Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez: Ülkemizin daha demokratik, daha özgürlükçü, daha çağdaş, daha kapsayıcı bir anayasaya ihtiyacı vardır
Yargıtay Başkanı Kerkez, Adli Yıl Açılış Töreni'nde yaptığı açıklamada “Ülkemizin daha demokratik, daha çağdaş, daha kapsayıcı bir anayasaya ihtiyacı vardır. Yeni anayasamızın gerek hazırlık süreci gerekse içeriği itibarıyla bu ülkeyi seven herkesi kapsayıcı nitelikte olması son derece önemlidir" dedi.
Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, Adli Yıl Açılış Töreni’nde, “Ülkemizin daha demokratik, daha özgürlükçü, daha çağdaş, daha kapsayıcı bir anayasaya ihtiyacı vardır. Yeni anayasamızın; gerek hazırlık süreci gerekse içeriği itibarıyla bu ülkeyi seven herkesi kapsayıcı nitelikte olması son derece önemlidir. Avrupa hukukuna uyum sağlamaya çalışan bir görüntü yerine, Avrupa ve dünya hukukuna yön veren milli hukuk sistemimizi bir an önce tamamlamak için yoğun çalışmalar yapmamız gerekir” dedi.
2024-2025 adli yıl açılışı Yargıtay’da düzenlenen törenle yapıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende Türkiye Barolar Birliği Başkanı Erinç Sağkan, Yargıtay Başkanı Sayın Ömer Kerkez ve AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma yaptı. 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı kutlayarak sözlerine başlayan Kerkez, konuşmasında yargı hizmetleri konusunda bilgilendirmelerde bulundu.
Gerek ilk derece, gerekse Yargıtay ve Danıştay’da yüz binlerce dosya olduğunu vurgulayan Kerkez, “Yargılama sürecinin uzamasının ve kararların geç kesinleşmesinin en önemli nedenlerinden biri budur. Yargının önüne bu kadar dosyanın gelmemesi için tedbirler alınması gerekir. Vatandaşlarımız, kendi aralarındaki hukuki işlemi başlatırken şekil ve ispat şartlarına uygun prosedürlere uymalıdır” dedi.
“ADALET DÖVÜLEN, VURULAN KADINLARIMIZIN BAŞINI ÖNE EĞDİRMEMEKTİR”
“Hukuk olmazsa olmazdır. Hukuk bilinci ilkokuldan itibaren verilmeye başlanmalıdır” diyen Kerkez’in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“Koruyucu hekimliğin mantığı esas alınarak tabiri caizse koruyucu hakimlik anlamda önleyici hukuk tedbirleri alınmalıdır. Adalet güçlüyü değil, haklıyı korumaktır. Adalet bir işçinin hakkını daha teri korumadan vermektir. Adalet alacaklıyı da borçluyu da, işçiyi de iş vereni de, tüketiciyi de üreticiyi de, kiracıyı da kiraya vereni de, mağduru da sanığı da aynı anda düşünebilmek ve herkese hakkını tam olarak verebilmektir. Adalet okul çıkışı güle oynaya evine giderken önce kaçırılan sonra günlerce kötü muamele edilen sonra da hunharca öldürülen henüz 13-14 yaşındaki bir kız çocuğunun annesinin yüreğindeki acıyı hissedebilmektir. Adalet eşi ve çocukları için saçını süpürge eden, sonra da kapının önüne bırakılan, eziyet edilen, dövülen, vurulan kadınlarımızın başını öne eğdirmemektir.
“ADALET LİYAKATTİR, LİYAKAT ADALETTİR”
Adalet liyakattir, liyakat adalettir. Adalet adına çok önemli görev yapan hakim ve savcılarımızın mesleğe ilk alındıklarında ehliyet, kabiliyet, karakter, öz güven gibi özelliklerin hepsini içinde barındıran liyakat hususuna çok büyük önem verilmelidir. Yaşadığı toplumun hassasiyetlerini, beklentilerini, kültürünü ve geleneklerini çok iyi öğrenen diğer yandan dünyadaki hukuki gelişmeleri çok yakından takip eden hakim ve savcıların görevlerini çok iyi yapacakları kuşkusuzdur.
Toplumların bir arada sağlıklı ve huzurlu yaşayabilmeleri için dikkat etmeleri gerekenlerden biri hukukun üstünlüğüdür. Hukukun üstünlüğü kavramı, demokrasiyi demokrasi yapan diğer tüm ilkelerden hatta demokrasinin de üstünde bir kavram olduğu düşüncesindeyim. Bir toplumda düzenin sağlanması, güvenin oluşması, endişenin olmaması ve gelecekten emin olunması için hukukun üstünlüğünün mutlaka tesis edilmesi son derece elzemdir. Hukuk kurallarının ve güncel mevzuatın vatandaşlarımızın haklarını yeteri kadar ve olması gerektiği gibi korunulmadığının düşünülmesi halinde yapılması gereken en doğru hareket bu eksikliğin yasama organımız tarafından giderilmesidir.”
“YOĞUN ÇALIŞMALAR YAPMAK GEREKİR”
“Ülkemizin daha demokratik, daha çağdaş, daha kapsayıcı bir anayasaya ihtiyacı vardır. Yeni anayasamızın gerek hazırlık süreci gerekse içeriği itibarıyla bu ülkeyi seven herkesi kapsayıcı nitelikte olması son derece önemlidir. Milletimizin ufkunu açan, çağdaş medeniyetler seviyesinin de üstüne çıkmamızı sağlayacak, bir yandan kendi tarih ve kültürümüzü yansıtan, diğer yandan evrensel nitelikte olan güzel bir anayasa ile gelişme sağlayacağımız kuşkusuzdur. Ülkemizi çok seven ve ülkemiz için en iyisini isteyen herkesin bir araya gelmesiyle, ülkemize ve milletimize yakışan bir anayasayı oluşturacağımıza yürekten inanıyorum.
KERKE’DEN “MİLLİ HUKUK SİSTEMİ” ÖNERİSİ
Avrupa hukukuna uyum sağlamaya çalışan bir görüntü yerine, Avrupa ve dünya hukukuna yön veren milli hukuk sistemimizi bir an önce tamamlamak için yoğun çalışmalar yapmamız gerekir. Bizler tarihimizle, kültürümüzle, karakterimizle ve adaletimizle nam salmış bir milletiz. Bu nedenle hak kavramının tam olarak tecelli ettiği örnek bir anayasa ve buna uygun bir yargı ve hukuk sistemimizle dünyaya örnek olmamızın önünde hiçbir engel yoktur.”
Dünyanın gözü önünde Filistin’de, Gazze’de insanlık dışı zulümler yapılmaktadır. Bu zulüm, bunu yapanlara dahi uygulamakta, insanın tereddüt edebileceği kadar büyük ve acı bir vahşettir. Bu zulmü yapanlar bir gün mutlaka cezalarını çekeceklerdir. Çünkü ilahi adalette zaman aşımı yoktur”
“DOĞRULARI YAPMAK, YANLIŞLARIN HEPSİNİ BERTARAF ETMEYE YETECEKTİR”
Yargıtay Başkanı Kerkez, geçmişte FETÖ’nün yargı kurumları içerisinde de yapılanma yoluna gittiğini, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından örgütün önemli ölçüde “belinin kırıldığını” ifade etti. Bundan sonra, FETÖ benzeri bir paralel yapı kurulmasına devletin ve milletin asla müsaade etmeyeceğini kaydeden Kerkez, “Bunu sağlamanın en önemli yolu doğruluk, objektiflik ve liyakattir. dedi.
Çerçevesi önceden belirlenmiş, evrensel kurallara dayalı, bilgi ve çalışmanın öne çıktığı, liyakat temeline dayanan objektif bir sistemin her zaman en doğru sistem olacağını belirten Kerkez, “Doğruları yapmak, yanlışların hepsini bertaraf etmeye yetecektir” şeklinde konuştu.
Bu kapsamda hakim ve savcılara büyük işler ve sorumluluk düştüğünü dile getiren Kerkez şu ifadelerde bulundu:
“Ülkemizde yargı; insan haklarına saygı ve özgürlükler fikrini aklına, bağımsızlığın gücünü kararına, tarafsızlık ve adalet duygusunu yüreğine kazımış hakim ve savcılarımızın omuzlarında her zaman yükselmeye devam edecektir.”