Reklam
Kategoriler: İç Açı

Bülent Arınç, tepkilere yanıt verdi: Savaş hali dışında olmazmış, Ayet-i kerime mi var?

Reklam

AKP’nin kurucularından eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, Maraş merkezli depremlerin ardından seçimlerin ertelenmesine yönelik talebine gelen tepkilere yanıt verdi.

Halk TV’den İsmail Saymaz’a konuşan Bülent Arınç, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na verdiği yanıtta, “Hayret ediyorum. Ben tamamen hukuki bir konu söylüyorum. Anayasa’nın ilk dört maddesi hariç, her tarafı değişti zaten, 78’inci maddeye tabu gibi bağlı kalamayız. Eğer seçim zamanında yapılabiliyorsa başımın üstüne yeri var, ama bu şartlar altında, ölü sayısını telaffuz etmekten korkuyorum, şu kadar bina yıkılmış, hala enkazda kalan var, hangi seçmenden oy isteyeceksiniz, hangi seçmeni sandığa götüreceksiniz?” ifadelerini kullandı.

Bülent Arınç, şunları söyledi:

Kılıçdaroğlu’nun size verdiği yanıt hakkındaki düşünceniz nedir?

Hayret ediyorum. Ben tamamen hukuki bir konu söylüyorum. Anayasa’nın ilk dört maddesi hariç, her tarafı değişti zaten, 78’inci maddeye tabu gibi bağlı kalamayız. Eğer seçim zamanında yapılabiliyorsa başımın üstüne yeri var, ama bu şartlar altında, ölü sayısını telaffuz etmekten korkuyorum, şu kadar bina yıkılmış, hala enkazda kalan var, hangi seçmenden oy isteyeceksiniz, hangi seçmeni sandığa götüreceksiniz? Burası 85 milletvekili çıkarıyor. 85 milletvekilinin yerine kimi koyacaksınız? Rehabilitasyona ihtiyaç var. Savaş hali dışında olmazmış. Ayet-i kerime mi var? Allahtan korkun. 78’inci maddeyi meclis yaparsa olacak tabi, tepeden inme olsun demiyorum ki. Partilerin uzlaşmasıyla mümkün olursa… Ama şimdi muhalefet “Tam bir fırsat yakaladık, bunun üzerine bilmem ne sıkmasın Bülent Arınç” diye düşünüyordur. Böyle kazanılacak başarı insanı ferahlandırır mı? Ne kadar ahlaki, ne kadar hamiyet dışı? Milletin canı yanmışken, “İki ay sonra haydi seçime” nasıl diyebileceğiz? Keşke böyle bir ortam olsa. Ama yok.

Normal tarihinde yetişmez mi?

Yetişmez diye düşünüyorum.YSK “yaparım” diyorsa yapabilir. Ama yarın millet isyan ettiği zaman, “Nerede bizim seçmenlerimiz” derse cevabını nasıl vereceksiniz? Ama her tedbiri alıp “Seçimi yapabiliriz” diyorlarsa vallahi memnuniyetle, en önce ben koşarım. Diyorum ki “Bu şartlarda 18 Haziran’da seçim olmayabilir.” Bunun için yol gösteriyorum. Diyorum ki genel başkanlar grup başkanlarıyla toplanır da aynı fikre varırsa 400’ün üzerinde oyla anayasa değişikliği geçebilir. Yok böyle bir uzlaşma olmazsa, ne yapılabilir derseniz, kaos ortaya çıkar.

Siz hala yapılamayacağı kanaatindesiniz.

Ben 20 seçim geçirmiş insanım kardeşim. Böyle bir şeyle ilk defa karşılaşıyorum. Ben 1969’dan beri seçimin içindeyim. Sıcak yataklarından kalkmamış insanlar ahkam kesmesinler. Siyasetçiyim. Bu konuda fikrimi söylemeliyim. Demokrasiye, hukuka, anayasaya inanmış bir insanım. Ama 78. madde buna engel. Engelleri aşmak mümkün. Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle bile aşıldı. Senin partili cumhurbaşkanın var. Sen bunları kendine alıştırdın da… Efendim, savaş olmadıkça bilmem ne. Savaş mı olsun yani? Bu savaştan beter bir durum. Bu yaraların sarılmasından sonra benim tercihim, 2024 Martı’nda mahalli seçimle birlikte yapılsın. 1999’da geçirdik böyle bir şey. Geç olur diyorlarsa, yine teklifim, kasım ayı. Üçüncü tercihim, hangi tarihte anlaşırsanız, eylül olur, ağustos olur, size bırakıyorum. Ama ben haziranda olamayacağını düşünerek, bu teklifi yapıyorum.

Şöyle bir yaklaşım var: Siz sanki AK Parti’nin aklından geçeni dillendiriyorsunuz.

Yazıklar olsun. Böyle bir şey yok. Ben Tayyip beye gerektiğinde muhalefet etmiş bir insanım. Kesinlikle o böyle bir şey yapmaz, ben de böyle bir şey kabul etmem. Ben siyasetin dışında bir insanım. En çok bana yakışır bu iş. Şu anda tarafsız konumdayım. Ben finans uzmanı değilim, marketing uzmanı değilim, hukukçuyum kardeşim. Anayasa ve Adalet komisyonlarında çalışmış, iç tüzüğü uygulamış bir insanım. Mutfakta çalıştım. Bu işi sizden daha iyi biliyorum ya, lütfen kabul edin. Muhalefet bunu dillendiremez, utanır. İktidar böyle bir şeyi söyleyemez, zafiyet kabul eder karşı taraf diye. Ben ikisinin dışında, birisi bunu konuşsun da şu işi kafalardan atalım diye… Ama hukuk içinde kaldım, anayasa içinde kaldım. Yok sivil teşebbüsüdür, filan.

Evet, öyle deniyor.

Aman, ne derlerse desinler. Binlerce insandan öyle teşekkürler alıyorum, onlar hiç önemli değil. Benim söylediğim şu: Anayasa değişikliğini meclis yaparsa istediği tarihi koyabilir. Uzlaşmayla olması lazım. Tabi burada bir eksiğimiz ortaya çıkıyor. Uzlaşma kültürünü yok ettiğimiz için acaba genel başkanlar gelir mi, gelirse ne konuşur. Bir deprem var, binlerce insanımız öldü. Ben muhalefetin sorumlu davranacağını ümit ediyorum. Karara da saygı duyacağım. Onlar “Seçim zamanında olsun” diyorsa zaten anayasa değişikliğini yapmak mümkün olmayacak. Ama sonraki gelişmeler de bu yolu kapatanların üstünden olur. Ben söylemiş olayım.

Ne olur?

Bilmem, bir şey olur. Bu seçim, bu şekilde yapılması mümkün halde olmazsa başka imkanlar ararlar. Bunu YSK da arar, cumhurbaşkanlığı da arar. Bir şey yaparlar yani. En doğrusu, meclisin ortak karar almasıdır. Ben bu büyük felaket karşısında seçimlerin ne mayısta ne haziranda yapılabileceğini düşünmüyorum. Seçim tarihinin mecliste belirlenmesi lazım. Uzlaşma olmayacaksa seçime gireceğiz demektir. Bunun sonuçlarını hep beraber karşılamak durumunda oluruz.

Çok kötü bir misal belki ama diyelim ki 18 Haziran’da seçimin yapılması kararlaştırıldı. 18 Mayıs’ta, Allah korusun, buna benzer bir felaket oldu. “Ne yapalım, savaş yok, bir ay sonra seçimi yapacağız” diyebilir mi siyasetçiler? Onu düşünsünler. Savaştan çok daha zor şartlar altındayız. İki milyona yakın nüfus yer değiştirmiş. Yarısını seçmen kabul etmek lazım. Seçmen kütüğüne kayıtlı insanların öldü mü, kurtuldu mu, nerde olduğu belli değil. En azından bugün seçim konuşan bir insana depremzedelerin hangi gözle bakacağını düşünmek lazım.

Reklam

Önceki Haberler

Laiklik Meclisi: Karşı devrim sürecine karşı laik Cumhuriyet için mücadele edilmelidir

10 Mayıs 2025 Cumartesi günü Ankara’da toplanan Laiklik Meclisi, son altı aylık dönemde yürüttüğü çalışmalarla…

24 Mayıs 2025 15:39

Eski THK Rektörü Ünsal Ban borsada manipülasyon soruşturması kapsamında tutuklandı

Eski THK Rektörü Ünsal Ban tutuklandı Eski THK Üniversitesi Rektörü Ünsal Ban'ın da aralarında bulunduğu…

24 Mayıs 2025 15:07

THY’de yönetim kurulu üyelerinin huzur hakkı 80 bin TL oldu

THY’nin 21 Mayıs 2025 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda yönetim kurulunda değişikliğe gidilerken yönetim kurulu…

23 Mayıs 2025 17:21

İBB soruşturmasında yandaş medyaya gönderilen bilgi notunu AKP’li trol hazırlamış

İBB soruşturmaları kapsamında tutuklanan Taner Çetin’le ilgili iktidar medyasına servis edilen bilgi notunun, AKP’li bir…

23 Mayıs 2025 17:13

Devlet Bahçeli’den Erdoğan’a: Yolundan cayma hakkı yoktur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Benim tekrar aday olma derdim yok" açıklamasına…

23 Mayıs 2025 16:19

Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu’na hapis cezası

Oyuncu Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu, yalan beyan suçlamasıyla yargılandığı davada hapis cezası aldı. Ergenç’e…

23 Mayıs 2025 15:46
Reklam