Reklam
Kategoriler: Hafıza-i Beşer

16 Mart İstanbul Üniversitesi katliamı

Reklam

16 Mart 1978 günü İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesi önünde gerçekleşen silahlı ve bombalı saldırı sonucu 7 öğrencinin ölümü, 41 öğrencinin de yaralandı.

İstanbul Üniversitesi’nde okuyan ilerici, devrimci öğrenciler okullarındaki faşist baskılar yüzünden 10 günden beri üniversitelerine toplu giriş-çıkış yapmaktaydılar.

15 Mayıs tarihinde İstanbul Üniversitesi bir gurup faşist, polis desteğinde okuldan topluca çıkan öğrencilere taşlı ve sopalı saldırı düzenlemiş, devrimcilerin direnişi sayesinde başarılı olamayıp kaçmışlardı.

16 marg 1978 tarihinde saldırılar nedeniyşe toplu olarak hareket eden öğrenciler, daha önce yan kapıdan çıkarlarken , o gün polis onları ana kapıdan çıkmaya zorladı. hep haptığı gibi kordona alıp çıkarmaktansa, bu kez  ana kapıdan geri dönmüştü.

Dışarıda “Beyazıt Komünistlere mezar olacak” diye slogan atan faşist gurup vardır ve dışarıda   yürüyen öğrencilerden gurubun başı Eczacılık Fakültesine geldiği an öğrencilerin ortasına atılan bir bomba patladı. Arkasından da öğrenciler silahlarla ateş altına alındı!

5 öğrenci olay anında, 2’si ise kaldırıldıkları hastanede yaşamlarını yitirmiş, kırktan fazla öğrenci de yaralanmıştı.

Saldırıda hayatını kaybeden öğrenciler; Hatice Özen, Cemil Sönmez, Baki Ekiz, Turan Ören, Abdullah Şimşek, Hamit Akıl, Murat Kurt’du.

Gerek bombayı atan gerekse ateş edenlerin arkalarından gitmek isteyen polisler ise, komiser Reşat Altay tarafından engellenmişti.

Olayın faillerinden Zülkif İsot, katliamı itiraf etti. Ancak olayın aydınlanmasına katkıda bulunamadan Latif Aktı adlı arkadaşı tarafından öldürüldü. İsot’un ablası, anlatımları mahkemeye aktardı. Tanıklara ve delillere rağmen bir katliam davası daha zaman aşımına uğratıldı.

Dönemin Ülkü Ocakları Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu, 2. Başkanı Abdullah Çatlı’dır!

Olayın duyulmasıyla birlikte 50 bin civarında öğrenci İstanbul Üniversitesini işgal eder ve eylem yaparlar. Ertesi gün Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) 2 günlük, 2 saat iş bırakma eylemi yapar.
Olay sonrası 17 kişinin yargılandığı davada sadece Sıddık Polat isimli kişi 11 yıl ceza alır ve cezası daha sonra Askeri Yargıtay tarafından bozulur ve beraat eder!

20 Ekim 2008 tarihinde İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından “zaman aşımı” kararı alınır ve bu karar Yargıtay tarafından da onaylanır.

Reklam

Önceki Haberler

Dün bir işçinin öldüğü Kabataş metro inşaatı kimin?

Bir işçinin hayatını kaybettiği Kabataş Metro şantiyesindeki göçük sonrasında şantiyenin Erdoğan'a övgüler düzen Alarko Holding'e…

16 Kasım 2025 11:05

TKH ve İKD üyelerinden direnişteki Smart Solar işçilerine dayanışma ziyareti

TKH ve İKD üyeleri direnişlerindeki 25. gününde Smart Solar işçilerini ziyaret etti.

15 Kasım 2025 21:14

Kadınların Sesi’nin 39. sayısı yayınlandı: Yoksulluğun, gericiliğin, şiddetin karşısında biz varız!

Kadınların Sesi'nin 39. sayısı "Yoksulluğun, gericiliğin, şiddetin karşısında biz varız!" başlığıyla yayınlandı.

14 Kasım 2025 17:31

Cumhuriyet bize neler etti?

Cumhuriyetin 102. yılında bugün hala 102 yıl önce aşıldığı varsayılan tartışmaların aşılamamış olması, bu 102…

14 Kasım 2025 17:15

MESEM gerçeği: İstatistiki veri olarak yaşanmış kısacık hayatlar

MESEM programına katılan çocuk işçiler, işyerinde eğitim olmaksızın verilen her işi yapmak zorunda bırakılmaktadır. MESEM’ler…

14 Kasım 2025 17:11

Çocuk adaletinde acelecilik: Bilimsel temelden kopan yargı paketlerinin riski

10. Yargı Paketi ve hemen ardından gündeme gelen 11. Yargı Paketi’nde çocuklara ilişkin düzenlemeler, çocukların…

14 Kasım 2025 17:06
Reklam