Yandaşın fon sevgisi
Foncu, fonlayanın sesidir. Fonlayanın çizdiği çerçevenin dışına çıkmamakla yükümlüdür. Bu yüzdendir ki “Yerli ve millilik” iddiası olamaz. 3 maaşlı, 5 maaşlı yandaşlar tarafından yönetilen bu kurumlar fonlandıkları Avrupa Birliği emperyalizminin oluşturmak istedikleri algının Türkiye’deki sürdürücüleri konumundadır.
Haber Merkezi
Gazeteci Metin Cihan, geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliği’nden (AB) fon alan iktidara yakın vakıf, dernek ve kurumları paylaştı. Aralarında TRT, TÜGVA, TÜRGEV, SETA Vakfı, İHH, ÖNDER İmam Hatipliler Derneği ve Dünya Etnospor Konfederasyonu’nun olduğu bu kurumların aldıkları fonlar ise yüz binlerce euro tutarında oldukça ciddi rakamlar.
Cihan, TÜGVA ile ilgili paylaşımında “Bir örnek vereyim. AB Erasmus+ fonu örneğin KA227-YOU-098395 kodlu projeyle kimi fonluyor? Bakıyoruz ve Turkey Youth Federation olduğunu görüyoruz. Böyle tanıdık gelmemiş olabilir. Bildiğimiz TÜGVA. Bunun sadece küçük bir örnek olduğunu hatırlatmak isterim. Her yıl milyonlarca € fon akışı gerçekleşiyor. Belgeleriyle paylaşacağım. Proje tanıtımında da okuyacağınız gibi AB bunu STK’lar ile işbirliği olarak tanımlıyor ve uluslararası bir etki alanı oluşturma hedefi belirleniyor. Türkiye’de seçtikleri partner TÜGVA oluyor” diyor.
AB kayıtlarına göre TÜGVA’ya bir proje kapsamında 86 bin 62 Euro, TÜRGEV’e ise 51 bin 880 Euro ödeme yapılmış.
TRT’ye 400 bin Euro fon verildiğini aktaran Cihan, “Avrupa Birliği TRT’yi de fonluyor. 400 bin Euro’luk bir ödemeyi belgesiyle paylaşıyorum. Halihazırda devam eden bu projeyi, uzun vadede yeni bir yayıncılık vizyonu olarak tanımlıyorlar” ifadelerini kullanıyor.
Önder İmam Hatipliler Derneği, Avrupa Birliği Erasmus programı için 60 bin Euro, 52 bin 560 Euro ve 22 bin 328 Euro olmak üzere 3 kez ödeme almış.
SETA Vakfı’na 250 bin Euro ve 41 bin 20 Euro’luk ödemeler yapıldığını belirten Cihan, “SETA Vakfı listeler yayınlayıp Avrupa’dan fon alanları vatana ihanetle suçluyordu. Meğer kendileri fon alıyormuş. Aşağıdaki projeler hâlâ devam ediyor, hâlâ fon alıyorlar. Vakıf kurucusu şimdi MİT başkanı olan İbrahim Kalın. Koordinatörlerden biri Fahrettin Altun. Evet, maalesef” diye aktarıyor.
PARAYI VEREN DÜDÜĞÜ ÇALAR
Fon sözlük anlamı ile bir kurumu, bir işletmeyi finanse etmek ya da belirli bir işi yürütmek için, gerektikçe harcanmak üzere ayrılan para anlamına geliyor. Fonun ne olduğu konusunda herkesin kafasının berrak olduğunu varsayıyoruz. Sözlük anlamındaki “Belirli bir işi yürütmek” ifadesi ise kritik. Zira parayı verenin düdüğü çaldığı bir durum söz konusu burada. Bu nedenle emperyalist kurumların herhangi birinden 1 euro dahi fon alan hiçbir kuruluş iplerini de o kurumlara teslim etmiş anlamına gelir. Burada bağımsızlık ilkesinden bahsetmek söz konusu değildir.
“İdeolojiler çağı kapandı” çığırtkanlığı yapan liberallerin emperyalist-kapitalist sistemin ideolojisini yeniden üretmek için bir dizi emperyalist kurumdan aldığı fonlarla gemilerini yıllardır nasıl yürüttükleri bilinen bir gerçek. İktidarın başı sıkıştığında “Sizleri dış mihraklar yönetiyor” şeklindeki yaklaşımını ve ifşasını da hatırlıyoruz. Liberallere ve AKP iktidarının aslında kardeş olduğunu da Cihan’ın paylaştığı veriler gösteriyor.
AKP, Cumhuriyet tarihinin gördüğü en pragmatist parti. Algı yönetiminde de oldukça başarılı olduğu söylenebilir. Dün söylediğini bugün unutmak konusunda ise oldukça mahir olduğunu ekleyelim.
Foncu, fonlayanın sesidir. Fonlayanın çizdiği çerçevenin dışına çıkmamakla yükümlüdür. Bu yüzdendir ki “Yerli ve millilik” iddiası olamaz. 3 maaşlı, 5 maaşlı yandaşlar tarafından yönetilen bu kurumlar fonlandıkları Avrupa Birliği emperyalizminin oluşturmak istedikleri algının Türkiye’deki sürdürücüleri konumundadır.
2021’deki açıklamasında bakın ne diyor Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Başkanı Fahrettin Altun, “Yabancı devletlerin veya kuruluşların fonlarıyla ülkemizde faaliyet gösteren medya kuruluşlarına yönelik bir düzenleme ihtiyacı olduğu açıktır. Bazı yabancı liderlerin Türk siyasetini dizayn etme niyet ve gayretlerini açıkça ifade ettiği bir ortamda, hiçbir yabancı devlet ve kuruluşun medya sektörüne çeşitli fonlar sağlamasını söz konusu çıkar ve hedeflerden bağımsız yorumlayamayız. Kimsenin şüphesi olmasın ki ne basın özgürlüğü ne de bir başka bahaneyle demokrasimizi kimsenin masasına meze yaptırmayız. Yeni kisveler altında beşinci kol faaliyetlerine müsaade etmeyiz”
Altun’un açıklamaları ortada. Yani bu durumda Altun aralarında TRT, TÜGVA, TÜRGEV, SETA Vakfı, İHH, ÖNDER İmam Hatipliler Derneği ve Dünya Etnospor Konfederasyonu’nun olduğu AB tarafından fonlanan bu kurumların beşinci kol faaliyeti yaptığını kabul etmiş oluyor. Eğer kabul etmiyorsa da 2021’deki açıklamaları boşa düşmüş oluyor. Altun bunun yerine bu konuyu sessizlikle geçiştiriyor.
SONUÇ YERİNE
AKP iktidarının yerli ve milli söyleminin, emperyalizme hizmet konusundaki çabalarının üstünü örten bir hamaset olduğunu biliyoruz. Kendileri de bunun farkında olacaklar ki sıklıkla bu algı operasyonuna başvurmaktan çekinmiyorlar. Her defasında el yükseltseler de Metin Cihan’ın belgeleri ile ifşa ettiği gerçek o ambalajı yırtıp atıyor. Kasaları bu kadar doluyken, kamuya ait kaynaklar bu kurumlara onca zamandır aktarılıyorken neden AB’den fonlanmaya ihtiyaç duydular sorusunu soracak olanlar olacaktır. Sanıyoruz Avrupa Birliği emperyalizminin hizmetleri karşılığında bir küçük hediyesi tutarı yüzlerce binlik o eurocuklar.