TKH'den 30 Ağustos açıklaması: Emperyalizm yine yenilecek
Türkiye Komünist Hareketi (TKH) 30 Ağustos'a dair yaptığı açıklamada Nazım Hikmet'in sözleri hatırlatılarak "30 Ağustos, yalnızca halkımızın en büyük zaferlerinden biri değil, insanlığın da sömürgeciliğe karşı önemli zaferlerinden biridir" denildi.
Türkiye Komünist Hareketi (TKH) 30 Ağustos’un 102’nci yıl dönümünde, ‘İşgal ve Emperyalizme Karşı Kazanılan Büyük Zaferin 102. Yıl Dönümü Kutlu Olsun’ başlıklı bir açıklama yayımladı.
TKH’den yapılan açıklamada “Halkımızın işgale ve emperyalizme karşı kurtuluş mücadelesine öncülük eden Mustafa Kemal’in temelini attığı Cumhuriyet’in başta laiklik olmak üzere bütün kazanımlarını teker teker yok eden gerici ve faşistlerin, emperyalizmin işbirlikçisi Türkiye sermaye sınıfının bugün 30 Ağustos’un değerlerini ve taşıdığı anlamı temsil etmeleri mümkün değildir” denildi.
“Kendimiz fakir olduğumuz halde, ülkelerini soyup soğana çeviren emperyalistlere karşı silaha sarılan yoksul Türk halkına yardım etmeliyiz” diyerek halkımızın kurtuluş kavgasına hiçbir karşılık gözetmeden kardeşçe yardım elini uzatan Lenin’i ve Sovyet emekçilerini unutmadık!” denilen açıklamada “Emperyalist efendilerin ve para babalarının kendilerini sürüklediği Küçük Asya macerasına karşı çıkan, Uşak’ta, Manisa’da Türk kardeşlerine silah sıkmayı reddederek subaylarına isyan eden Yunan komünistlerini unutmadık!” ifadeleri kullanıldı.
TKH’den yapılan açıklama şu şekilde:
Ülkemizi işgal eden emperyalist güçlere ve onların yerli işbirlikçisi saltanat ve hilafet yanlısı gericilere karşı halkımızın en büyük zaferlerinden biri olan 30 Ağustos’un 102’nci yıl dönümünü, ne yazık ki hilafetçilerin, saltanatçıların ve işbirlikçilerin iktidarının gölgesinde kutluyoruz.
Büyük komünist ozan Nâzım Hikmet’in dediği gibi, silah elde çarpışarak insanlığa sömürgeciliğe ve emperyalizme karşı muzaffer olabilmenin yollarından birini gösteren ve sömürgeciliğin her şeye rağmen yıkılmaya mahkûm olduğunu ispat eden 30 Ağustos, yalnızca halkımızın en büyük zaferlerinden biri değil, insanlığın da sömürgeciliğe karşı önemli zaferlerinden biridir.
Bu büyük zafer bugün ne yazık ki, Vahdettinlerin, Damat Feritlerin, Sait Mollaların, Anzavurların, Ali Kemallerin ve emperyalizmle açıktan iş birliği yapan gerici ve faşistlerin günümüzdeki takipçisi olan AKP iktidarı tarafından Ahlat’ta Malazgirt Muharebesi’nin 953. Yıl dönümünü kutlama kisvesi altında karartılmaya, gölgede bırakılmaya çalışılıyor!
Halkımızın işgale ve emperyalizme karşı kurtuluş mücadelesine öncülük eden Mustafa Kemal’in temelini attığı Cumhuriyet’in başta laiklik olmak üzere bütün kazanımlarını teker teker yok eden gerici ve faşistlerin, emperyalizmin işbirlikçisi Türkiye sermaye sınıfının bugün 30 Ağustos’un değerlerini ve taşıdığı anlamı temsil etmeleri mümkün değildir.
Bugün ülkemizi yönetenlerin 30 Ağustos’un değerlerine karşı gizleme gereği duymadıkları alerjinin nedeni çok açıktır. Milliyetçi, mukaddesatçı söylemlerin arkasına saklanıp NATO mücahitliği yapanların, “S-400’leri Pakistan’a Hindistan’a satalım siz de bizi affedip F-35 programına yeniden dahil edin” demeye getirilerek Amerikan emperyalizmine yaltaklananların, halkın malı olan fabrikaları, işletmeleri, iktisadi değerleri sermayenin ve emperyalizmin açgözlülüğüne peşkeş çekenlerin 30 Ağustos’u kutlamaları sahtecilikten ve riyakârlıktan başka bir şey değildir!
Kurtuluş Savaşı sırasında kâh Anadolu’ya silah kaçırarak, kâh İmalat-ı Harbiye fabrikalarında ter dökerek, kâh Kuvayı Milliye cephelerinde dövüşerek, emperyalizme karşı silaha sarılan halkımızla omuz omuza mücadele eden komünistler ise dün olduğu gibi bugün de Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın anti-emperyalist, ilerici ve yurtsever değerlerinin yegâne tutarlı savunucusu olmayı sürdürüyor. Komünistler, dün olduğu gibi bugün de emperyalizme, kapitalizme ve sömürünün her çeşidine karşı en önde mücadele etmeye devam ediyorlar!
“Kendimiz fakir olduğumuz halde, ülkelerini soyup soğana çeviren emperyalistlere karşı silaha sarılan yoksul Türk halkına yardım etmeliyiz” diyerek halkımızın kurtuluş kavgasına hiçbir karşılık gözetmeden kardeşçe yardım elini uzatan Lenin’i ve Sovyet emekçilerini unutmadık!
Emperyalist efendilerin ve para babalarının kendilerini sürüklediği Küçük Asya macerasına karşı çıkan, Uşak’ta, Manisa’da Türk kardeşlerine silah sıkmayı reddederek subaylarına isyan eden Yunan komünistlerini unutmadık!
Büyük zaferin yıldönümünde bir kez daha selam olsun işgale, emperyalizme ve saltanata karşı bağımsızlık mücadelesi verenlere, yoksul Anadolu halkına!