Hafıza-i Beşer | İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdi
"Türkiye Cumhuriyeti, İstanbul Sözleşmesi'ne imzacı olurken, onaylarken ve yürürlüğe sokarken Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) sözleşmenin belirleyicisi olmuştur, ancak İstanbul Sözleşmesi'nden çıkış sürecinin tek belirleyicisi AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmuştur"
Tarihte bugün, 1 Ağustos 2014’te İstanbul Sözleşmesi yürürlüğe girdi.
Tam adıyla, Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi, kadına yönelik gösterilen şiddetin bir insan hakkı ihlali ve ayrımcılık türü olarak niteleyen ve bağlayıcı nitelikte olan ilk uluslararası düzenleme özelliğini taşımaktadır.
Sözleşme, İstanbul’da imzalandığı için halk arasında İstanbul Sözleşmesi olarak da anılmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti, 11 Mayıs 2011’de Sözleşmeyi ilk imzalayan ve 24 Kasım 2011’de parlamentosunda onaylayan ilk ülke konumunu kazanmasına karşın, aynı zamanda imzalayan-onaylan- yürürlüğe sokan-geri çekilen ilk ülkedir. İstanbul Sözleşmesi, ülkemizde yürürlüğe girmesi ile beraber gerici güruhların farklı çarpıtmaları ile karşı karşıya kalmıştır. Kadını toplum yaşamından soyutlama girişimi çeşitli siyasiler ve sivil toplum kuruluşları (STK) tarafından üstlenilerek sözleşmenin kapsamında yer almayan birçok çarpıtma girişimi sergilenmiştir. Bu çarpıtmalardan en bilinenleri ve kamuoyunu meşgul edenleri; aile yapısını bozması/bozduğu ve LGBT +’ya özendirmesi iddiasıdır.
Türkiye Cumhuriyeti, İstanbul Sözleşmesi’ne imzacı olurken, onaylarken ve yürürlüğe sokarken Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) sözleşmenin belirleyicisi olmuştur, ancak İstanbul Sözleşmesi’nden çıkış sürecinin tek belirleyicisi AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olmuştur ve Türkiye, Cumhurbaşkanı’nın kararı ile İstanbul Sözleşmesi’nden çekilmiştir.
12 bölüm, 80 maddeden oluşan İstanbul Sözleşmesi, Önleme, Koruma, Yargılama/Kovuşturma ve Bütüncül Politikalar/Destek Politikaları ilkelerinin hayata geçirilmesini savunmakla beraber İstanbul Sözleşmesi’nin temel ilkeleri:
-Kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesi
-Şiddete maruz kalan mağdurların korunması
-Suçların kovuşturulması ve suçluların cezalandırılması
-Kadın ve çocuk şiddetine karşı bütüncül bir bakış açışı geliştirilerek toplum yaşamını düzenleyen politikaların hayata geçirilmesi