Reklam
Kategoriler: Gündem

İMO raporu yayımlandı: Yapılar, depremi afete dönüştürüyor

Reklam

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) depremlere ilişkin ön değerlendirme raporu hazırladı.

Sahada yapılan incelemeler sonucunda hazırlanan raporda çarpıcı tespitlere yer verildi. Raporda yapısal hasarlar ve afet yönetimi ayrı ayrı ele alındı.

Yapısal hasarlara ilişkin şu tespitlere verildi:

Zayıf Zemin Koşulları: Deprem hasarlarının yaygın olduğu bölgeler, verimli tarım arazileri üzerinde planlanmış şehirlerdir. Dolayısı ile ana kayanın derinde olduğu zayıf zemin koşullarında, hatta sıvılaşma potansiyeli olan zeminlerde yapılan 10-15 katlı ve taşıyıcı sistemi esnek yapılar ağır hasar almış veya toptan göçmüştür. Her türlü zemin koşullarında yapı yapmak elbette mümkündür ancak bir bedeli vardır. Sorun yapılabilirlikte değildir. Sorun, bilinç düzeyi, deneyim, etik ve ahlaki kurallar kapsamında toplumsal bir sorundur.

Malzeme Zafiyetleri: Birkaç yıl önce yapılan bazı binaların da ne yazık ki göçtüğü veya ağır hasar aldığı tespit edilmiştir. Yeni deprem yönetmelikleri ile tasarlanmış, hazır beton ve nervürlü inşaat demiri kullanılmış, diğer taraftan yapı denetim hizmeti görmüş olması gereken bu binaların yıkılmıştır.

Afet yönetimi açısından yapılan tespitler ise şöyle:

Afetlerle arama-kurtarma ile baş edebilmek için mutlaka “riskin yönetilebilir” olması gerekir. Bu nedenle öncelikle mevcut riskler belirlenip “riskin azaltılması” yoluna gidilmelidir. Son depremde de en büyük problem afet yönetiminin bu temel ilkesinin ihlal edilmesidir.

Koordinasyon eksikliği, komuta sistemi, planlama, eğitim ve tatbikatların bölgede ve bölgeye yardıma gidecek olan çevre illerdekilerin yeterli olmadığını açıkça göstermektedir.

Raporun sonuç kısmında ise şunlar aktarıldı:

Bu deprem ile konunun tüm paydaşları tarafından, unutulan, görmezden gelinen, ihmal edilen, bilime rağmen kabul edilmeyen tüm konular hatırlanmalı, ele alınmalı, hukuki eksikler giderilmeli, yapı üretim sürecinin tüm aşamalarının uygun şekilde işlemesini sağlayacak kanunlar, yönetmelikler bir an evvel çıkarılmalı, var olanların eksikleri tespit edilmeli ve yenilenmelidir.

Afet yönetiminde ciddi bir koordinasyonsuzluk tüm deprem bölgelerinde gözlenmiş, arama kurtarma ekipleri doğru yönlendirilememiş, yardımlar ihtiyaç duyulan bölgelere ulaştırılamamıştır. Barınma ve gıda konusunda insani kriz yaşanmıştır.
Afet yönetimi açısından son derece önemli olan deprem bölgelerindeki temel ihtiyaçların giderilmesine yönelik örgütlü ve deneyimli yapısıyla askeri birliklerin ve demokratik kitle örgütlerinin görev alması sağlanamamıştır. Bu da dolayısıyla deprem sonrası afet bölgesinde gündelik yaşamın idame ettirilebilmesinde büyük sorunlar yaşanmasına yol açmıştır.

Reklam

Önceki Haberler

1944’te Kırım’da Yahudi Cumhuriyeti projesi

Yahudi Antifaşist Komitesi, Sovyet Yahudi halkının ekonomik ve kültürel gelişiminin sağlanması ve Sovyet vatanı için…

10 Nisan 2025 19:32

“Yenidoğan çetesi” soruşturmasında yeni iddianame

"Yenidoğan çetesi" soruşturmasında 13 şüpheli hakkında "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte yardım etmek" ve "zincirleme…

10 Nisan 2025 17:56

Merkez Bankası’nın rezervleri son yedi ayın en düşük seviyesinde

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın brüt rezervleri 4 Nisan haftasında 2 milyar 250 milyon dolar azalarak…

10 Nisan 2025 17:14

Ali Yerlikaya, gençlere orantısız güç kullanan polislere sahip çıktı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, orantısız güç kullanımı ve kötü muamele ile gündemde olan polislere seslenerek,…

10 Nisan 2025 17:03

Protestolarda tutuklanan 102 genç hakkında tahliye kararı

İstanbul 49. Asliye Ceza Mahkemesi, Ekrem İmamoğlu protestolarında tutuklanan 102 genç hakkında tahliye kararı verdi.…

10 Nisan 2025 16:22

Laiklik Meclisi: Karşı devrim, laiklik uğruna mücadele edecek milyonlarca yurttaş sayesinde başarıya ulaşamayacak

Laiklik Meclisi, "Türkiye Devleti'nin dini, din-i İslâm'dır" ifadesinin Anayasa'dan çıkarılışının 97. yıldönümünde yaptığı açıklamada karşı…

10 Nisan 2025 16:16
Reklam