Bahçeli suç örgütü lideriyle ilişkisi olduğu iddia edilen Soylu'ya sahip çıktı

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar ile hakkında suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan ile ilişkileri olduğu iddia edilen eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sahip çıktı.

Bahçeli suç örgütü lideriyle ilişkisi olduğu iddia edilen Soylu'ya sahip çıktı

MHP lideri Devlet Bahçeli, sosyal medya platformu X üzerinden eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında bazı paylaşımlarda bulunarak Soylu’nun suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan ile ilişkileri olduğu iddialarına tepki gösterdi.

İddiaların asılsız olduğunu savunan Bahçeli, “Hakkında pek çok iddianın bulunduğu bir şahsa karşı icra edilen operasyonun hitamında Sayın Soylu’nun sözde irtibat ve illiyeti bahanesiyle töhmet altında bırakılması, sürekli tahrik ve taciz cenderesinde tutulması hem şerefli bir davranış olmayıp hem de adil, hukuki ve hakkaniyetli bir muamele değildir” ifadelerini kullandı.

Bahçeli, iddiaları gündeme getiren muhalif medyayı da hedef aldığı açıklamalarında Soylu’ya sahip çıkarak, “Milliyetçi Hareket Partisi vefanın ve siyasi ahlakın bir gereği olarak Sayın Süleyman Soylu’nun sonuna kadar arkasındadır” ifadelerine yer verdi.

Bahçeli’nin paylaşımları şu şekilde:

“Televizyon ekranlarında sabitleşmiş, hatta sabit ve sefil görüşleriyle temayüz etmiş bir avuç sözde uzman, yorumcu, gazeteci ve kerameti kendinden menkul yorumcu her gün toplumsal bünyeye nefret ve nifak aşısı yapmaktadır. Gerçekleri yansıtmayan, hayatın ve siyasetin akışıyla bağdaşmayan iddia, ifade ve tehlikeli isnatlar huzur ve güvenliğimizi tehdit eden bir boyut kazanmıştır.

 ‘PROVOKATÖRLERDİR’

Bu kategoride yerini alarak zehir ve zillet servisi yapanlar, üstelik husumet odağı haline gelmiş olanlar hiçbir araştırmaya gerek duymadan, hiçbir ahlaki ve insani kaygı taşımadan itibar cellatlığını meslek edinmişler, milli birlik ve dayanışma ruhunu tehlikeli ölçüde tahribe başlamışlardır. Gündeme yansıyan her meseleyi anbean çarpıtıp siyasileştiren bu hayasızlar aslında zillet ittifakının hizmetkarlığına soyunan görevli provokatörlerdir.

Özellikle bir adli vakıa üzerinden devamlı surette eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya ve bakanlık dönemine ilişkin mesnetsiz iddialarda bulunanların potansiyel bir rövanş alma gayesine heves ettikleri elbette dikkatli ve uyanık gözlerden kaçmamaktadır. Sayın Soylu 2016 yılından 2023 yılına kadar üstlendiği bakanlık sorumluluğunu layıkıyla yerine getirmiş bir devlet ve siyaset insanıdır.

Böylesi bir vasfa haiz olması münasebetiyle, kaldı ki terörle mücadelede üstün başarılara imza atması vesilesiyle muarız cephede birikip de kuyruk acısı olanların şedit ve şekavet tonu ağır saldırılarına maruz kalmaktadır. FETÖ, PKK ve gayri meşru çevrelerle derin bağ ve bağlantıları tevsik veya teyit edilmiş köksüzlerin Sayın Soylu’yu orantısız ve onursuz suçlamaları geçmişte ne kadar doğru işlerin yapıldığını aynısıyla belgelemiştir.

Hakkında pek çok iddianın bulunduğu bir şahsa karşı icra edilen operasyonun hitamında Sayın Soylu’nun sözde irtibat ve illiyeti bahanesiyle töhmet altında bırakılması, sürekli tahrik ve taciz cenderesinde tutulması hem şerefli bir davranış olmayıp hem de adil, hukuki ve hakkaniyetli bir muamele değildir.

‘SAVCILAR GREĞİNİ YAPMALI’

Mahalli İdareler Seçimleri öncesinde zillet ittifakının paydaşlarını akıllarınca parlatmaya, öne çıkarmaya, tahkim ve taltif etmeye azmetmiş işbirlikçi ve işportacı gazeteci ve yorumcuların demokrasi ve insan onuruna ileri derecede kast ettikleri her türlü izahtan da varestededir. Bunların bildikleri her neyse Cumhuriyet Savcılarının öğrenmesi, gereğini yapmaları hukuk devleti ilkesinin kaçınılmaz bir icabıdır.

Sorosçu Kavala ile terörist Demirtaş’ı bayraklaştırıp nevzuhur hak talebi için milli ve manevi tüm değerlerle ters düşen güdümlü kişilerin Sayın Soylu’yu hiçbir alakasının olmadığı yasa dışı ilişki ağlarında devamlı gösterme çabası müfteriliğin daniskası, müptezelliğin de düpedüz şahikasıdır.

Fitnecilerin bir hesabı varsa Allah’ın da bir hesabı vardır. Millete hizmeti siyasetinin temeli yapan hiç kimse sahipsiz ve yalnız olmayacaktır. Türk milleti kimin helal süt içtiğini, kimlerin haram ve hıyanet içinde debelenip durduğunu yüksek ferasetiyle tefrik ve tefsir etmektedir.”

NE OLMUŞTU?

T24’ten Tolga Şardan’ın haberine göre, Ankara Emniyet Müdürlüğü, bir şikayet üzerine “işkence” iddiasıyla eski İçişleri Bakanı ve AKP İstanbul Milletevkili Süleyman Soylu ile yakınlığı olduğu belirtilen Ayhan Bora Kaplan ve ekibi hakkında soruşturma başlatmıştı.

Ankara’da düzenlenen operasyonda Süleyman Soylu’ya yakın olduğu iddia edilen Ayhan Bora Kaplan ve ekibi yurtdışına kaçmak üzereyken yakalanarak gözaltına alınmıştı. Kaplan’ın bulunduğu araçta yapılan aramada 50 bin Euro, 800 dolar ve 10 bin 300 TL nakit para ile 2 adet ruhsatlı tabanca ele geçirildi.

Soylu, söz konusu haberlerin ardından sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Kaplan’ın kendisine ‘yakınlığını’ iftira olarak niteleyerek suç duyurusunda bulunacağını belirtmişti.

Soylu, yaptığı açıklamada, “Operasyon çocukları devrede. Görev yaptığımız dönem boyunca iftiradan, itibar suikastinden beslenenler paydaşlarıyla intikam süreci yönetiyorlar. Aynı ‘medya’, aynı ‘kaynaklar.’ Bu istikrarlı iftira düşkünleri için suç duyurusunda bulunacağız” ifadelerine yer vermişti.