TKH Gençliği: Gericiliğe karşı bilimsel ve laik bir üniversite kavgasından vazgeçmeyeceğiz!
"AKP’nin politikaları ile beraber geleceğini kaybeden, baskı ve zorbalık yoluyla sindirilmeye çalışılan gençliğin tek çıkış yolu gericiliğe karşı laiklik için kavgayı büyütmek, yeni bir ülke için mücadele etmektir."
TKH Gençliğii Hekimlik Andı’na yönelik gerici müdahalelere ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, AKP’nin karşı karşıya olduğu sıkışmışlığı aşmanın yollarını topluma gericiliği yayarak aramakta olduğu belirtilirken, gençliğin tek çıkış yolunun gericiliğe karşı laiklik için kavgasını büyütmek, yeni bir ülke için mücadele etmek olduğu vurgulandı.
“Gericiliğe karşı bilimsel ve laik bir üniversite kavgasından vazgeçmeyeceğiz!” başlığıyla yayımlanan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“Konya Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin mezuniyet töreni esnasında genç mezunların okuması gereken “Hekimlik Andı”, metin içerisinde birtakım değişiklikler yapılarak “Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hekimlik Yemini” olarak okutuldu. Asıl metin içerisinde yer alan “Görevimle hastam arasına; yaş, hastalık ya da engellilik, inanç, etnik köken, cinsiyet, milliyet, politik düşünce, ırk, cinsel yönelim, toplumsal konum ya da başka herhangi bir özelliğin girmesine izin vermeyeceğime…” ifadeleri, “Din, milliyet, ırk ve görüş farklılıklarının mesleğimle hastam arasına girmesine izin vermeyeceğim” şeklinde değiştirildi.
Daha önce de Çapa Tıp Fakültesi’nin mezuniyet töreninde de benzer bir olay yaşanmıştı. Hekimlik Andı’nın asıl metni içerisinde yer alan “cinsel yönelim” ibaresi sansürlenmişti.
AKP‘nin ideolojisi doğrultusunda ortaya çıkan, yaşam tarzını belirlemeye yönelik hamleleriyle ilk kez karşılaşmıyoruz. Siyasal İslam ile beslenen AKP’nin hedeflediği toplum modeline yönelik attığı adımlar öncelikle laikliğin tasfiye edilmesi olarak karşımıza çıkmakta, üniversitelerimizde de gerici ve yobaz müdahalelerle yansımalarını bulmaktadır. Aynı zamanda memleketi büyük bir ekonomik krizin pençesine itmiş olan AKP’nin krizleri büyümekte, dini söylemlerin arkasına sığınarak ahlakçılıkla, yaklaşan seçim döneminde muhafazakâr kesimin desteğini alabilmek için çırpınmaktadır. AKP, karşı karşıya olduğu sıkışmışlığı aşmanın yollarını topluma gericiliği yayarak aramaktadır.
Yandaş kadrolarla doldurulmuş üniversite ve fakülte yönetimlerinin evrensel bir metin üzerinde değişiklik yaparak insanları kimlikler üzerinden ayrıştırıp, kimlerin sağlık hakkından yararlanabileceğini belirleyebilme yetkisini kendisinde görmesi de AKP iktidarının toplum üzerinde hedeflediği değişim ve dönüşümün bir çıktısı olarak görülmelidir.
Toplumun aydınlanması yolunda üniversitelerin etkisini kırabilmek için eğitim alanlarına müdahaleler katlanarak artmaktadır. Üniversitelerde bilimsellikten uzak, çağdışı kararlar alınmaktadır. Hekimlik andının olması gereken halini okuyan öğrencilerin sesini, ışıkları ve perdeyi kapatarak kısabileceğini düşünen yönetimin bu tavrı yalnızca bilime ve ilericiliğe karşı duyulan büyük bir korkuyla açıklanabilir.
Korkmakta haklıdırlar. Üniversitenin ilerici birikimi, gericiliğin karşısında diz çökmeyecektir!
Gençliğin ve üniversitelerin içine sürüklendiği bu durum AKP iktidarının da üzerinde yükseldiği sistemin sonucudur. Tüm bunlardan sıyrılabilmenin yolu ise ancak laik ve bağımsız bir ülke için topyekûn vereceğimiz mücadeleden geçmektedir.
AKP’nin politikaları ile beraber geleceğini kaybeden, baskı ve zorbalık yoluyla sindirilmeye çalışılan gençliğin tek çıkış yolu gericiliğe karşı laiklik için kavgayı büyütmek, yeni bir ülke için mücadele etmektir.”