TKH Bakırköy İlçe Örgütü'nden BASAD'a destek ziyareti
TKH Bakırköy İlçe Örgütü, BASAD'a 19 yıldır kullandığı binanın kütüphane yapıalcağı gerekçesiyle boşaltma kararına karşı destek ziyaretinde bulundu.
Bakırköylü Sanatçılar Derneği’nin (BASAD) 19 yıldır kullandığı bina Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğünce tahliye ediliyor. Tarihi yapının kütüphane yapılacağı söylenmekte.
19 yıldır faaliyette bulunan Üstün Asutay, Tarık Akan, Ayşen Gruda, Cem Karaca, Cihat Tamer, Ergun Köknar ve Erdoğan Sıcak’ın 1993’te kurduğu Bakırköylü Sanatçılar Derneği’ne (BASAD), Bakırköy Kaymakamlığı’nca yapılan tebligatla 2 Şubat 2022 Çarşamba 10.00’da binanın boşaltılması iletildi.
Türkiye Komünist Hareketi Bakırköy İlçe Örgütü, BASAD Yönetim Kurulu ve Yönetim Kurulu Başkanı’nı ziyaret ederek dayanışma içinde olacaklarını belirtti.
Bakırköylü Sanatçılar Derneği'nin (BASAD) 19 yıldır kullandığı binası, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından tahliye ediliyor. TKH Bakırköy İlçe Örgütü olarak BASAD'ın basın açıklamasına katıldık, yönetim kuruluna dayanışma duygularımızı ilettik. pic.twitter.com/fP5Wauc1f5
— TKH (@komunisthareket) February 2, 2022
BASAD’ın tahliye kararına karşı yayımaldığı basın açıklaması şu şekilde:
KÜTÜPHANE İÇİN BAŞKA YER MI YOK?
SAHİ BİZİ NEDEN ÇIKARTIYORSUNUZ?
Özellikle Türk tiyatrosunun, sinemasının ve müzik dünyasının en önemli isimlerinin yetiştiği ve gençlere, çocuklarabugüne kadar eğitim vermeye devam eden Kültür-Sanat Konağımız, kütüphane yapılacağı(!) gerekçesiyle Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Vakıfiar Genel Müdürlüğü’nce tahliye edilecek.
Bakırköy Halkevi olduğu dönemde bu binadan yetişen Üstün Asutay, Tarik Akan, Aysen Gruda, Cem Karaca, Cihat Tamer, Ergun Köknar ve Erdoğan Sicak’in 1993’te kurduğu Bakirköylü Sanatçılar Derneği (BASAD), 19 yıldır hizmet verdiği “SANATÇI FABRIKASI” diye anılan bu binadan çıkanlacak.
Bakırköylüler, sanatçılar, sanatseverler olarak, bizi buradan çikardiktan sonra bu binayı ne yapacağınızdan, ona mı, buna mı vereceğinizden çok daha büyük meraklarımız var.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na soruyoruz:
Yıkmadan yapamiyor musunuz?
Kütüphane yapmak için eşsiz ve tarihi bir “Sanatçi Fabrikası” yıkılır mı?
“Sanatçı Fabrikası” niteliğinde kaçtane yer yarattınız da buna gerek kalmadı?
Kütüphane için başka yer mi yok?Kütüphaneye bu kadar merakliydinız da yüzlerce kutüphaneyi neden atıl biraktiniz? Okul kütüphaneleri kapatılıp derslik yapdırken, Milli Eğitim Bakanlığı’na neden “dur!” demediniz?
Bakırköy’ün güzelim Rifat llgaz Halk Kütüphanesi’ni yıllardır neden kapalı tutuyorsunuz?
Ya da esas soru:
Sahi bizi buradan neden çıkartıyorsunuz?
• Neye karşısınız?
Sanata mı karşisiniz? Sanatçıya mı?
Çocukların, gençlerin sanat eğitiminden geçmesine mi?
Sadece burada ücretsiz sanat eğitimi alabilen fakir çocukların yüzlerinin gülmesine mi?
Anayasamızın 64. Maddesine, burada ifade edilen, uymaya zorunlu olduğunuz “Devlet, sanat faaliyetlerini ve sanatçıyı korur. Sanat eserlerinin ve sanatçının korunması, değerlendirilmesi, desteklenmesi ve sanat sevgisinin yayılmasi için gereken tedbirleri alır.” maddesine mi?
Aydınlık, yurtsever düşüncelerimize, dünyamıza mı karşısınız?
Neden rahatsızsınız?
Bu büyük, çağdaş kültürel mirası gelecek kuşaklara bırakılmasından mı?
Kültür-sanatla büyüyenlerin farklılaşmasından mı?
Hababam Sinifi’nın Münir Özkul’la hayat bulan Mahmut Hocası gibi dosdoğru, vicdanli dürüst kuşaklar yetiştirmemizden mi?
Ayşen Gruda’nın, Cumhuriyet’e simsıkı sarılın isteğine uymamızdan mı? Tarık Akan gibi haksızlığa eşitsizliğe karşı olmamızdan mı?
Cem Karaca gibi sınıf ayrımına karşı olduğumuzdan, şarkılar-türküler söyleyip, kadınlı-erkekli el ele, omuz omuza halay çekmemizden mi?
Üstün Asutay, Altan Erbulak gibi halkı güldürmemizden mi?
Cihat Tamer gibi yasakları, sansürleri her dönemde eleştirmemizden mi?
Ressamlarımızın firçalarıyla rengarenk, aydinlik, güneşli dünyalar yaratmasından mı? Danstan mi? Baleden mi? Gitardan mi? Kemandan mi? Neden rahatsızsınız?
Haydi söyleyin! Çıkarın ağzınızdaki baklayı:
Sahi bizi buradan neden çıkartıyorsunuz? Yıllar önce buradan eğitim alanlar hala burada, çocuklarını da buraya getiriyor ve geleneği sürdürüyorlar diye mi?
Bakırköy’deki tüm farklı cemaatlere mensup insanlar burada rahatça huzur ve sevgi içinde toplanıyor diye mi?
Sanatçılar biat etmiyor diye mi?
Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gidiyor, hayat damarlarımızı kestirmiyoruz diye mi?
Hadi bizi bir yer bile göstermeden çıkardınız,
Ressamlarımızın binadaki yağlı boya lekelerini de temizlediniz, üstünüze yapışacak “sanat düşmanı” lekesini nasıl temizleyeceksiniz?
Hadi bizi çıkardınız,
Buradan Münir Özkul’un perdelere sinmiş tiratlarını nasıl yok edeceksiniz?
Cem Karaca’nın duvarlarda çınlayan sesini nasıl duymazdan geleceksiniz?
Üstün Asutay’ın şakalarıyla yükselen kahkahaları gökyüzünden indirebilecek misiniz?
Milli Halk Oyuncularımızın halaylarını, barlarıni, horonlarını nasıl unutturacaksınız?
Hadi bizi çıkardınız,
Sanatçi Fabrikası”ni kapattıniz.lyi bir şey mi yapmış olacak misiniz?
Hadi bizi çıkardınız,
Burada eğitim gören 500 çocuğumuza, gencimize, onlarin velilerinene diyeceksiniz?işsiz kalan öğretmenlerimize, personelimize ne diyeceksiniz?
Hadi bizi çıkardınız?
Genci, yaşlısı, çoluğu çocuğu, kadini erkeğiyle Bakırköylünün yüzüne nasıl bakacaksiniz?
Hadi bizi çıkardınız,
Biz, sanatçılarla, çocuklarla, enstrümanlarımızla, atolyelerimizle, boyalarımızla, tiyatro koltuklarımızla, mikrofonlarımızla, sergilerimizle, tablolarımızla, eşsiz koleksiyonumuzla ve taşıyamayacağımız kadar çok anlarımızla nereye gideceğiz?
Cevabınızı duyamadım sayın Bakan. Sahi biz nereye gideceğiz?
Sayın iktidar mensupları, peki tarih baba sizi nasıl yazacak?
Bakırköy’ün Kültür Sanat Konaği’nı yok edenler,
Bakırköy’ün geçmişine saldıranlar,
Yok etmek için “kütüphane” bahanesine sığınanlar,
Atatürk’ün kurduğu ve kapatılan Halkevleri’nin aynı ruh ve işlevle yaşayan son temsilcisini yok edenler,
Anayasamızın “sanatı ve sanatçıyı koruma zorunluluğuyla” ilgili 64. Maddesine uymayanlar,
Siyasi iktidar, Kültür ve Turizm Bakani, Vakıflar Genel Müdürü! O sayfalarda sizin de adlarınız olacak. Bu yanlış karara attiğınız imzayı “tarih baba” yazacak. Biz de okuyacağız ve hiç unutmayacağız.
Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü tahliyeyle ilgili davaları kazanmış olabilir. Bizi binadan çıkarmaya, burada başka bir şey yapmaya yetkili olabilir. Ama haklı mıdır?
Yetki başka haklı olmak başkadır.
Soruyoruz:
Ülkemizin kültür ve sanatından sorumlu olanlar böylesine büyük sorunlar yaratacak;sanatçıları, çocukları, velileri, çalışanları mağdur edecek bir uygulamaya siz imza atsanız da, buna halkımız ve sanatçılar kayıtsız kalabilir mi?Kalamadığımız, kalamayacağımız için buradayız.
Sonuç olarak bizler, sanatın, sanatçının, Bakırköy’ün hafızasının, kültürünün ve tarihinin
yaşaması için mücadele ediyoruz, edeceğiz.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bir daha sesleniyoruz:
Sanata, sanatçıva, kültürel geçmişimize, tarihimize, hafizamıza dokunmayi!
Bilinsin ki, olası olumsuz gelişmelerde de, binanın amacı dışında kullanılmasına Bakırköylüler ve sanatçılar olarak izin vermeyeceğiz. Hukuki mücadelemizi sonuna kadar sürdüreceğiz
Son sözümüz şu:
Biz buradan gitsek de yine geleceğiz.
Çünkü biz hancıyız, biz haklıyız.
Yaşasın Sanat!
Yaşasın BASAD!
Yaşasın Bakırköy!
A.llhan Gülek
BASAD YÖNETİM KURULU ADINA / BAŞKAN