TKH: HDP’ye dönük polis şiddeti kabul edilemez
TKH tarafından yapılan açıklamada "Dün Ferhat Encü’ye bir emniyet görevlisi tarafından tokat atılması ve bugün HDP binasına zorla girilmesi AKP’nin iktidarda kalabilmek için ne kadar pervasızlaşabileceğinin göstergesidir." denildi.
Türkiye Komünist Hareketi (TKH) Halkların Demokratik Partisi’ne (HDP) yönelik artan polis saldırısına ilişkin bir açıklama yayımladı. Açıklamada, “AKP ülkeyi yönetememekte ve iktidarını kaybetme korkusuna kapıldıkça bu tür yöntemlerle iktidarda kalabileceğini zannetmektedir. Ancak korkunun ecele faydası bulunmuyor.” denildi.
“HDP’ye dönük polis şiddeti kabul edilemez” başlığıyla yayımlanan açıklamada şu ifadeler yer aldı:
“HDP eski Milletvekili ve İstanbul İl Eş Başkanı Ferhat Encü’ye dün polisin tokat atması ve bugün bunu protesto etmek isteyenlere dönük müdahale ile HDP binasına çevik kuvvet polisinin girmesi kabul edilemez. Türkiye Komünist Hareketi olarak HDP’ye yapılan saldırıları kınıyoruz.
AKP iktidarı kendisine karşı çıkan herkese düşman hukuku uygulamaktan geri durmamaktadır. Kimi zaman yargı sopasına başvuran bu gerici iktidar, yeri geldiğinde ise Anayasal bir hak olan basın açıklamalarını kaymakamlıklar eliyle yasaklatmakta, buna boyun eğmeyeceğini ortaya koyanlara karşı polis şiddetini devreye sokmakta ve hatta ülkemizde yasal çerçevede varlığını devam ettiren siyasi parti binalarına zor kullanarak girmektedir.
Dün Ferhat Encü’ye bir emniyet görevlisi tarafından tokat atılması ve bugün HDP binasına zorla girilmesi AKP’nin iktidarda kalabilmek için ne kadar pervasızlaşabileceğinin göstergesidir. Benzeri bir durum yakın tarihte 25 Kasım vesilesiyle düzenlenmek istenen basın açıklamalarında da görülmüş, yüzlerce kişi kaymakamlık yasakları sonrasında polis şiddeti uygulanarak ters kelepçeler ile gözaltına alınmıştır. Yine Cumhurbaşkanı kararıyla milli güvenlik gerekçe gösterilerek metal işçilerinin grevinin yasaklanması benzeri bir zihniyetin ürünüdür.
AKP ülkeyi yönetememekte ve iktidarını kaybetme korkusuna kapıldıkça bu tür yöntemlerle iktidarda kalabileceğini zannetmektedir. Ancak korkunun ecele faydası bulunmuyor.
Bu yaşananlar adlı adınca istibdat rejiminin somut örnekleridir. Ülkemiz emekçileri bu gerici baskı rejimini alt etmesini bilecektir.”