İSİG Meclisi: AKP’li yıllarda en az 31 bin 131 işçi hayatını kaybetti
Rapora göre; yılın ilk dört ayında 585, 2002 yılından bu yana 31 bin 131 emekçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), 2023 yılının ilk 4 ayına yönelik ‘İş Cinayeti Raporu’nu açıkladı. Yılın ilk dört ayında 585 emekçinin iş cinayetlerinde yaşamını yitirdiği belirtilen raporda, bu sayının 2002 yılı itibarıyla 31 bin 131 olduğu belirtildi. Rapora göre, yıllara göre ölen işçi sayıları şöyle:
“2002 yılının son iki ayında 146 işçi, 2003 yılında 811 işçi, 2004 yılında 843 işçi, 2005 yılında 1096 işçi, 2006 yılında 1601 işçi, 2007 yılında 1044 işçi, 2008 yılında 866 işçi, 2009 yılında 1171 işçi, 2010 yılında 1454 işçi, 2011 yılında 1710 işçi, 2012 yılında 878 işçi, 2013 yılında 1235 işçi, 2014 yılında 1886 işçi, 2015 yılında 1730 işçi, 2016 yılında 1970 işçi, 2017 yılında 2006 işçi, 2018 yılında 1923 işçi, 2019 yılında 1736 işçi, 2020 yılında 2427 işçi, 2021 yılında 2170 işçi, 2022 yılında 1843 işçi ve 2023 yılının ilk dört ayında 585 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti.”
İSİG, 2023 yılının ilk dört ayına ilişkin de verileri paylaştı. İSİG’e göre bu yılın ilk dört ayında 585 emekçi iş cinayetinde yaşamını yitirdi, geçen nisan ayında iş cinayetinde ölen emekçi sayısı 122 oldu. İSİG’in raporunda, iş cinayetlerinin basına yansımamaya başlandığına dikkat çekilerek şöyle dendi:
“Yüzde 68’ini ulusal basından; yüzde 32’sini ise işçilerin mesai arkadaşları, aileleri, iş güvenliği uzmanları, işyeri hekimleri, sendikalar ve yerel basından öğrendiğimiz bilgilere dayanarak tespit ettiğimiz kadarıyla 2023 yılının ilk dört ayında (Ocak’ta 120, Şubat’ta 213, Mart’ta 130, Nisan’da 122 olmak üzere) en az 585 işçi hayatını kaybetti…
Yani bu yıl da her gün ‘en az’ 5 işçi iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. En az diyoruz çünkü tespit ettiklerimiz basına yansıyanlar ya da bize bildirilenler. Bir yandan deprem bölgesinde kaybettiğimiz işçi arkadaşlarımızın bilgisine ulaşmak neredeyse imkansız (şu ana kadar sadece 110 işçi ölümü bilgisine ulaştık). Diğer yandan deprem gündemi nedeniyle diğer şehirlerdeki iş cinayetlerinin de basına yansıması azaldı.”
Raporda, iş cinayetlerinin nedenleriyle ilgili şu saptamalara yer verildi:
“İş cinayetlerinin önemli bir nedeni trafik, servis kazaları. Ancak bu ölümler iş cinayeti olarak değil trafik kazası olarak görülüyor. Şoförler uzun çalışma saatlerinde ve neredeyse dönüşümsüz olarak yeterli bakımı yapılmayan eski araçlarda çalışıyor, yol aydınlatması ve düzenlemesi olmayan yollarda direksiyon sallıyorlar. Yine özellikle Nisan ayında birçok işçi servis kazaları sonucu hayatını kaybetti.
2023 yılındaki grafiklerimizde depremin etkisini hep göreceğiz. Şu ana kadar resmi açıklamalara göre Maraş depremlerinde en az 50 binin üzerinde kaybımız var. Biz şu ana kadar deprem anında çalışırken ya da eğitim-etkinlik-görevlendirme nedenleriyle bölgede bulunan 110 işçi ölümü (42 işçi konaklama, 32 işçi kimya, 27 işçi sağlık, 3 işçi taşımacılık, 1 işçi tarım, 1 işçi tekstil, 1 işçi ticaret, 1 işçi metal, 1 işçi inşaat ve 1 işçi güvenlik işkolunda olmak üzere) tespit ettik. Deprem sonrası bölgeye giden ya da depremdeki hasarlı binalarda çalışırken ölen işçileri bu kapsamda değerlendirmedik.
Ezilme, göçük nedenli ölümlerde ilk sırada tarım işkolu geliyor. Tarlada çalışırken traktörün devrilmesini bu kapsamda değerlendiriyoruz. Metal ve madenler başta olmak üzere sanayideki ölümlerde de ilk neden ezilmeler. Diğer yandan inşaatlardaki ölümlerde de ikinci neden ezilme ve göçükler.
Yüksekten düşmelerde ise ilk sırada yarıdan fazla ölümün meydana geldiği inşaatlar var. Oysa uygun iskele, korkuluk, güvenlik ağı ve ekipmanla bu ölümlerin tamamı önlenebilir.
Güvencesiz çalışmayı karakterize eden aşırı, yoğun ve fazla çalıştırma ile işçilerin barınma, beslenme, ulaşım vd. hayat koşulları ise özellikle kalp krizi ve beyin kanamalarına neden oluyor.”