TKH: 30 Ağustos, emperyalizme ve işgale karşı ülkenin kuruluş harcıdır!
"100. yıldönümünde 30 Ağustos’un anlamı, ülkenin bağımsızlığı ve kurtuluşu için anti-emperyalist mücadelenin yükseltilmesinden geçer. 30 Ağustos zaferinin 100. yıldönümünü anarken, işbirlikçileri, Osmanlı saltanatına öykünen tek adam rejimini ve hilafet özlemcilerini unutma!"
Türkiye Komünist Hareketi (TKH) 30 Ağustos’un 100. yıldönümü dolayısıyla bir açıklama yayımladı. Açıklamada, 30 Ağustos’un, Cumhuriyet’in kuruluşuna giden yolda emperyalist planlara ve işgale karşı kazanılan zaferin tarihi olduğu belirtilirken, 100 yıl önce verilen mücadelenin bu ülkenin ilerici ve yurtseverlerine örnek teşkil ettiği vurgulandı. TKH Merkez Komite imzasıyla “30 Ağustos, emperyalizme ve işgale karşı ülkenin kuruluş harcıdır!” başlığıyla yayımlanan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Emperyalist işgale karşı verilen tarihi savaşın 100. yıldönümünde bir kez daha tarihi gerçekleri ortaya koymak ülkemizin geleceği açısından büyük önem taşımaktadır. 30 Ağustos, Cumhuriyet’in kuruluşuna giden yolda emperyalist planlara ve işgale karşı kazanılan zaferin tarihidir.
Bugün ülkenin ve Cumhuriyet’in kuruluşunun harcı, 30 Ağustos tarihinde emperyalizme karşı mücadeleyle karılmıştır. 30 Ağustos, emperyalizmin planları ve işgal siyaseti ortaya konmadan değerlendirilemeyeceği gibi bugün emperyalizme karşı tutum almadan da anılamaz.
Ne yazık ki dün emperyalist planlara ve işgal siyasetine karşı kazanılan 30 Ağustos zaferi, bugün Türkiye’nin emperyalizme teslim edilmesiyle büyük bir ihanete uğramıştır. Bu ihanetin sahibi ve sorumluları ülkenin sermaye sınıfından ve sermaye devletinden başkası değildir. Ülkemiz, kapitalist yola sokularak adım adım emperyalizme teslim edilmiştir.
Cumhuriyet, işgal ve saltanat yıllarında emperyalist planlara karşı verilen ulusal kurtuluş mücadelesiyle kuruldu. Dün emperyalizmle işbirliği yapan Osmanlı sarayı ve saltanat, bugün yeniden bizzat AKP tarafından göklere çıkarılmak isteniyor; ulusal kurtuluş mücadelesinin tarihsel değeri unutturulmaya ve dönemin hainleri ise aklanmaya çalışılıyor.
Ülkenin bütün değerlerini emperyalist tekellere peşkeş çekenlerden, ABD emperyalizminin taşeronluğunu üstlenenlerden başkası beklenemezdi!
Anadolu’da emekçi halkımız, Mustafa Kemal ve silah arkadaşları tarafından ulusal kurtuluş mücadelesi yürütülürken, Osmanlı Sarayı’nda görkemli düğün töreni düzenleyen padişah Vahdettin’i halkımız unutmayacaktır.
Ulusal kurtuluş mücadelesi verilirken, yanı başındaki genç Sovyet Cumhuriyeti’nin ve önderi Lenin’in verdiği destek bugün unutturulmak istenmektedir. Ancak bugün ülkenin ve Cumhuriyet’in kuruluşuna giden yolda 30 Ağustos zaferinin kazanılmasında, Sovyet Cumhuriyeti’nin, Lenin’in ve komünistlerin silah ve para yardımı halkımız tarafından unutulmayacaktır.
Dün 30 Ağustos’ta emperyalizme karşı kazanılan zaferin koşulları, bugünkünden daha ağırdı. Ancak bugün de benzer bir tablo bulunmaktadır. Ülkenin fabrikaları, işletmeleri, bütün iktisadi değerleri işbirlikçi sermaye eliyle emperyalizme teslim edilmiş, ülke emperyalizmin tam boy pazarı haline sokulmuş, NATO ve ABD üsleri ülke topraklarına konuşlanmış, iktidar sahipleri dünkü Osmanlı saltanatı gibi saltanatçılık ve hilafetçilik oynayıp ABD emperyalizminin taşeronluğunu üstlenmiş durumdadırlar.
30 Ağustos, emperyalizme ve emperyalizmin işgal planlarına karşı verilen ulusal kurtuluş savaşının tarihidir. 100. yıldönümünde 30 Ağustos’un anlamı, ülkenin bağımsızlığı ve kurtuluşu için anti-emperyalist mücadelenin yükseltilmesinden geçer. 30 Ağustos zaferinin 100. yıldönümünü anarken, işbirlikçileri, Osmanlı saltanatına öykünen tek adam rejimini ve hilafet özlemcilerini unutma!
Bugün ‘Yeni Bir Cumhuriyet’ şiarı yükseltilmelidir. 100 yıl önce verilen mücadele, bu ülkenin ilerici ve yurtseverlerine örnek teşkil etmektedir. Yeni bir Cumhuriyet, ülkenin ilerici, cumhuriyetçi, yurtsever güçleri tarafından kurulacaktır. Yeni bir Cumhuriyet, emekçilerin omuzlarında yükselecektir.”