Bakan Şimşek enflasyon için 2026'nın sonunu işaret etti
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, enflasyonda kalıcı düşüş için gereken şartları oluşturduklarını savunarak, "Hedef burada 2026'nın sonunda enflasyonu yüksek de olsa tek haneye indirmek" ifadelerini kullandı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, T24 Yıllık Buluşmaları etkinliğinde açıklamalarda bulundu.
Geçen yılı dezenflasyona geçiş süreci olarak gördüklerini anımsatan Şimşek, “Çünkü para politikasının yeniden inşa edilmesi gerekiyordu. Geçen sene depremin ve EYT’nin etkisiyle yükselen bir bütçe açığı vardı. Dolayısıyla koşullar dezenflasyona müsait değildi. Dezenflesyona müsait gelmesi için bir geçiş dönemi öngördük. Geçiş dönemini mayıs ayında bir yıllık olarak belirlemiştik ve bitti. Dezenflasyon süreci başladı” dedi.
“Baz etkisinin etkisiyle başlangıçta hızlı bir düşüş var ama kalıcı bir düşüş için gereken şartları oluşturuyoruz” diyen Şimşek, “Hedef burada 2026’nın sonunda enflasyonu yüksek de olsa tek haneye indirmek. Bütçe açığı son 20 yılın ortalaması yüzde 2,4. Geçen yıl depremin, kısmen de EYT’nin etkisiyle yüzde 5,2’ye çıktı. Bu yıl o etkiler devam ediyor, yüzde 4,9. Önümüzdeki yıllarda hem aldığımız tedbirlerin etkisi hem de deprem etkisinin azalmasıyla açığın ciddi şekilde düşmesini öngörüyoruz” ifadelerini kullandı.
“DEZENFLASYON SÜRECİ DEVAM EDECEK”
Şimşek, programın en kısa vadedeki hedefinin dezenflasyon olduğunu belirterek, “Yani enflasyonu tekrar makul seviyelere çekmek. Geçiş döneminden sonra dezenflasyon süreci başladı. Bugün eylül ayı rakamları açıklanacak. Muhtemelen süreç devam ediyor diye düşünüyoruz. Önümüzdeki aylarda belki aynı hızda olmasa da dezenflasyon süreci devam edecek. Genel olarak baktığınızda mal enflasyonundaki düşüş daha ciddi boyutlarda, hizmetlerde bir miktar katılık var ancak bu katılığı zamanla aşacağımıza inanıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Enflasyonun baz etkisinin dışında düşüp düşmeyeceğinin en çok tartışılan konulardan olduğuna işaret eden Şimşek, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bize göre düşecek. Neden? Bir; para politikası hem gecikmeli etkiliyor yani para politikasın enflasyonu çıpalayacak düzeye çekilmesi yani kısıtlayıcı hale gelmesi zaman aldı. Biz bunu şok terapi şeklinde yapabilirdik, daha kademeli yapmayı tercih ettik. Çünkü reel sektörün ve bankacılık sektörünün uyum sağlaması için fırsat verdik. Bu daha doğru bir yaklaşım. Bunun Türkiye için daha sağlıklı olacağını düşündük. Para politikası şu anda ciddi şekilde etkilemeye başladı. Negatif mali itki dediğimiz aslında bütçe açığının daralması demek. Yani bütçe açığı üzerinden dezenflasyon demek. Daha destekleyici gelirler politikası muhtemel ve enflasyon hedefiyle uyumlu yönetilen, yönlendirilen fiyatlar kamunun uhdesindeki bir konu.”