Cemevine saldırı davasında tahliye ve beraat kararı
Karaca’nın derhal salıverilmesine karar veren hakim, sanık hakkında ‘inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçlarından hüküm kurulmasına yer olmadığına hükmetti.
Ankara’daki Türkmen Alevi Bektaşi Vakfı Genel Merkezi, Şah-ı Merdan Kültür Evleri Yaptırma ve Yaşatma Derneği ile Ana Fatma Cemevi’ne yönelik saldırılara ilişkin biri tutuklu üç sanığın yargılandığı davanın karar duruşması bugün Ankara 63. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.
Bir önceki duruşmada mütalaasını açıklayan savcılık, sanıklar Ahmet Okan Karaca, Baver Gül ve Çağdaş Can Bardakçı’nın ‘ibadethanelere ve mezarlıklara zarar verme’ suçundan 1 yıl 3 aydan 5 yıl 3’er aya, ‘inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme’ suçundan 1 yıldan 3’er yıla, ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve aşağılama’ suçundan 1 yıldan 3’er yıla ve ‘kasten yaralama’ suçundan ise 6 aydan 1 yıl 6’şar aya kadar olmak üzere toplamda 4 ayrı suçtan 3 yıl 9 aydan 12 yıl 9’ar aya kadar hapisle cezalandırılmalarını istemişti.
Bugün yapılan duruşmada kararını açıklayan hakim, tutuklu sanık Ahmet Ozan Karaca’nın, ‘basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde kasten yaralama’ suçunu silahla işlediği gerekçesiyle 1/2 oranında artırım yapılarak 9 ay, ‘ibadethane ve mezarlıklara zarar verme’ suçunu Şah-ı Merdan Kültür Evleri Yaptırma ve Yaşatma Derneği ile Ana Fatma Cemevi’ne yönelik ayrı ayrı işlemesi nedeniyle ve sanığın eylemini dini inanışı benimseyen toplum kesimini tahkir maksadıyla işlediği gerekçesiyle üç kez 2 yıl 8’er ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmetti.
Hakim, Karaca’nın tutuklu kaldığı sürenin cezadan mahsubuna karar vererek tahliyesine karar verdi.
Karaca’nın derhal salıverilmesine karar veren hakim, sanık hakkında ‘inanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme ve halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama’ suçlarından hüküm kurulmasına yer olmadığına hükmetti.
Hakim, diğer iki sanık Çağdaş Can Bardakçı ve Baver Gül hakkında, “eylemlerin sanıklar tarafından işlediğinin sabit olmadığı” gerekçesiyle beraatlarına karar verdi.