Engelli kadını intihara sürüklemekle suçlanan tarikatçıdan tepki çeken savunma

İstanbul’da zihinsel engelli E.D.’ye (23) cinsel saldırıda bulunmakla suçlanan Uzlet İlim Yayma Derneği Başkanı Alperen Sade (34), ilk kez hâkim karşısına çıktı.

Savunmasında E.D.’nin kendisine aşık olduğunu iddia eden Sade, “Tecavüz olayı söz konusu değil” dedi. Eşinden ayrı yaşayan Sade’nin “yağma” ve “kasten yaralamadan” iki ayrı sabıkasının olduğu ortaya çıktı.

Halktv.com.tr’den Seyhan Avşar ve Dinçer Gökçe’nin haberine göre, olaya ilişkin açılan davanın ilk duruşması dün yapıldı. İstanbul Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya, İsmailağa cemaatine yakınlığı ile bilinen Uzlet İlim Yayma Derneği’nin tutuklu başkanı sanık Alperen Sade’nin yanı sıra, intihar ederek yaşamına son veren E.D.’nin annesi, dedesi ve teyzesi ile taraf avukatları katıldı.

İstanbul, Kocaeli, Bursa ve İzmir Barosu’ndan avukatların da takip ettiği duruşmada savunması alınan Alperen Sade evli ve 4 çocuğu olduğunu, aylık gelirinin ise ‘20/30 bin’ olduğunu beyan etti.

Olayın yaşandığı 7 Mart 2023 günü, eşi ve çocuklarının şehir dışında olduğunu söyleyen Sade, şu ifadeleri kullandı:

“E. ile Maltepe Güzelyalı’da karşılaştım. Benden çakmak istedi. Çakmağı verdim sigarasını yaktı. Daha sonra ailesi ile sorun yaşadığını eve gitmek istemediğini söyledi. Aracıma aldım. Araç, derneğe bağlı aşevinin aracıydı. Kendisini Tuzla’ya götürmemi istedi. Tuzla’da bulunan sosyal tesislerde yemek yiyecektik. Ancak tesis kapalıydı. Benim de evime dönmem gerekiyordu. Çekmeköy’e geldik. Evde yemek yaptım. Ben yardımsever biriyim. Herkese yardım ediyorum. O sırada E. de Kuran’ı Kerim okudu. Birlikte yemek yedik. Akşam 8-9 gibi yemeği yedik. Daha sonra E.’yi evine götürmek istedim kabul etmedi. Aynı şekilde karakola götürmek istedim. Onu da kabul etmedi. Gece saat 12.00 gibi bir AVM’nin yakınına bıraktım.”

Sade, E.D.’ye cinsel saldırıda bulunmadığını iddia ederek “Birkaç gün sonra polisler aradı. ‘Hocam ciddi bir mesele var’ dediler. Ben de karakola gittim ifademi verdim” dedi.

Alperen Sade, ifadesinin devamında ise, şunları söyledi:

“Ben birine tecavüz etsem, gidip de her tarafta kameraların olduğu bir yere mi bırakırım. Gider tenha bir yere bırakırım. Sonra, ‘Hoca kılıklı bir adam kızı kaçırmış’ derler.”

Cinsel saldırı suçlamasının doğru olmadığını öne süren Sade, E.D.’nin intihar etmesinin nedenine dair ise “Kız bana aşık olmuş. Bana gelmek istemiş. Aile izin vermeyince intihar etmiş” iddiasında bulundu. Bu sözlere, yaşamını yitiren kızın yakınları büyük tepki gösterdi. Anne S.D. ile kadının dedesi gözyaşlarını tutamadı.

Alperen Sade’nin tanığı olarak dinlenen M.A.’ya, mahkeme başkanı, emniyet ve savcılık ifadesinde, bu kişinin kendisine “Polisler sana sorarsa. ‘7 Mart Salı günü bir kızı bir yerden aldımİ başka bir yere bıraktım dersin’ dediğini. Kendisinin ise ‘Tamam Hocam” yanıtı verip vermediğini sordu. M.A. ise “Ne demişsem ordadır. Doğrudur” dedi.

Duruşmada dinlenen anne S.D. ise, kızının uğradığı cinsel saldırı sonrası içine kapandığını söyledi. Olaydan sonra kızının sürekli korku içinde olduğunu anlatan anne S.D. “Kızım bana, sanığın güçlü biri olduğunu, adamları olduğunu söyledi. Ailemize zarar vermesinden korkuyordu” dedi.

E.D. ile yakın iletişim içinde olan ve yeğeni ile aynı odada uyuduğunu söyleyen teyze E.D. de, şöyle konuştu:

“Yeğenim 8 Mart günü bulundu. Ben Bursa’da yaşıyorum. Hemen İstanbul’a geldim. Yeğenime sarıldığımda saçlarının ıslak olduğunu fark ettim. E.D. normalde çok neşeli biriydi. Ama o olaydan sonra sürekli ağlıyordu. Doğru dürüst yemek yiyemiyordu. Sık sık banyo yapma ihtiyacı hissediyordu. Kendisini kirli hissettiğini söylüyordu. Gece yarısı kalkıp banyo yaptığını biliyorum.”

Tanık olarak dinlenen E.D.’nin dedesi C.D. (76) ise, torununu, çalıştığı okula her gün kendisinin götürüp getirdiğini anlattı. Dede, torunun eve geldikten sonra boynuna sarılarak ağladığını ifade etti. Torununun bir çocuk gibi olduğunu, Alperen Sade’yi cübbeli ve sarıklı görünce, bu kişiden kendisine zarar geleceğini düşünemedini söyledi. C.D., sık sık ağladığı için ifadesini güçlükle tamamladı.

Duruşma savcısı sanığının tutukluluk halinin devamı yönünde talepte bulundu. Mahkeme de aynı yönde karar verdi. Mahkeme, mütalaanın hazırlanması için dosyanın savcılığa sevkine karar verdi. Bir sonraki duruşma için ise, Eylül ayı sonuna gün verildi.