Hepimiz işçiyiz

Hepimiz işçiyiz

21-04-2022 15:24

Kapitalizm emek mücadelesini zayıflatmak için sürekli olarak mücadelenin önüne engel çıkartır onu bölmeye çalışır. Biz beyaz yakalıları sınıf mücadelesinin dışına taşımak için de sanki sınıf dışındaymışız gibi ideolojik bombardıman yapar.

Kerem Usluer

“%45’imizin giderleri gelirlerinden fazla, gelirimizin %74,6’lık kısmı kira, fatura ve ev giderlerine harcanıyor, bazılarımızda kira gideri % 50’ye yaklaşıyor, bazılarımız da faturalar da %30’a, borçlanıyoruz ve destek almadan yaşamımızı sürdürmemiz zorlaşıyor”.

Bu verileri Bağlantıyı Kes Hareketinin 10 Şubat 2022’de yayınladığı “Gerçek Verilerle Beyaz Yakalı Ücret Araştırma” raporundan derledik.  Sıcak paranın sürüklediği, dış borcun olmazsa olmaz olduğu, inşaatın lokomotif görevi yaptığı, emperyalist tekellere sonuna kadar kapısını açan bir ülke ekonomi politikası kadar kapitalizmin yapısal krizinin de sonucudur bu rapordaki rakamlar.

Rapordaki rakamların yarattığı sonuçlardan etkilenenler elbette yalnızca Beyaz Yakalılar değildir tüm işçi sınıfı bu sonucu yaşamaktadır. Ancak raporu ofis çalışanları için daha da anlamlı kılan sonuç şudur; yaratılan ve yerleşik hale gelen algının çöküşünün ilanıdır. Bu algı da Beyaz Yakalı/Ofis Çalışanlarının anlaşılmaz  “orta sınıf “ olduğu tezidir.

Bu tezin geçersizliği bu raporla belki bir kere daha kanıtlanmıştır bu tez çökmüştür ancak yapılacak olan bir daha filizlenmemek üzere gömmektir. Peki gömülmesi istenecek bu tez neden bu kadar önemlidir?

Sınıf mücadelesi, içindeki bileşenlerin birbirinden kopuk sürdüreceği bir mücadele değildir. İstihdam ve çalışma koşullarındaki farklılıkları dışarıda bırakmadan işçi sınıfını, toplumun üyelerinin mesleklerine, gelir düzeylerine ve tüketim alışkanlıklarına, kendi sınıfsal algılarına göre değil, üretim sürecindeki rollerinden hareketle tanımlamak gerekir.

Ücretle birlikte uzun ve belirsiz çalışma saatleri, mobbinge uğramaları, güvencesizleşmeleri ve işten atılmaları beyaz yakalıların ortak sorunudur. Bu sorunlara karşı mücadelede tüm olumsuz şartlara karşın örgütlenme ile aşılacaktır. Olumsuz şartlar nedir?

BEYAZ YAKALI İŞÇİDİR

İlk olarak beyaz yakalıların sınıf bilinci ile ilgilidir. Sorunda beyaz yakalıların kendilerini işçi olarak tanımlamalarından değil işçi olarak tanımlanmamalarından kaynaklanmaktadır. Yoğunlaşılması gereken ilk nokta budur.  Bu yüzden sürekli olarak Bağlantıyı Kes Hareketi olarak hem sosyal medya paylaşımlarında hem sokakta afişlerinde hem de tüm yazılarımızda, raporlarımızda şuna özellikle dikkat çekmeye çalıştık “ Beyaz Yakalı İşçidir”.

Kapitalizm emek mücadelesini zayıflatmak için sürekli olarak mücadelenin önüne engel çıkartır onu bölmeye çalışır. Biz beyaz yakalıları sınıf mücadelesinin dışına taşımak için de sanki sınıf dışındaymışız gibi ideolojik bombardıman yapar. Araçları da hazırdır iletişim zaten tekellerindedir. Ancak şaşırtıcı olan bu bombardımana su taşıyan sol/sosyalist çevrelerin olmasıdır. Yok saymak hatta bizleri aşağılamak bir alışkanlık olarak yerleşmiş durumda. Ve hatta son derece bilinç dışı olsa gerek Marx yerine Weber’den etkilenmiş olmanın sonuçları bunlar.  Bu yüzden bazen içeriye de bu bilinci taşımak gerekiyor, beyaz yakalının işçi olduğu bilincini.

ÖRGTÜLENMEK VE BAĞLANTIYI KES

Çalışma zamanının uzatılması, yoğunlaştırılması, değerinin düşürülmesi; emek piyasasında düşük veya giderek düşen reel ücretler, kitlesel işsizlikle karşı karşıya kalınması; mevcut yaşam tarzlarının yok edilmesi karşısında olmak ve sınıfın iktidarı alabilmesi için örgütlü mücadele gerekir. Ofis çalışanlarının örgütsüzlüğünden dolayı bireysel direnişler ile kazanım elde etmek oldukça güçtür.

Bu noktada ya beyaz yakalı/ofis çalışanlarını sınıf mücadelesinin bir yerinde hasbelkader yer almasını sağlayacaksınız veya beyaz yakalı/ofis çalışanları ilk olarak soldan kendilerine bağlanan bu zincirleri kırmasına omuz vereceksiniz.

Bağlantıyı Kes Hareketi bu zincirleri kırmak için yola çıkmıştır.

Konumu gereği birçoğumuzun sendikalarda örgütlenmesi zor olsa da sendika başlı başına tek örgütlenme aracı değildir. Bu araçları bulmak çeşitli yöntemler ile örgütlenmede kullanmak ise sınıf öncülerine düşüyor. Burada bir irade koyulması gerekiyor, Bağlantıyı Kes olarak en başından bu yana örgütlenme üzerinde Beyaz Yakalılar’ın geride bıraktırılmasına karşı olduk. Kolaycılığa kaçmadan ve ezberleri yok sayarak ve en önemlisi sabırlı, stratejik bir çalışma ile bu örgütlenmeyi gerçekleştirmek için yola çıktık. Öncelikle sınıfın içindeki beyaz yakalıların konumlarını içeren araştırmalar, anketler yaptık ve bunu raporlaştırdık. Tüm bu başlangıç çalışmaları mücadeledeki yolumuzu çizdi.  Pandemi ile birlikte uzaktan çalışmanın bir çalışma yöntemi olarak iyice yerleşmesi ile bu duruma hemen adaptasyon sağlayarak, uzaktan/ evden çalışma sırasında kaybedilen ve yeni ortaya çıkan haklar için talepleri seslendiren çalışmalar yaptık. Beyaz Yakalının olduğu tüm sektörlere Tüm bunlar karşılık bulan çalışmalardı bunun nedeni de “Bağlantıyı Kes  hareketinin sınıf mücadelesinde kendini doğru yerde konumlandırmasının da sonucudur.

1 MAYIS’A DOĞRU

1 Mayıs’ın tarihsel önemini bu yazıyı okuyanlara yeniden anımsatmaya gerek yok. Sınıfın bir araya geldiği, umudu geleceğe taşıyan bir bayramdır 1 Mayıs. Pandemi nedeni ile alanlardan uzak kaldık 2 yıl ama buna rağmen her 1 Mayıs’ı olanaklar çerçevesinde nerede ise orada bayrama çevirdik.

Plazalar, ofisler, bürolarda, evde çalışan ve emeği sömürülen tüm arkadaşlarımız;

Örgütlenmenin zorluğunun farkındayız. Ama bunu kıracak olanlar da bizleriz. Örgütlenmeli ve hak ettiklerimizi almalıyız. Bu yüzden hep “birlikte güçlenelim.”

Beyaz Yakalıların sınıf mücadelesinin yükseltilmesi için Bağlantıyı Kes olarak bu yıl 1 Mayıs’ta alanda olacağız.

Tüm beyaz yakalı/ofis çalışanlarını bizimle birlikte alanda yürümeye çağırıyoruz.