Arıtaş’ta 1700 işçi greve çıktı

DİSK Birleşik Metal-İş Sendikası’na üye metal işçileri, grevlerini kararlılıkla sürdürüyor. 4 işletmeye bağlı 8 fabrikada, 1700’ün üzerinde metal işçisi grevde.

Arıtaş’ta 1700 işçi greve çıktı

MESS ile süren toplu iş sözleşmesinde uzlaşma sağlanamaması nedeniyle Hitachi Energy işletmesinin İstanbul ve Kocaeli’nde bulunan 4 fabrikasında 16 gündür, GE Grid Solutions’ın Kocaeli Gebze’deki fabrikası ile Schneider Elektrik işletmesinin Manisa ve Kocaeli Çayırova’daki 2 fabrikasında 7 gündür grevler devam ediyor.

Bugün (19 Aralık Perşembe) de Balıkesir’in Gönen ilçesinde bulunan Arıtaş Kriyojenik fabrikasında grev, 132 metal işçisinin yüzde 100 katılımıyla başladı.

Arıtaş işçileri, “Grev haktır, engellenemez!”, “Sadaka değil, toplu sözleşme!”, “Asla teslim olmayacağız!”, “Yaşasın örgütlü mücadelemiz!” sloganlarını attı.

GREVLERİN YASAKLANMASINA TEPKİ

Sendika Genel Başkanı Özkan Atar, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Son yıllarda yüksek enflasyon, hayat pahalılığı ve alım gücümüzdeki şiddetli düşüş nedeniyle aylık kazancımızla neredeyse ev kiramızı ödeyemez duruma getirildik. Bu yanlış ekonomi politikalarının sorumlusu biz işçiler değiliz! Biz toplu sözleşmelerimiz aracılığıyla evdeki çocuklarımıza götürdüğümüz ekmeği bir parça büyütmek için mücadele ediyoruz. Çok şey istemiyoruz, döktüğümüz alın terinin karşılığını istiyoruz!”

Grevlerin 14 Aralık’ta gece yarısı yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararıyla yasaklanmasına tepki gösteren Atar, MESS’in ricası üzerine alınan bu adrese teslim yasak kararının Anayasa’ya ve Anayasa Mahkemesi kararlarına aykırı, haksız ve hukuksuz bir karar olduğunu vurguladı.

“İŞÇİ HAKLARINA SAYGI GÖSTERMEK ZORUNDA”

Metal işçilerinin Anayasal hakları olan grev hakkına sonuna kadar sahip çıkacaklarını belirten Atar, “Biz metal işçileriyiz! Türkiye’de 1963 yılında Kavel greviyle grev hakkını ve toplu iş sözleşme hakkını çalışma yaşamına, Türkiye işçi sınıfına kazandıran metal işçilerinin sendikasıyız. Biz bu hakkı kazandık, bu ülkede hiç kimse grev hakkımızı ve ekmeğimizi biz metal işçilerinin elinden alamaz! Bizim grevlerimiz yasal, haklı ve meşrudur! Nasıl ki biz işçiler, yurttaşlar olarak bu ülkenin kanununa, nizamına, Anayasasına uymakla yükümlüysek bu ülkenin en yetkili makamında bulunan kişi de bu ülkenin Anayasasına ve işçi haklarına saygı göstermek zorundadır!” diye konuştu.

Atar, şu ifadeleri kullandı:

“Sizin patronlar olarak paranız pulunuz olabilir; devlet nezdinde hatırınız, itibarınız olabilir, sözünüz dinleniyor olabilir. Ama şunu gözden kaçırmayın: Biz Birleşik Metal-İş üyesi metal işçileri bir karar verdiğimiz zaman içimizden tek bir kişiyi bile vermeyiz! Bizi asla teslim alamazsınız. Biz sözleşmenin masa başında işçilerin yaşamını bir parça rahatlatacak haklarla bağıtlanması için gayret sarf ediyoruz, görüşmelere açığız. İşletmeler de kaybetmesin işçiler de… Ülke de kaybetmesin. Adil, kabul edilebilir bir sözleşmeyle herkes kazansın, fabrikalar çalışsın. Aksi halde sonuna kadar mücadele edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”