Marmara’da saat 10.42’de İstanbul ve çevre illerden hissedilen 5,1 büyüklüğündeki depremi değerlendiren Tüysüz, artçı sarsıntılara karşı uyardı.
Prof. Dr. Okan Tüysüz, NTV canlı yayınında depreme ilişkin yaptığı açıklamada şunları kaydetti:
“Bir tanesi Düzce Adapazarı Gölcük’ten geçer ve bizim üzerinde büyük deprem beklediğimiz Marmara Denizi içerisinde Saros Körfezi’ne kadar uzanır. Bu aşağı yukarı 250-300 yılda bir deprem üreten bir faydır. Bunun üzerinde İstanbul’da yıllardır konuştuğumuz depremin olmasını bekliyoruz. İkinci kol ise Pamukova İznik Gölü güneyinden geçer Gemlik Körfezi’nin içine girer, denizin içinden devam ettikten sonra Bandırma’dan Edremit Körfezi’ne kadar uzanır. Ama bunun üzerinde büyük depremler çok uzun aralıklarla meydana gelirler. Bu kolun en son ne zaman kırıldığı tartışmalıdır. O nedenle Gemlik Körfezi’nin içerisinde geldiğinde de birkaç dallara ayrılır. O nedenle hangi fayın kırıldığı hangi kolun bu depremi ürettiğini yeterince şu anda bilmiyoruz. Onu anladıktan sonra daha iyi bir yorum yapma şansımız olacaktır. 5.2 ise deprem boyutu, 4.5’e varabilecek artçılar olabilir.”
Bu sayı kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin fotoğrafını çekerken aynı zamanda nedenlerini ortaya koyuyor…
Patronun sömürüsüne, düzenin gericiliğine, erkeğin şiddetine boyun eğmemekte bu düzenin karanlığını yok edecektir. Esas sorunun,…
Aslolan devletin bir kadın politikası oluşturması, hayatın her alanında ayrımcılığı kaldırarak kadın erkek eşitliğini sağlaması…
Şiddetin kaynağını sadece erkek egemen anlayışla açıklamak resmin bütününün gözden kaçırılmasıyla sonuçlanır. Karşı karşıya olduğumuz,…
Bu tarihten sonra sistemli bir biçimde İstanbul Sözleşmesi’ne saldırılar başladı. Aslında saldırılan kadın haklarıydı ama…
2024 yılında bütün toplumu sarsan kadın ve çocuk cinayetleri yaşandı. Medyada günlerce kadın cinayetleri tartışıldı.…