Reklam
Kategoriler: Gündem

Kulis: Erdoğan, Bahçeli ve DEM Parti üçgeninde neler oluyor

Reklam

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, DEM Partililerin elini sıkarak “Gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın” dedi. Yasama yılındaki ilk günde yaşanan bu olayın DEM Parti’de nasıl karşılanacağı ve sürecin nasıl ilerleyeceği konuşulurken, akıllara yeni bir açılım sürecinin başlayacağı fikri geldi. Sözcü gazetesinden Aytunç Erkin, “Bahçeli’nin el sıkmasının ardından DEM kulisleri: Şartlar olgunlaşırsa müzakereye hazırız” başlıklı yazısında DEM Parti’nin bu sözler hakkındaki görüşlerini ve beklentilerini yazdı:

“Önceki gün…

Partisinin grup toplantısında konuşan MHP lideri Devlet Bahçeli, yeni yasama yılının ilk gününde TBMM Genel Kurulu’nda DEM Partililerin elini sıkmasıyla başlayan tartışmalara dair konuştu. Bahçeli, “Uzattığım el, gelin Türkiye partisi olun, gelin teröre cephe alın temenni ve teklifidir” dedi. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları da partisinin grup toplantısının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı ve dedi ki: “DEM Parti zaten bir Türkiye partisi. DEM Parti kendi içindeki temsiliyetler başta olmak üzere Türkiye’deki bütün halkların ve inançların temsil edildiği, var olduğu bir parti ve biz Türkiye’nin genel anlamda doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine kadar barış ve huzur içinde olması için mücadele eden bir siyasi partiyiz.”

Bahçeli’nin açıklamaları ve ardından DEM’in yanıtının ardından tartışma başladı:

“Yeni bir açılım-çözüm süreci mi başlıyor?”

DEM kulislerinde dolaştım. Önce bir not: Parti, yetkilileri dışında bir açıklama yapmama kararı alınmış.

Yaptığım sohbetlerden çıkardığım, Bahçeli’nin açıklamalarından memnun oldukları.

Diyorlar ki:

ADIM ATILACAKSA MUTLU OLURUZ: “İklimin oluşması, gelecekle ilgili olumlu adımlar atılacaksa biz de önemseriz. Bu adımı önemsiyoruz. Ancak bu adımdan sonra ne olacak? Gerçekten yeni anayasa bütün Türkiye halklarını kucaklayacak mı? Yol temizliği olacak mı? Burada adımlar atılacaksa tabii ki önemseriz. Günün ruhuna uygun adım atılıyorsa bu da onların sorunu. Parlamentodaki siyasi partilerle hep diyalog içinde olduk. Bu kutuplaşma uzun zamandır var. Bunun mimarı da Cumhur İttifakı’dır. Kendilerinden olmayan herkesi hainlikle, teröristlikle suçlayan bir süreçten geliyoruz. Şimdi günahlarını görüp yeniden bu topraklarda ‘Ortadoğu kan gölüne dönüştü buradan birlik oluşturabilir miyiz?’ deniyorsa bundan mutluluk duyarız. Olması gereken de bu.”

MÜZAKAREYE HAZIRIZ: Soru şu: “Bahçeli’nin gruptaki konuşması ve el sıkışma öncesinde bir görüşme oldu mu?” DEM içinde sohbet ettiğim isimler, uzun zamandır bir görüşme olmadığını söylediler ve şu bilgileri verdiler: “El sıkışmadan sonra grupta yapılan konuşmalar da çok önemli. Yeni bir anayasa yeni bir toplumsal sözleşmeden bahsediyoruz. Herkesi kucaklayacaksa dikkate değer. Her türlü mücadelede varız ama müzakerede de hazır olduğumuzu söylüyoruz.”

DEM TÜRKİYE PARTİSİDİR: Bahçeli’nin “Gelin Türkiye partisi olun” çağrısına ne diyorlar: “Emin olun parlamentoda bulunan partiler içerisinde DEM Parti Türkiye partisidir. Bütün kimlikleri, inançları taşıyan bir partiyiz. Kurulduğumuz günden bu yana. Türkiye halklarını bir arada tutan partiyiz. Bütün halklar, inançlar, kimlikler bizde. Keşke diğer partilerde de böyle olsaydı. Bütün halklarla Türkiye’yi yeniden inşa etmek istiyoruz.”

İÇ BARIŞI SAĞLAMALIYIZ DOĞRU BİR TESPİT: “Ortadoğu’daki olup bitenler hepimizi ilgilendiriyor. Burada esas olan iç barışımızı sağlamaktır. Görüşmelerden sonra ‘dünyada barış isterken içeride iç barışı sağlamalıyız’ dedi Bahçeli. Bu çok doğru bir tespit. Ortadoğu kan gölüne dönmüşken bu tarihi fırsattır. Bunu iyi değerlendirebiliriz. Hem iç barışı sağlamak hem de yeni anayasa… Hatta 1921 Anayasası olabilir tüm kimlikleri içinde barındıran. Sadece anayasa değil Ortadoğu’da olup bitenler önemli. Kürtlerle müzakere yolunun bulunması gerekiyor.”

ÖCALAN’A TECRİT KALKMALI: DEM’lilerin üzerinde durduğu en önemli konu da Abdullah Öcalan’la ilgili: “Öcalan’a uzun süredir tecrit politikası uygulanıyor. Bu sürece dahil edilmesi önemli. Türkiye’nin yararına budur. Bu adımlar atılırsa çok şey değişir. Yargı paketi var, içeride binlerce tutuklu var. Hastalar, yaşlılar var. Bunlarla ilgili adım atılmalıdır. Uzlaşı hukukunun altını çiziyoruz.”

YENİ BİR ÇÖZÜM-AÇILIM SÜRECİ Mİ: Sorulardan birisi de şu: “Yeni bir çözüm açılım süreci denilir mi?” DEM’in yanıtına bakalım: “Bilmiyoruz. Bakıp göreceğiz. Cümleleri cımbızla seçerek konuşuyorum. Ne yapılması gerekiyor? Süreci izledikten sonra yol haritası belirlenir. Parlamentoda 600 vekille uzlaşı olabilir. Siyaset sorunları çözme sanatıysa uzlaşı iklimi oluşturulabilir. Parti içerisinde farklı tartışmalar olacak farklı sesler olacak. Bu işin bedelini ödeyen herkesin talebi, içeride uzlaşı önemli. Herkes bu kan deryasından kurtulmak istiyor herkes.”

BEŞTEPE YA DA AKP’YLE TEMAS: Son sorum da şu oldu: “Beştepe veya AKP’yle bir temas oldu mu?” Yanıtı çarpıcı: “Hayır olmadı ama olabilir. Ki bu kapı açılacaksa İmralı’daki tecrit kalkmalı.”

SONUÇ: Beştepe, MHP ya da Cumhur İttifakı’nın başlattığı yeni süreçle ilgili DEM’in kendi içinde tartışma yürüttüğü net. Onlar somut adımları görmek istiyor. Farklı fikirler var, tartışıyorlar. Burada belirleyici olan sadece yeni anayasa değil ABD-İsrail ekseninde Ortadoğu’da yaşananlar da olacak. DEM’in kararı Suriye’yi de İran’ı da ilgilendiriyor.”

DEM PARTİ IĞDIR İL BİNASINDA POLİS ARAMASI

DEM Parti Iğdır İl Binasına bugün sabah saatlerinde operasyon düzenlendi. Eş başkanlar gözaltına alındı. Yapılan polis baskınında DEM Parti Iğdır İl Eş Başkan Mehmet Selçuk gözaltına alındı.

Özel harekat polisinin, parti binasına giden tüm sokak ve caddeleri kapattığı belirtildi. Polis bariyerleriyle parti binasına girişlerin yasaklandığı ifade edildi. Baskının gerekçesi öğrenilemezken, partide aramaların devam ettiği öğrenildi.

“ENİŞTE DEM’İ NİYE ÖPTÜ”

Öte yandan Yeniçağ gazetesi yazarı Ahmet Gürsoy ise “Enişte (Bahçeli) DEM’i niye öptü” başlıklı yazısında, Devlet Bahçeli’nin tokalaşma görüntüleriyle ilgili “Bu kadar tehlikeli, bu kadar itici, bu kadar kırmızı çizgilerin dışında gördüğü DEM’e neden elini uzatsın?” sorusunu sordu. “Türk kamuoyuna yönelik yeni bir oyun kuruyor. Oyunun adı, millî birlik ve beraberlik. İç cephenin tahkimi” dedi. Bir diğer amacın “yeni bir Kürt açılımı” olabileceğini belirtti. İşte o yazı:

“Bahçeli’nin geçen hafta Özgür Özel’e tehdit konuşmalarından alınmaması gerektiği yönündeki sözlerini “Siyaseten” diyerek izah etmesiyle, sonrasında DEM’in elini sıkması arasında bir ilişki var mı?

Pratikte, yok ancak, “Siyaseten” yapılmış olması bakımından var.

Bu davranışın üç nedeni olabilir.

Birincisi, Türkiye’de bir el, belki de bir üst akıl, siyaseti yönlendiriyor olabilir. Bu durumda Bahçeli ani dönüşler yapıp sonra da eylemlerini mantığa büründürmeğe çalışıyor olabilir.

Nitekim, ağır suçlamalar yönelttiği, PKK’nın siyasi kolu olarak kamuoyuna açıkladığı, bu sebeple kapatılmasının şart olduğunu belirttiği, hatta milletvekillerinin maaşlarının kesilmesini istediği, bu kadar tehlikeli, bu kadar itici, bu kadar kırmızı çizgilerin dışında gördüğü DEM’e neden elini uzatsın?

Demokrasi içinde kalsınlar diye.

Millî birliğimiz için.

El uzatınca DEM sevincinden havaya uçacak ve hemen ertesi günü grubunu toplayarak, “Bakın işte bize birlik beraberlik için Bahçeli bile el uzattı. Haydin artık, Kürtçü sorunumuzu bitirelim mi” diyecek.

Demedi zaten.

Hiç esnemedi bile.

Üstüne üstlük şart ileri sürdü.

Bu durumda ister istemez herkesin aklına yeni bir soru geliyor mu?

Bu olayda kim, niçin taviz verdi?

Söyleyeyim de içimde kalmasın. Ülkücülerin milliyetçilerin partisi MHP taviz verdi.

Kürtçülük meselesi bu kadar kolay çözülecek bir sorun değil ki.

Osmanlı’nın son döneminden bu tarafa isyanlara, terör ve şiddete, devleti hedef alan ve zarar veren binlerce olaya, gelişmelere dayanıyor. Günün birinde kendilerine bir el uzatıldı diye hiçbir şey olmamış sayılarak bıçak gibi kesilir mi?

Kesilmez!

Kesilmeyeceğini herkes biliyor.

Öyle ise siyasi akıl ne yapıyor?

Türk kamuoyuna yönelik yeni bir oyun kuruyor.

Oyunun adı, millî birlik ve beraberlik. İç cephenin tahkimi.

Gerekçesi: Yeni anayasa değişikliği sayesinde yeniden iktidar olmak.

Sorsak kendilerine: Neden iktidar olmak zorundasınız?

Çünkü İsrail tehlikesi var. Ülkemize yönelik dış tehdidi bertaraf edebilmek için, iç cephemizi güçlendirmek zorundayız. Bu da ittifakımızın yeniden iktidara gelmesiyle mümkün olacaktır diyeceklerdir.

Öyle ise?

DEM’le el sıkışalım, onlardan gelecek teklifleri dinleyelim, gerekirse bir pazarlığa oturalım ve amacımıza ulaşalım. İkinci amaç bu olabilir. Yeni bir Kürt açılımı.

Peki, İsrail tehlikesi?

Güldürmeyin! İsrail, Türkiye’ye silahlı bir tehdit olabilir mi? Ancak ABD ile birlikte bize politik zararlar verebilir. Savaşmağa kalksak ABD F-16’larımızı kilitleyebilir. “NATO silahlarını kullanmayın” der. Biz de kendi mühimmatımızla gereğini yaparız. Önemli olan iktidarda kalmak.

Peki, ABD’nin bölgede kurmakta olduğu Kürt devletçikleri. Onlar tehlike değil mi?

Evet, asıl tehlike onlar.

Bu durumda şöyle bir soru sormamız gerekecek:

Güney Doğu Anadolu’da mayınlı arazileri temizleyerek Büyük Orta Doğu bağlamında Türkiye’ye verdiğiniz zararı ne yapacaksınız? Oradan gelen bir ülke büyüklüğündeki göçü, ekonomik kayıpları nasıl telafi edeceksiniz?

Eset’le konuşmağa çalışıyoruz.

Gerekçeleri böyle olabilir.

Gerisi “siyaseten” yapılan eylemlerdir.

Eğer Türkiye, gerçek anlamda bir İsrail tehdidi görüyorsa, yapacağı/yapması gereken ilk şey, İran’la oturup konuşmak, Suriye ile derhal ve acilen ortak bir strateji çerçevesinde masaya oturmak, Rusya ile temasları sıkılaştırmaktır.

Hatırlarsanız Suriye devleti af çıkardı. Süre verdi. Süresi içinde dönmeyenlerin arazilerine el konulacağını belirtti. İsrail’den ciddi bir tehdit bekleyen İktidar, neden bu durumu anında lehimize çevirecek, önemli bir fırsat olarak görüp değerlendirmiyor? Aradan neredeyse üç hafta geçti. Kimseden ses seda yok.

Ey millet!

Herkes tribüne (bize) oynuyor diyoruz ya, boşuna söylemiyoruz.”

Reklam

Önceki Haberler

Kızılay, 100 Milyon TL değerindeki arsayı yarı fiyatına peşkeş çekiyor iddiası

15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Kızılay’a satışı gerçekleştirilen ve değeri yaklaşık 100 Milyon TL olan…

21 Kasım 2024 16:45

Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın Putin’den etkilendiğini yazdı

Eski Almanya Başbakanı Angela Merkel, yeni kitabında Donald Trump’ın baş başa görüşmede Trump’ın kendisine Doğu…

21 Kasım 2024 16:35

Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan istifa açıklaması

İstifa çağrılarına yanıt veren Sağlık Bakanı Memişoğlu, "Bebeklerimizin ölümüne engel olan bir kişiye niye istifa…

21 Kasım 2024 16:28

Yasadışı bahis soruşturmasında yeni iddianame: 5 fenomene hapis cezası talebi

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yasadışı bahis suçlamasıyla tutuklu olan 5 sosyal medya fenomeni hakkında 1 yıldan…

21 Kasım 2024 16:25

Selma Ateş’e saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt, elektronik kelepçeliyken Ankara’da 2 cinayet işledi!

Sinan Ateş Davası’nda abla Selma Ateş'e yönelik saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt'un, Ankara’da iki cinayet işlediği…

21 Kasım 2024 16:16

Uluslararası Ceza Mahkemesi, Netanyahu hakkında yakalama kararı çıkardı!

Uluslararası Ceza Mahkemesi, (ICC) Gazze'de savaş suçu ı̇şledikleri gerekçesiyle İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve eski…

21 Kasım 2024 15:13
Reklam