Emin Şen, ihaleleri ve Soylu için çalıştığını yalanlamadı
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Emin Şen'in İçişleri Bakanlığı’nda "basın müşaviri" olarak görev yaptığını açıkladı. İsmail Saymaz'a konuşan Emin Şen ise, ihaleleri ve Soylu için çalıştığını yalanlamadı.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında İçişleri Bakanlığı Müşaviri olduğu ileri sürülen Emin Şen’in liderliğinde hareket eden ‘Ebabil Harekâtı’ isimli hesabın 8 bin troll’e bilgi servis ettiğini ileri sürmüş, 25 kişilik Telegram kanalında üretilen içeriklerin sosyal medyada yayılması karşılığında bu kişilere maaş verildiği de iddia edilmişti. Özgür Özel, Emin yirin’in kamudan aldığı ihaleler sayesinde maaş ödemesi yapıldığını belirtmişti.
İddialarla gündeme gelen Şen, gazeteci İsmail Saymaz’a konuştu. Seda Selek moderatörlüğündeki Perdenin Önü Arkası’nda görüşmesini aktaran Saymaz, Şen’in kamu ihalesi ve Süleyman Soylu iddialarını yalanlamadığını ifade etti.
İşte İsmail Saymaz görüşmeye dair şu ifadelere yer verdi:
“Devlet memuru değilim dedi. Ben de o halde İçişleri Bakanlığı sitesindeki ‘müşavir’ ifadesini nasıl açıkladığını sordum. Karmaşık bir cevap verdi. Özgür Özel’in elindeki ekran verisinin 2014 yılına ait olduğunu, 2016 yılından sonra danışman diye anıldığını ifade ediyor. ‘Üretildi mi o zaman’ diye sordum, hayır üretilmemiş. Bir tarihte bugün ya da bir tarihte kendini bakan müşaviri olarak tanıtmış ya da öyle aktarmışlar.
Hiçbir yaşamında devlet memuru değilmiş. Devlet memuru olmadığı halde bakan müşaviri olarak yazılmış. En azından yayınlanan SGK kayıtlarına göre devlet memuru değil. Ama müşavirlik bir devlet memurluğu olduğu için kendisini müşavir olarak mı tanıttı diye düşünüyor insan. Bunu açıklayamadı.
Ama Süleyman Soylu’nun uzun yıllardan bu yana sosyal medya danışmanlığını yapıyor, bugün de hala. ‘Sekiz bin kişiye maaş vermiyorum’ diyor, ‘Ebabil’le bir ilişkim yok sadece takipçisiyim’ diyor.
Ebabil, Telegram’da örgütlenen fakat operasyonlarını daha çok Twitter’da yapan AKP yanlısı bir sosyal medya grubu. O WhatsApp grubunda önce o günün gündemine göre hangi konu ve kişiler seçilecekse o belirleniyor. Hangi slogan ve argümanlarla o konu hakkında kampanya yürütülecekse o tespit ediliyor ve topluca harekete geçiliyor. ‘Ebabil gibi grupların parayla çalıştığını düşünmüyorum’ dedi. Gönüllü olarak hizmet veriyorlar diye düşündüğünü söyledi.
Şirketleri sordum. 360’la biten şirket. O dört şirketten ikisinin kendisine ait olduğunu, bir tanesinin kardeşine ait olduğunu, birinin ise kendisiyle hiç ilişkisinin olmadığını söylüyor. Kendisine ait olan şirketlerden 360 olan, kamudan çok sayıda ihale almış, yarım milyar civarında. Yüksek meblağda ihale almış. İhale aldığı kamu kurumları belli. TÜBİTAK, Jandarma Genel Komutanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı gibi bakanlıklardan ihale almış.
‘Sizin pozisyonunuz devletten çok sayıda ihale almanızı sağlamış’ dedim, reddetmedi. Ama ‘Aldığım ihaleler küçük küçük ihaleler, 50 bin lira, 100 bin lira’ diyor. Sosyal medya eğitimleri, sosyal medya sorumluluğuna ilişkin çalışmalar gibi kampanyaları ajanslarından aldığını söylüyor. Ancak diyor ki, ‘Ben jandarma ya da emniyetin sosyal medya hesaplarını kullanmıyorum.’ Bu iddianın doğru olmadığını söylüyor, benimle ilgisi yok diyor.
Bir diğeri Genç Sivillerle beraber ortak bir şirket kurduğu iddiası. Doğru diyor, ‘Ben Genç Siviller ile iki sene kaldım. Orada Neslihan Oğur ve Mücteba Kılıç ile orak işler kurduk ama onlar bir buçuk iki ay gibi bir sürede ayrıldılar. Şirket o sürede hiçbir ihale almamıştı’ diye savundu.
Tweetlerini sordum, bunların aslında ‘bazı paylaşımlara yönelik ironik cevaplar, alay edici cevaplar