Nusret Gökçe’nin sahibi olduğu Nusr-et restoran zincirinin çalışanları, uzun süredir mobbinge maruz bırakıldıklarını iddia etti. İzinsiz çalıştırılma, uzun mesai saatleri, müdürlerin komi ve garsonlara karşı kötü davrandığını belirten çalışanlar, psikolojilerinin bozulduğunu söyledi. Seslerini duyurmak isteyen Nusr-et çalışanları, “Haklarımızı hukuki yollardan arayacağız” dedi.
BirGün Gazetesi’nden Buse İlkin Yerli’nin haberine göre, lüks et restoranı zinciri Nusr-et’in İstanbul’da bir AVM’deki şubesinde çalışan işçiler, kötü çalışma koşullarına dikkati çekti. Müdürlerin keyfi olarak komi ve garsonlara kötü davrandığını, anlaşamadıklarına ise psikolojik şiddet uyguladığını belirten bir emekçi, “Yaz sezonunda yazlık işletmeler açılır ve İstanbul’daki personel oraya gönderilir. Eksik personelle çalıştığımız için 10-12 saat çalıştığımız zamanlar oldu. Özelikle hafta sonu yemek molası için 20 dakika verilirdi. Yazlık işletmedeki personeller ise 4 ay boyunca izinsiz çalıştırılır” dedi.
Nusr-et çalışanı bir komi de, “Eleman açığı yaşamaya başladığımızda iş yükü komilere bindi. Sürekli servant (hizmet dolabı) çekiyorduk. Bazıları 40 kiloyu bulabiliyordu, bu da sağlık açısından kötü sonuçlar doğurmaya başladı. Sağlık problemleri yaşamaya başladım” ifadelerini kullandı.
Restoranın bir başka şubesinde çalışan kişi ise yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Sözleşmede 8 saat yazıyor ama bizim 10 saat, 11 saat çalıştığımız oldu. Bunu insan kaynaklarına bildirdiğimizde, ‘çıktığımız zaman paramızın verileceği’ söylendi ve bir kuruş para alamadık. Çok karmaşık yönetimlerde çalıştım, hakkımızı yenildi. Günde bir öğün yemek verildi, akşamları patates, ekmek yediğimiz için ceza verildi. Bahşişimizden ve maaşımızdan kesintiler oldu. Görevimiz olmayan işler yaptırıldı.”
Hakkını alabilmek için aylarca restoranın sahibi Nusret Gökçe’yi beklediğini ve Gökçe’nin de kendisini oyaladığını iddia eden komi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“5-6 ay boyunca çalışmadım. İçeride tazminatım vardı, onu alamadım. Bana ‘eğer sözleşmeni feshedersen, tazminatını veririz. Eğer feshetmezsen vermez’ dediler. Herhangi bir adalet kurumuna da başvurmadım çünkü ben tekim. Koskoca Nusr-et Türkiye’de adaletin olmadığını biliyorum.”
İşçilerden bir diğeri de “Artık bu işe yeter diyorum. Belki bir seferliğine adalet Türkiye’deki işlerden yana olur” şeklinde konuştu. İşçiler bundan sonraki süreçte hukuki yollara başvuracağını duyurdu.
Bu devlet kimin devleti sorusu artık çok meşru bir sorudur. Bu devlet halkın devleti değil,…
İBB Mali Hizmetler Daire Başkanı Neslihan Vural, İGDAŞ'ın 10 milyar değerlemeyle halka arzını planladıklarını belirtti.…
Ankara'da öldürülen eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in, yakın arkadaşı Ömer Zengin, Suikastı dört isim…
Laiklik Meclisi yaptığı açıklamada "sermayenin emekçi ve halk düşmanı programını tavizsiz bir biçimde uygulayan siyasi…
AKP'de 'değişim' kulisleri gündemdeki yerini korurken, kongreye yeni bir kadro ile gitmek için düğmeye basıldığı,…
Niğde Merkez'de bulunan 19 Mayıs Ortaokulu'nda zil sesi yerine ilahi çalındığı ortaya çıktı.