Akit yazarına hatırlatma: Hedef aldığın TMMOB'un vize ve onay yetkisini AKP kaldırdı
Akit yazarı, savcılara da çağrıda bulunarak, “TMMOB yönetiminden başlayıp.. Kime, nereye ulaşacaksa, hepsinden hesap sorulmalıdır” dedi.
Yeni Akit gazetesi yazarı Ali Karahasanoğlu, Türkiye’nin 10 ilini yerle bir eden ve on binlerce kişinin ölümüne neden olan depremle ilgili “TMMOB için, hesap verme günü!” başlıklı bir yazı kaleme aldı.
Akit yazarı, savcılara da çağrıda bulunarak, “TMMOB yönetiminden başlayıp.. Kime, nereye ulaşacaksa, hepsinden hesap sorulmalıdır” dedi.
Karahansaoğlu, depremde yıkılan evlerin sorumluluğunun TMMOB’da olduğunu iddia etti ve şu ifadeleri kullandı:
“Bu ülkede, bu TMMOB ve yan unsurları, Ankara’da alt geçit yapılmasına, üst geçit yapılmasına varıncaya kadar, onlarca hizmetin yapımında takoz oldular. Dava açtılar.. Yürütmeyi durdurma istediler.. Eskinin kafadengi hakimleriden, istedikleri kararları da, çoğu zaman aldılar.. Engellemeler yaptılar..
Çürük işler yapılıyorsa.. Niye söylemediler..
Cumhurbaşkanı’nın misafirleri ile birlikte bir masada buluşması için yapılmış büyük bir yuvarlak masayı dert edindiler de..
22 bin cana mal olan binlerce binanın çürük, hatalı, kusurlu yapımına niye itiraz etmediler.. ‘Biz buna imza atmayız.. Gidin istediğiniz yere şikayet edin’ direnişini başlatmadılar.. Evet, gerçekler acıdır..”
Aslı ise şu;
2013 yılında, Gezi direnişinin hemen ardından AKP, eylemlerde öne çıkan meslek odalarından intikam almak için Meclis’e bir torba yasa sundu. Yasa teklifinde, “Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odası Birliği’nin (TMMOB) plan ve projelerde vize ve onay yetkisi kaldırılması” öngörülüyordu.
Muhalefet, bu hamlenin TMMOB’dan Gezi eylemlerinin intikamının alınma çabası olduğunu söyledi, yasayla birlikte büyük sorunların yaşanacağını kaydetti.
Teklifi veren AKP ise geri adım atmadı, yasa tasarısı oy çokluğuyla kabul edilerek yasalaştı.
Hükümete yakın Türkiye gazetesinin 10 Temmuz 2013 tarihli haberinde yasayla ilgili şu satırlar yer alıyor:
“TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen ‘Torba Kanun’ Teklifi’nde kabul edilen önergeye göre, harita, plan, etüt ve projeler; idare ve ilgili kanunlarında açıkça belirtilen yetkili kuruluşlar dışında meslek odaları dahil başka bir kurum veya kuruluşun vize ve onayına tabi tutulamayacak, tutulması istenemeyecek…
Kabul edilen önergeye göre, arazi kullanımı ve yapılaşmada sadece mekansal strateji planları, çevre düzeni planları ve imar planları kararlarına uyulacak. İmar Kanunu’nun istisnası olan alanlarla korumaya yönelik diğer özel kanunlara tabi alanlara ilişkin alt kademe planların onay, askı ve kesinleşme işlemlerini yapmaya, yaptırmaya ve değiştirmeye Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yetkili olacak.”
Bugün, hükümeti savunmak için TMMOB yöneticilerinden hesap sorulmasını isteyen Ali Karahasanoğlu ya 2013’te yapılan kanun değişikliğini bilmiyor ya da daha kötüsü, hükümeti savunmak için gerçekleri eğip bükmekte bir sakınca görmüyor.
Yasa tasarısının Meclis’te kabul edilmesinin ardından TMMOB, dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yasanın veto edilmesi çağrısıyla bir mektup gönderdi. Mektupta, veto istemlerinin gerekçeleri sıralandı ve şu maddeye yer verildi:
“Mesleki denetimin kaldırılmasıyla; nitelikli yapı üretmekle sorumlu proje müellifi meslektaşlarımız ile nitelikli yapı talebinde bulunan vatandaş arasındaki ilişkiyle anlamına kavuşan yapı üretim süreci, her iki muhatabın da mağduriyetine yol açacaktır. Haksız rekabet derinleşecek, imzacı veya sahte mühendis, mimar ve şehir plancılar çoğalacak, etüt ve proje hizmetlerini maliyet artışı olarak değerlendiren ve kar hırsıyla her türlü denetimden imtina eden vasıfsız müteahhitlerin önü açılacaktır.”