Anayasa Mahkemesi'nden emekçiyi sevindirecek karar

Yüksek mahkeme yetki davalarında uzayan süreçlerin sendikasızlaştırma aracına dönüştüğüne dikkat çekerek yasa değişikliği istedi. Sendikalar kararı olumlu buldu.

Anayasa Mahkemesi'nden emekçiyi sevindirecek karar

Anayasa Mahkemesi (AYM), toplusözleşme (TİS) süreçleriyle ilgili milyonlarca emekçiyi ve sendikaları yakından ilgilendiren çok önemli bir karar verdi. Yetki davalarında sürecin çok uzadığına işaret eden AYM, bu süreçte sendika üyesi binlerce işçinin sendikal haklardan yararlanamadığını açıkladı. Davaların “sürüncemede” bırakıldığına, “sendikasızlaştırma aracına dönüştüğüne” dikkat çeken AYM, kararın yasada değişiklik yapılabilmesi için TBMM’ye, yargılama süreçlerinin hızlandırılması için de Hâkimler ve Savcılar Kurulu (HSK) ile Adalet Bakanlığı’na bildirilmesine hükmetti.

Cumhuriyet’ten Mustafa Çakır’ın haberine göre Türkiye Devrimci Kara, Hava ve Demiryolu Taşımacılığı İşçileri Sendikası’nın (Nakliyat-İş), Haziran 2016’da bir işyerinde yetki tespiti için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na başvurmasıyla başlayan dava süreci; iş mahkemesi, Yargıtay, istinaf derken sekiz yıl sürdü. Bu süreçte sendika AYM’ye bireysel başvuruda bulundu. Davalar devam ederken AYM’den karar çıktı. Sendikanın yargılama süreci boyunca sendikal haklarını kullanamadığı, davanın makul sürede sonuçlandırılmadığı belirtilen kararda, işçilerin bu süreçte bir sözleşmenin getireceği sendikal haklardan yararlanamadıklarına işaret edildi. Mevzuatın öngördüğü şekilde süratle sonuçlandırılması gereken bir davanın sürüncemede bırakıldığı belirtilirken “Yargı mercilerinin tutumu sendika ve işçilerin sendikal faaliyette bulunma olanağını ve sözleşmenin getirdiği sendikal haklara erişimini yargılama süreci boyunca imkânsız kılmıştır” denildi.

ACİL DEĞİŞİKLİK YAPILSIN

Yıllar süren yargılamalar yetkili olduğunu iddia eden sendikaların lehine sonuçlansa dahi bu süreçte sendikaların ciddi üye kayıpları yaşadıkları, bu nedenle gerekli üye çoğunluğunu kaybettikleri için TİS imzalayamadıkları belirtildi. Bu davaların “sendikasızlaştırma aracına dönüştüğü” vurgulanarak yasanın ivedilikle değiştirilmesi istendi.

Nakliyat-İş Sendikası Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, dört ayda sonuçlanması gereken işkolu barajına ilişkin davaların yıllarca sürdüğüne işaret ederek şu yorumu yaptı: “Bu kararla Türkiye’de anayasa ile güvence altına alınmış örgütlenme, toplusözleşme hakkının işçiler tarafından gerçek anlamda kullanılamadığı sonucu ortaya çıktı. Var olan düzen sarı sendikacılığı da koruyor. Hızla yasanın değiştirilmesi gerekiyor.”

‘TBMM GEREĞİNİ YAPMALI’

DİSK’e bağlı Nakliyat-İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu, AYM’nin hak ihlali kararı verirken, gereğinin yapılması için bir örneğinin de TBMM ve HSK’ya gönderilmesi yönünde karar aldığına dikkat çekti. 4 ayda sonuçlanması gereken işkolu barajına ilişkin davaların yıllarca sürdüğüne işaret eden Küçükosmanoğlu, “Bu işyeri bir nakliyat ambarıydı. Yetki verilmedi. Dava açtık. 8 yıldır halen sürüyor” dedi. Kararla, Türkiye’de anayasa ile güvence altına alınmış örgütlenme, toplu sözleşme hakkının işçiler tarafından gerçek anlamda kullanılamadığı sonucunun ortaya çıktığını belirten Küçükosmanoğlu, “Var olan düzen sarı sendikacılığı da koruyor. İşverenle işbirliği içinde olan sendikalar yetki alıyor. Patronların bir itirazı yok. Oysa bizim gibi sınıf sendikacılığı yapanlara işveren hemen itiraz ediyor” diye konuştu. Küçükosmanoğlu, 85 milyonluk ülkede hangi partinin iktidara geldiğinin 24 saat içinde belli olduğunu buna karşın 5 işçinin çalıştığı işyerinde kimin yetkili olduğuna ilişkin davaların ise yıllarca sürdüğüne dikkat çekti. TBMM’ye ve işçi konfederasyonlarına yazı göndereceklerini dile getiren Küçükosmanoğlu, “Bundan sonra hızla bu yönde yasal değişiklik yapılması, yasanın değiştirilmesi gerekiyor. İşçilerin örgütlenme, sendika seçme, toplu sözleşme hakkının güvence altına alındığı düzenleme yapılmalı. İşçilerin işyerinde hangi sendikayı tercih ettikleri işyerine konulacak sandıkla yapılacak referandumla belirlenmeli. Bu, yasal düzenleme ile güvence altına alınmalı” değerlendirmesini yaptı.