama şehir hastanesi açıldığı takdirde hemen yanındaki Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi dediğimiz hastane de kapanma riski ile karşı karşıya. Kapanma derken topyekün bir kapanmadan bahsetmiyoruz ama hizmetin daraltılması söz konusu olabilir. Nasıl olabilir? Askeri personele daraltılmış bir hizmet sunma modeline dönüşebilir yeniden. Sağlık bürokrasisi tarafından ifade ediliyor. Muhtemelen bu uygulanacak. Gülhane tüm nüfusa hizmet vermesinden vazgeçilecek sadece eski usulde olduğu gibi askeri personele hizmet verme gibi durumu doğabilir. Çünkü Etlik Şehir Hastanesi açıldığında işletmecileri hemen yanındaki Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ni bu kapasitede hizmet vermesini istemeyeceklerdir.

BİLKENT ŞEHİR HASTANESİ İÇİN 7 KAMU HASTANESİ KAPATILDI

Bir tane Bilkent Şehir hastanesi açıldı; 7 tane kamu hastanesi kapatıldı. Bir Etlik Şehir Hastanesi açılacak bunlara ilişkin üç tane kamu hastanesi şu ana kadar kapatıldı, beş tanesinin de kapatılacağı hepimiz tarafından biliniyor. İktidarın sağlığa yönelik politikaları sağlığı temele alan politikalar değil; rantı, gerek oy rantı, iktidarı yeniden var etme rantı gerekse sermaye artırımı anlamında rant olarak görüldüğü için bunlar sağlık politikaları değil. İktidar sağlık alanında bir oy rantı olarak görmenin yanında bir sermaye aktarımı aracı olarak da görüyor. Ciddi bir meblağ. Bugün şehir hastanelerine 21,6 milyar ocak ayında bütçe ayırmışsın, geldiğimiz nokta da haziran ayında 4.2 milyar lira kaynak ayırma durumunda kalıyorsun. Yani, bütçenin yüzde 19’unu ayırmışsınız, ek bütçe yapmışsınız yüzde 12’sini şehir hastanelerine ayırmışsınız. Şehir hastaneleri krize mi girdi? Ek bütçe dediğiniz neydi? Halka, tabana yaymaktı… E siz tabana yaymamışsınız ki yani Sağlık Bakanlığı’na verdiğiniz bütçede yüzde 12’sini şehir hastanelerine vermişsiniz. Biz sağlık emekçileri olarak pandemi boyunca aylardır alanlardayız, üç kuruşun hesabını verirken kılı kırk yaran iktidar ek bütçenin yüzde 12’sini şehir hastanelerine aktarmaya kendisine reva görebiliyor. Biz şehir hastaneleri konusunu sadece sağlık hakkı olarak görmüyoruz. Sağlık emekçisiyiz, en fazla zorlandığımız son dönemde sorunlardan bir tanesi çevremizdeki insanların hastanede muayene olamaması nedeniyle ‘benim ameliyatımı öne alabilir misin’, ‘benim görüntüleme hizmetimi öne alabilir misin’, ‘bana hastanelerden randevu alabilir misin’ gibi talepler ile karşılaşıyoruz.”