Çıkıntı I Oynama şıkıdım

Biliyorum sıkılmışsınızdır Deli Dumrul’un köprü hikayesinden. Geçenden beş akçe,
geçmeyenden on akçe… ne var ki ol hikayet uygun gelir bu nam sistemin
yaptıklarına. Hele de 22 senelik AKP devr-i devranına cuk oturur.

Daha haberinin mürekkebi kurumadı. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek
“Şunu açık bir şekilde söyleyeyim. Şu anda bizim gündemimizde bugün itibarıyla ne
KDV ne de genel bir artış düşüncesi yok. Vatandaşa yansıyacak, KDV genel
oranlarında herhangi bir çalışmamız yok. Yani şu anda biz KDV oranlarını artırmayı
düşünmüyoruz.” Diye beyanat vermişti. Cuma günü ajanslara bir haber düştü.
“Savunma Sanayii Destekleme Fonu” na daha fazla kaynak sağlanması amacıyla
hazırlanan yasa teklifi, geniş kapsamlı değişiklikler içeriyor. Vergi Usul Kanunu,
Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu, Tapu ve Kadastro Kanunu gibi pek çok düzenlemeyi
etkileyecek olan bu teklifle birlikte, vatandaşlardan ve işletmelerden çeşitli alanlarda
katkı payları ve vergiler alınması öngörülüyor. Yeni paket, 2024 ve 2025 yıllarını
kapsayan geçiş dönemiyle beraber 2025 yılı itibarıyla uygulamaya konulacak.”

Gerçi şimdi ama biz KDV demiştik sadece diyeceklerdir. Alışkınız bu geri viteslere…

Ne diyor bu tasarı(!)?

Limiti 100 bin TL ve üzerinde olan kredi kartı sahiplerinden her bir kart başına yıllık
750 TL Savunma Sanayii Destekleme Fonu’na katılma payı alınacak.

Tapu işlemlerinde taşınmaz satışlarında alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı 750 TL katkı payı
alınacak. Tapudaki diğer işlemlerden ise 375 TL alınması öngörülüyor.

Noterlerde taşınmaz satışları gibi işlemler için tapuda alınan bedel kadar ücret
ödenecek. Sıfır araçların tescil işlemlerinde 3.000 TL, ikinci el araçların satış ve
devirlerinde 1.500 TL katkı payı alınacak. Diğer noter işlemlerinden de işlem başına
75 TL alınacak.

İnsansız hava taşıtları (drone), matrahı 5 bin TL ve üzerinde olan kol ve cep saatleri
ile motorlu uçan oyuncaklara %20 ÖTV uygulanacak.

Yatırımlardan elde edilen enflasyon farkları, özel fon hesabında izlenerek bu
kazançlar, yatırımın tamamlanması sonrasında dört yıllık bir dönemde kademeli
olarak vergilendirilecek.

Ne bu yazıya ne tüm haber sitesini buna ayırsak yetmez. Ne demişlerdi? Ne yaptılar’ı
anlatmaya…

Biz yine bir “mesel”in arkasına sığınalım halkımızın bu durumlarda yaşayıp
heybesine doldurduklarına …

Bir padişahın zevki sefa devrinde onca vergiye, tasarruf tedbirine rağmen hazine
tamtakır kuru bakır kalmış. Vezir-i Azam, “Padişahım bir bakır mangır kalmadı
hazinede nedir fermanınız?” diye sormuş. Padişah “vergileri artırın” diye emir vermiş.
Artmış vergiler, akmaya başlamış hazineye para… Lakin yeter mi onca sefaya
şatafata gelen paralar. Vezire sormuş padişah, “Nedir durum? Ne yapar tebaam?”.
Vezir “Padişahım halk suratını astı, homur homur homurdanıyorlar, kimsenin ağzını
bıçak açmıyor.” Padişah “Ala, o vakit biraz daha artırın vergileri hatta vergisi olmayan
mala, mülke de vergi salın” Vezir “aman!” diyecek olmuş, sertçe bakmış padişah.
Gelmiş yeni vergiler, “özel” i “genel”i her bir şeye vergi, gelmiş, olmayana da
uydurulmuş yeni vergiler. Birkaç kez devam etmiş bu “halkın durumu”nu sorup vergi
salmalar. Bir zamana sonra yine sormuş padişah halk neyler diye. Vezir “Valla
padişahım halk artık hiçbir şeyi umursamıyor sokaklarda göbek atıyorlar. Hatta zil
takıp oynayanlar var. Padişah “Tamam buraya kadar, durdurun vergileri, başka bir hal
çaresi gerek artık” demiş.

Homurdanmak da yokmuş gibi davranmakta durdurmaz hükmedenleri.

Örgütlenmeli. Saraylar, saltanatlar son bulsun diye…