MEB'den laiklik ilkesine aykırı uygulama
Kuran kursu hocasının ders sırasında sınıftan öğrenci çıkarmasına yönelik soruşturmada uygulamaya tepki gösteren öğretmenin görev yeri değiştirildi, müdüre dokunulmadı.
Ankara’da, “Asım’ın Nesli Kuran Kursu’ndan” olduğunu belirten bir kişinin ders sırasında sınıftan öğrenci çıkarmasına yönelik MEB’in başlattığı soruşturmada skandal bir karar alındı. Okul dışından birinin sınıftan öğrenci çıkarmasına izin veren okul müdürünü şikâyet eden öğretmenin görev yeri değiştirilirken okul müdürüne dokunulmadı. Eğitim Sen’li Hüseyin Köklü, görevine devam eden müdürün okulda korku iklimini hâkim kıldığını belirtti.
KORKU İKLİMİ
BirGün’den Mustafa Bildircin‘in haberine göre MEB müfettişlerince başlatılan soruşturmada skandal bir adım atıldı. Soruşturma sürecinde, öğrencilerin sınıftan çıkarılmasına tepki gösteren öğretmenin görev yeri değiştirildi. Okula dışarıdan kişilerin girmesine ve sınıftan öğrenci çıkartmasına yol veren okul müdürünün ise görevine devam ettiği belirtildi. Karara tepki gösteren Eğitim Sen Ankara 2 No’lu Şube Başkanı Hüseyin Köklü, “Soruşturmanın selameti açısından okul müdürünün görevden alınmaması, delilerin karartılmasına, tanıklar üzerinde baskı kurmasına, olayların büyümesi ve okula korku ikliminin hakim olmasına ve okulda kamu düzeninin bozulmasına neden olunmuştur” dedi.
HUKUKSUZLUK
Köklü, “Laik Eğitim İlkesi’ne aykırı uygulama” olarak değerlendirdiği yaşananları şöyle anlattı: “Bir üyemizin buna karşı çıkması, öğrencilerin ders saatleri içinde, ‘Asla dersten alınamayacağını’ söylemesi üzerine okul müdürlüğü, öğrencileri ve velileri öğretmene karşı kışkırtmış, ‘Osmanlı düşmanı-din ve türban karşıtı’ gibi uydurma ve yönlendirme olan veli şikayet dilekçeleri toplanmıştır. Üyemizin, okul müdürünü idari ve adli yönden şikayet etmesi üzerine okul müdürü soruşturmayı bulandırmak ve sulandırmak için öğretmenin yani üyemizin raporlu-izinli olduğu günlerde bile, velileri tek tek arayarak şikayetçi olmaya teşvik etmiştir. Soruşturmanın sadece okul müdürüyle ilgili olmadığını, bu hukuksuzluğa ortak olan diğer kişi veya kişilerin de soruşturulması ve konu ile ilgi ve iltisaklarının da açıklığa kavuşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Geleceğimiz olan evlatlarımızın cemaat, tarikat ve benzeri oluşumların eline düşmemesi için mücadele etmeye devam edeceğiz.”