Bruno Taut unutulmamalı

Mimarinin yaşam kalitesini değiştirip zenginleştirebileceğini düşünen Prof. Bruno Taut’u unutmamak gerekiyor.

Tarihçi İlber Ortaylı’nın, Atatürk ve 10 Kasım’ın az bilinen yönlerini anlatırken, “Yahudi Mimar Bruno Taut’u da unutmamak gerekir, bu önemli günde onun da anılması gerekir” dediğine birkaç yerde denk gelmiştim.[1] 10 Kasım 1938’de Mustafa Kemal’in ölümü üzerine, bir anıt mezar yapılana dek Ankara’da Etnografya Müzesinde hazırlanacak bir katafalka konulmasına karar verilmişti. Ancak ortada bir katafalk yoktu. İşte Prof. Bruno Taut böyle bir zamanda imdada yetişir ve hasta olmasına karşın aralıksız çalışarak 36 saatte projeyi hazırlar. Karşılık olarak verilen 1000 lirayı da kabul etmeyip, sadece bir teşekkür mektubu verilmesini ve öldükten sonra Türkiye’de gömülmesine izin verilmesini ister. İstekleri kabul edilir ve Taut da hastalığını yenemeyerek Atatürk’ten bir buçuk ay sonra, 24 Aralık 1938’de yaşamını yitirir. Bugün onun ölüm yıldönümü.

Peki kimdir bu Bruno Taut?

Bruno Julius Florian Taut, 1880 doğumlu bir Alman mimar. Aslına bakılırsa formal bir mimari eğitimi olmayıp, İnşaat Meslek Okulu mezunudur. Birinci Dünya Savaşı sonrası Moskova’ya gider ve sosyalist fikirlerle burada tanıştığı sanılmaktadır.  1921’de yeniden ülkesine döner ve her fırsatta, silahlanmanın ve yeni bir savaş macerasının karşısında yer alır. Bu tutumu takınmasında hem kişiliğinin hem de doğduğu bölgenin savaş sonunda Almanya’dan koparılmasının önemli etkisi olduğu tahmin edilmektedir.[2]  Bruno Taut o yılarda Almanya’da işçi sınıfı için birçok toplu konut projesine imza atar. Renkler ile mimariyi bütünleştiren, renkler sayesinde eserlere boyut kazandıran tasarımlarıyla öne çıkan bu toplu konutlar sonradan (2008 yılında) UNESCO tarafından dünya kültür mirası listesine alınmıştır.[3],1930 yılında Berlin-Charlottenburg Teknik Yüksekokuluna profesör olarak atanan Taut’un Sanat Akademisi üyeliği ve Japon Uluslararası Mimarlar Birliği şeref üyeliği bu dönemdedir.

Nazilerin iktidara gelmesiyle birlikte gerek politik düşünceleri gerekse etnik kökeni nedeniyle Bruno Taut da kara listeye alınır ve Japonya’ya göç eder. Ancak Japonya’nın Nazilerin yanında yer alması nedeniyle burada kaldığı süre boyunca projelerden uzak tutulur ve sadece eğitici olarak çalışmasına izin verilir. Japoya’da da barınamayan Taut, 1936 yılında aldığı davet üzerine Türkiye’ye gelir.

Bruno Taut’un görevi İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi’nde yöneticilik ve elbette eğitmenlik ile Ankara’da Millî Eğitim Bakanlığı’nda mimarlık bölümü başkanlığıydı. Türkiye’de yaşadığı iki yıl içinde iz bırakacak işler yapmıştır Taut. Öncelikle Türkiye’de çağdaş mimarlık eğitimin kurucularından kabul edilir. Kuramsal açıdan da 1938 yılında Türkçeye çevrilen Mimari Bilgisi[4] isimli yapıtının zamanı için çok önemli olduğu söylenmektedir. Yine bu iki yıl içerisinde aralarında DTCF, Ankara Atatürk Lisesi, Trabzon Lisesi, Cebeci Ortaokulu’nun da bulunduğu 24 projeyi yaşama geçirebilmişti.[5]

Cenazesi kendisine yakışır bir biçimde, dini unsur katılmaksızın gerçekleştirilmiştir: Törende bir bakanlık yetkilisi, bir öğretim üyesi ve bir öğrenci konuşma yaptıktan sonra ünlü kemancı Mischa Elman Beethoven’ın bir sonatını çalmıştı. Mezarı Edirnekapı Şehitliğindedir ve buraya gömülen Müslüman olmayan tek kişidir.

Mimarinin yaşam kalitesini değiştirip zenginleştirebileceğini düşünen Prof. Bruno Taut’u unutmamak gerekiyor.

[1] https://www.sozcu.com.tr/ilber-ortayli-ataturkle-birlikte-ondan-kisa-sure-sonra-olen-bruno-tautu-da-anmaliyiz-wp2084788

[2] https://portreler.fisek.org.tr/o-bizlerden-biri-bruno-taut/

[3] https://www.goethe.de/ins/tr/ank/prj/urs/arc/tau/trindex.htm

[4] Meraklısına; kitabın yeni baskısı Mimarlık Öğretisi (YEM Yayınları) adıyla kitapçılarda bulunuyor.

[5] Yine meraklısına, bu binalar Taut sonrası yapılan eklemeler nedeniyle özgün biçimlerinden uzaktır. İzmir’de de iki yapıtı vardır: İzmir Tarih ve Sanat Müzesi’nin Seramik Eserler Bölümü ile bugün Konak Cumhuriyet Nevvar Salih İşgören Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi adıyla bildiğimiz Cumhuriyet Kız Enstitüsü.

Yazarın Diğer Yazıları
Bilim ve laiklik 1 Eylül 2024
Carmina Burana 18 Ağustos 2024