İsias Oteli davasında karar açıklandı: Mahkeme 'olası kast yok' dedi
İsias Otel davasının altıncı duruşması tamamlandı, karar açıklandı. Sanıklara "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçu üzerinden ceza verildi.
Adıyaman’da 6 Şubat 2023’te meydana gelen depremlerde yıkılan Grand İsias Hotel’de 72 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilgili olarak 3’ü tutuklu, toplam 11 sanığın yargılandığı davada karar verildi. Adıyaman 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan ve tüm gün devam eden duruşmaya, Kuzey Kıbrıs Başbakanı Ünal Üstel de katıldı.
Sanıklar hakkında, 2 yıl 8 aydan 22 yıl 6 aya kadar hapis cezası istenen davada mahkeme bilirkişi raporlarında değinilen bina yapımında kalitesiz beton kullanımı, statik hesaplamanın yapılmaması, binanın deprem yönetmeliğine göre yapılmamış olması, konut olarak yapılan binanın güçlendirme çalışmaları yapılmadan otele dönüştürülmesi, kaçak kat yapımı, perde beton kesilmesi gibi tespitlere karşın kayıp yakınlarının sorumluların olası kast suçundan yargılanması talebini reddetti.
Tutuklu sanıklardan otel sahibi Ahmet Bozkurt savunmasında, “Ben suçlu değilim, iftira atılıyor. Tahliyemi talep ediyorum, suçlamaları kabul etmiyorum” dedi. Diğer tutuklu sanıklar Mehmet Fatih Bozkurt ve Erdem Yıldız ise beraatlerini istediler. Mahkeme, otelin sahibi Ahmet Bozkurt’u, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan 18 yıl 5 ay 7 gün hapis cezasına çarptırdı. Aynı suçtan oğlu Mehmet Fatih Bozkurt’a 17 yıl 4 ay 28 gün, mimar Erdem Yılmaz’a ise 18 yıl 5 ay 7 gün hapis cezası verildi. Beş sanık ise beraat etti.
Kuzey Kıbrıs Başbakanı Ünal Üstel, yaptığı basın açıklamasında, “Sonunda karar açıklandı, adalet tecelli etti. Ancak otel sahiplerinin almasını beklediğimiz cezayı tam anlamıyla almadık. Yine de otelin yapımında sorumlu olan mimar ve diğer sektörlerden kişilere yönelik adaletin bir cezai uygulama yapması bizleri kısmen de olsa memnun etti. Bu dava burada sonuçlanmış olabilir, ama bizim için bitmiş değil. Gerekçeli karar açıklandıktan sonra bunu istinafa taşıyacak ve ülke olarak süreci takip etmeye devam edeceğiz” dedi.
Aileler adına savunma yapan avukatlar, sanıkların “bilinçli taksir” değil, “ olası kast” üzerinden cezalandırılmaları gerektiğini söylemişlerdi.