Bir gecede 500 bin metrekarelik alan orman sınırlarından çıkarılıp ranta açıldı
Aralarında İstanbul’un da bulunduğu 4 ilde yaklaşık 500 bin metrekarelik alan bir gece yarısı kararı ile orman sınırları dışına çıkarıldı. 2018 yılından beri ormanların talan edildiğine dikkat çeken uzmanlar, "Kentlerde yaşam alanı kalmıyor" uyarısında bulundu.
Türkiye’de Orman Yasası’na eklenen 16. madde doğrultusunda 2018 yılından bu yana binlerce hektarlık alan orman sınırları dışına çıkarılırken, bu alanların hangi amaçla kullanılacağı hakkında da net bir bilgi verilmiyor.
Artı Gerçek’ten Müzeyyen Yüce‘nin haberine göre; bugüne kadar birçok kez uygulanan bu kararlara önceki gün bir yenisi eklendi. Resmî Gazete’de yayımlanan 28 Haziran tarihli Cumhurbaşkanlığı kararı ile Artvin’de 9 bin, Bitlis’te 17 bin, İzmir’de 286 bin, İstanbul’da ise 181 bin 637, yani toplamda 493 bin (49 hektar) metrekarelik alan orman statüsünden çıkarıldı.
Böylece 2018 yılından bu yana, yani altı yıldır aralarında İstanbul, İzmir, Antalya, Muğla, Artvin gibi illerin de olduğu çok sayıda kentte bulunan yaklaşık 4 bin hektarlık alan söz konusu madde uygulanarak orman sınırları dışına çıkarıldı.
Uzmanlara göre bu alanların orman sınırları dışına çıkarılması rant faaliyetlerine hizmet ederken, aynı zamanda anayasaya da aykırılık teşkil ediyor.
‘TÜRKİYE’DE YERLEŞİME UYGUN ORMAN ALANI YOK’
İstanbul Üniversitesi -Cerrahpaşa, Orman Fakültesi, Ormancılık Politikası ve Yönetimi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cihan Erdönmez, Türkiye’de son altı yıldır ormanlık alanların belirli aralıklar ile orman sınırları dışına çıkarılmasının 2018 yılında Orman Kanunu’na eklenen ek 16. maddeyle ilişkili olduğunu belirtiyor.
Üzerinde ağaç bulunmayan, taş ve kayadan oluşan orman alanlarının, yerleşime uygun olduğu gerekçesiyle orman sınırı dışına çıkarıldığı aktaran Erdönmez,
“Bu maddeler uyarınca orman sınırları dışına çıkarılan alanların büyük çoğunluğunun üzerine bina yapıldı. Öncelikle şunu belirtmek lazım; Türkiye’de yerleşime uygun bir orman alanı yok. Söz konusu maddede taşlık, kayalık ifadeleri kullanılsa da onlar da orman ekosisteminin bir parçası. Kaldı ki bir orman alanı kendiliğinden orman vasfını kaybetmez. Oldu ki orman sınırları içerisinde kalan alan yerleşime dönüştüyse, içine konut yapıldıysa bu durum Orman Kanunu’na aykırı bir eylemdir. O zaman da şunu sormak lazım; kanuna aykırı bir faaliyet yapılırken Orman Kanunu’nu uygulamakla yükümlü olan Orman Genel Müdürlüğü ne yapıyordu? Dolayısıyla burada bir sakatlık var” diyor.
Doç. Dr. Erdönmez, ek 16. madde yürürlüğe girdiğinden bu yana orman sınırları dışına çıkarılmasının talep edildiği alanlara ilişkin İstanbul Orman Bölge Müdürlüğü’nde bekleyen 10 binden fazla dilekçe bulunduğunu da söylüyor.
Söz konusu maddenin istismara açık olduğunun altını çizen Erdönmez, “Birileri gelip orman sınırları içinde kalan bir alana el koyuyor veya göz koyuyor” ifadelerine yer vererek şunları söylüyor:
“Siyasi otorite tarafından da bu alanlar ek 16. madde kapsamında orman sınırları dışına çıkarılıyor. Bu nasıl oluyor. Mesela Erdoğan, yine böyle bir kararla AKP’nin Muğla’dan belediye başkan adayı olan aydın Aydın’ın Bodrum’da villasına eklediği kaçak müştemilat ve tuvaleti için ormanın sınırını değiştirmişti. Bu durum bir defa Anayasa’nın 169. maddesine aykırı bir işlem. CHP de bu yasanın yürürlüğe girdiği 2018 yılında AYM’ye başvurdu ancak mahkeme tarafından talep reddedilmişti.”
‘EK 16. MADDE ORMAN KANUNU’NDAN ÇIKARILMALI’
Şu ana kadar yaklaşık 4 bin hektarlık alanın orman sınırları dışına çıkarıldığını da ortaya koyan Erdönmez, “2B ile orman sınırları dışına çıkarılan alan 650 bin hektar civarında. Bu veriye bakıldığında 4 bine yakın bir hektar. Bu miktar küçük gelebilir ancak bu uygulamanın ucu açık. Önümüzdeki günlerde nerelerde ne kadar ormanın elimizden gideceğini tahmin etmek güç. Ve bu alanların koordinatları ve kıymetleri de pahabiçilemez. Ormancılık bilimi, hukuk bilimi açısından tutarlı bir uygulama değil. Acilen Orman Kanunu’na eklenen ek 16 yürürlükten kaldırılmalı” talebinde bulunuyor.
Özellikle hızla büyüyen metropol kentlerin ormanla iç içe geçtiğine ve iklim krizine dikkat çekerek “Bunun en tipik örneği İstanbul” diyen Erdönmez,
“Büyük kentler ile ormanların iç içe geçmesinin orman ekosistemi açısından çok büyük zararları var. Toprak, su, hava dengesi, yangın riskini artırması, biyoçeşitlilik ve yaban hayatı açısından zararı var” uyarısında bulunuyor.
İSTANBUL’DA 493 BİN METREKARELİK ALAN DAHA ORMAN SINIRI DIŞINA ÇIKARILDI
Son olarak yayınlanan kararnamede İstanbul’da orman sınırları dışına çıkarılan alanlar arasında kentin son doğal alanı ve temiz havanın kaynağı olan Kuzey Ormanları da yer alıyor.
156 sayfalık Resmi Gazete’nin büyük bölümü Beykoz ilçesine ait alanları içeriyor. Orman sınırları dışına çıkarılan mahalleler arasında Cumhuriyet, Çayağzı (Riva), Bozhane, Çengeldere, Elmalı, Gümüşsuyu, Örnekköy, Tokatköy, Zerzevatçı’nın bulunduğu 9 mahalle yer alıyor.
Böylece bu kararla İstanbul’da 493 bin metrekarelik alan orman sınırları dışına çıkarılmış oldu.
Kuzey Ormanları Savunması’ndan Gülsüm Şakar’a göre bu karar İstanbul’un kuzeyini yerleşim ve imara açan bir kentleşme projesinin göstergesi. Beykoz mevkisinin neredeyse orman alanının tamamen yok edileceğine dikkat çeken Şakar, “Üzerindeki baskının artarak devam edeceğini görebiliyoruz. Uzun erimli bir talan sürecinin parçası olan bu kararın öncesinde geçtiğimiz nisan ayında Beykoz ilçesinde bazı mahallelerin koruma derecesi düşürülmüş ve maden sahasına yakınlığı sebebiyle muhtemel olarak maden işletmelerinin kapasitesinin arttırılması planlanmıştı. Bu alanlarda kırsalı faaliyete açma, ya orman dışına çıkarma ya da sit derecesi düşürülerek gerçekleştiriliyor” diyor.
‘KENTTE YAŞAM KOŞULLARIMIZ KALMIYOR’
Bu kararların doğal kırsal alanların da hızla betonlaşacacağını gösterdiğini, kararnamenin yargıya taşınarak İstanbul kuzey ormanlarının savunulması gerektiğini vurguluyor.
Şakar, “Orman alanına çıkarılan her alan İstanbul’un temiz su, temiz hava kaynağının yok olması, yaban hayatının son bulması yani kentte yaşama koşulumuzun kalmaması anlamına geliyor” dedi ve ekledi:
“Fakat tüm bunların dışında durum gösteriyor ki köprü, KMO ve havalimanı gibi yapılanmalarla zemini sağlandığı şekilde İstanbul’da son kalan doğal kırsal alanlar da hızla betonlaşacak ve orman dışı faaliyetlerle tahrip edilmeye devam edilecek.”
EK 16’INCI MADDE NE DİYOR?
6831 Sayılı Orman Kanunu’na 2021’de Cumhurbaşkanlığı kararıyla getirilen EK-16. Madde yönetmeliğinin 5’inci maddesine göre sınırları Cumhurbaşkanınca belirlenecek aşağıdaki yerler şu durumlarda orman sınırları dışına çıkarılabiliyor:
a) Tarım ve Orman Bakanlığınca, bilim ve fen bakımından orman olarak muhafazasında hiçbir yarar görülmeyen (üzerinde ağaç toplulukları bulunmayan, ormancılık faaliyetleri ve ekonomisi yönünden orman kurulmasında yarar olmayan) ve tarım alanına dönüştürülmesi de mümkün olmayan yerler.
b) 7139 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28/4/2018 tarihi itibari ile üzerinde yerleşim yeri bulunan yerler.
c) Yerleşim yeri oluşturulması uygun olan taşlık, kayalık, verimsiz ve fiilen orman vasfı taşımayan yerler.