Erdoğan: Ankara ve İstanbul'u rakiplerimiz birleştiği için kaybettik
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2023 seçimlerine dair konuştu, "Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanlığında bizim kazanmamız şarttır" dedi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen Geçmiş Dönem Belediye Başkanları İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’nda konuştu.
Erdoğan konuşmasında, 2019 yerel seçimlerine dair konuşurken partisinin İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni kaybetmesine ilişkin “Bu şehirlerdeki seçimleri oy oranlarımız gerilediği için değil, rakiplerimizin tamamının karşımızda birleştiği için kaybedildiği bir gerçektir” açıklaması yaptı.
Geçen hafta Dodurga’da yapılan seçimin sonuçlarına da dikkat çeken Erdoğan, “Dodurga seçimleri Anadolu irfanının bir göstergesi olarak tarihimizde yerini almıştır. Buradan Dodurgalı kardeşlerime teveccühleri için bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi.
Erdoğan’ın sözleri şöyle:
“En son mahalli idare seçimlerinde büyükşehirlerin yüzde 52, diğer illerin yüzde 55’ini kazanarak mahalli idarelerdeki gücümüzü bir kez daha gösterdik. İstanbul ve Ankara gibi ülkemizin en büyük iki şehrinin başkanlık nezdinde kaybedilmiş olmasından üzüntü duyduk. Sadece başkanlık nezdinde diyorum. Çünkü meclislerini Ankara’nın da, İstanbul’un da biz kazandık. Belediye dediğimizde olay sadece başkan değildir, meclistir. Meclisi bir kenara koyamazsınız. Bu şehirlerdeki seçimleri oy oranlarımız gerilediği için değil, rakiplerimizin tamamının karşımızda birleştiği için kaybedildiği bir gerçektir.
DODURGA SEÇİMLERİ: FİKİR VERECEK BİR TABLO VAR
Kayıplarımızı inşallah ilk fırsatta telafi etmekte kararlıyız. Milletimiz de bu hakikatleri görüyor ve değerlendiriyor. Nitekim geçtiğimiz hafta yapılan Çankırı, Dodurga seçimleri Anadolu irfanının bir göstergesi olarak tarihimizde yerini almıştır. Buradan Dodurgalı kardeşlerime teveccühleri için bir kez daha teşekkür ediyorum.
Ortada fikir verecek bir tablo bulunduğu açıktır. Bu seçimde farklı sonuç çıksa ortalığı birbirine katacak olanların AK Parti ve Cumhur İttifakı kazandığında nasıl sus pus olduklarını başlarını kuma gömdüğünü herhalde sizler de görüyorsunuz. Ülkenin kazanımlarından üzüntü duyan, ülke ve milletin yaşadığı her sıkıntıyı sevinçle karşılayan bir güruh peyda oldu. Türkiye işgale uğrasa düşmanı çiçekle karşılayacak bu güruhu bir asır öncesi kibarca manda taraftarlığı olarak ifade edilen emperyalist uşaklığı olarak tanıyoruz.
ENFLASYON: ŞUBAT-MART’TA KONTROL ALTINA ALACAĞIZ
Türkiye 2023 Haziran’ında yapılacak yakın tarihinin en önemli seçimlerinden birine hazırlanıyor. Vesayet güçleri, terör örgütleri, darbeciler, siyasi ve ekonomik tetikçilerle adeta boğuşarak geldiğimiz yer sadece bizim değil ülkenin ve milletin geleceğini belirleyecek derecede mühimdir. Siyasi hayatımızın her günü milli iradenin tesisi için canhıraş bir tecrübeyle geçti.
Ülkemiz dünyanın en gelişmiş 10 ülke arasındaki seçkin yerini almaya her zamankinden daha yakındır. Ekonomide son dönemde ortaya çıkan hayat pahalılığının insanımızın belini büktüğü biliyoruz. Asgari ücret, memur ve emekli maaşlarına kadar yaptığımız düzenleme ile üstesinden gelmeye gayret ediyoruz.
Kimseyi işsiz bırakmadık, aç bırakmadık, açıkta bırakmadık. Şubat -Mart ayları ile birlikte enflasyonu da kontrol altına almış olarak yolumuza devam edeceğiz.
SEÇİMLER: GECE GÜNDÜZ 3 KONUYU ANLATACAĞIZ
İnsanların siyasi tercihlerinde ekonomi önemli bir belirleyicidir ama tek belirleyici asla değildir. Biz milletimize gece gündüz şu 3 konuyu anlatacağız.
Birincisi, 20 yılda Türkiye’yi nereden nereye getirdiğimizdir. Ülkemize sağladığımız demokratik ve ekonomik kazanımları, eskiyle mukayesili bir şekilde ortaya koyarak hafızaları sürekli canlı tutmalıyız.
İkinci olarak, bu alt yapı ile ülkemizi nereye ulaştırmak istediğimizi anlatacağız. Dünyanın siyasi ve ekonomik olarak yeniden yapılandığı bir süreçte Türkiye’yi hak ettiği konuma ancak biz getirdik, biz getirebiliriz.
Üçüncüsü, karşımızdaki güruhun, ülkemizin ve her bir insanımızın geleceğine nasıl bir zarar verebileceğini biz anlatacağız. Koalisyon dönemlerinin ülkemize maliyeti ile, bölgemizdeki devletlerin güçlü yönetim eksikliği sebebiyle ödediği acı bedeller ortadadır. En son NATO zirvesini izlediniz.
NATO ZİRVESİ: İLERİ GERİ KONUŞMAYIN
NATO zirvesinde kimlerle, neyi, nasıl konuştuğumuzu, herhalde takip ettiniz. Tüm bunlarla beraber eğitilen on binlerce PKK, YPG, FETÖ’nün sınırlarımızda beklediği, saldırmak için hazırlık yaptığı, birilerinin de FETÖ’cü alçaklarla fotoğraf vermek için adeta sıraya girdiği, Türkiye’yi Suriye’den de Ukrayna’dan da beter etmek istediği ellerini ovuşturduğu çok kritik bir dönemden geçiyoruz.
Ana muhalefet, yavru muhalefet, şimdi buradan size sesleniyorum. NATO’nun kayıtlarına PKK, YPG, FETÖ bir terör örgütü olarak girmiştir. Bu güne kadar sadece AB kayıtlarında olan PKK, artık sadece orada değil, şimdi PYD, YPG ve FETÖ, NATO’nun kayıtlarına girmek suretiyle, gerçek anlamda terör örgütleri kimlermiş, NATO’nun resmi kayıtlarında yerini almıştır.
Türkiye’de ileri geri, şöyle böyle konuşmanın bir anlamı yok. Kimseyi aldatamazsınız. Artık NATO’nun şu anda hemen kayıtlarını açarsınız ve o kayıtlarda bunları çok açık net görürsünüz. Gizli bir şey artık kalmadı. 3 dakikada NATO zirvesinde ekranda Türkiye’deki teröristlerin İsveç’te, Finlandiya, Hollanda, Almanya, İtalya’da nasıl, yani dünyanın değişik ülkelerinde bunların nasıl cirit attığını ekranda bütün liderlere gösterdik. Artık gizli saklı bir şey yok.
2023 SEÇİMLERİ: BİZİM KAZANMAMIZ ŞART
2023 seçimlerini Meclis’te Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanlığında bizim kazanmamız şarttır. Evlatlarımızın ve onların çocuklarının geleceği için bu imtihanı da başarıyla vermeye mecburuz. Bunların muhasebesini ve murakebesini çeşitli zeminlerde yaptık, yapıyoruz. 2023 seçimleri anlama, öneme, hassasiyete sahiptir. Kızgınlık, kırgınlık, nefsaniyetle hareket edilebilecek bir seçim değildir.
Sizlerden, hanenizden başlayarak, oturduğunuz binada, sokakta, mahallede, iş yerinde, çarşıda, pazarda, otobüste, trende, dost meclislerinde, her yerde, doğrudan şahsımın temsilcisi olarak, davamızın temsilcisi olmanızı, kazanmadık gönül bırakmamanızı istiyorum.”