Aydın ve Ağırel’in avukatı Ersöz: Henüz koruma sağlanmadı
Saldırı tehdidi alan gazeteciler Şule Aydın ve Murat Ağırel’in avukatı Hüseyin Ersöz, BirGün TV'ye açıklamalarda bulundu. Korumaya ilişkin henüz bir bilgi edinemediklerini söyleyen Ersöz, "Ne yazık ki henüz bir koruma sağlanmadı. Kişisel bir iletişim sağlanması gerekirdi. Halihazırda özellikle mülkü idari amirliği tarafından Şule Aydın ve Murat Ağırel ile bir iletişime geçilmiş olması lazımdı. Ama şu ana kadar böyle bir girişimde bulunulduğunu bilmiyoruz" dedi. Ersöz, mesajda ismi geçen kişiler ile ilçe emniyet müdürlükleri arasında iletişimin olup olmadığının araştırılması gerektiğini vurguladı.

Çetelerle ilgili yaptıkları haberle bilinen gazeteciler Murat Ağırel ve Şule Aydın’a yönelik saldırı ihbarı yapıldığı ortaya çıktı. Ağırel ve Aydın’ın avukatı Ersöz, tarafından savcılığa suç duyurusunda bulunuldu.
Avukat Hüseyin Ersöz, bugün BirGün TV’de Medyaterapi programına konuk oldu ve konuya dair değerlendirmelerini paylaştı.
Gazetecilere henüz bir koruma sağlanmadığını ve kişisel iletişim sağlanmadığını belirten Ersöz, tehdit bilgisinin verildiği mesajda yer alan emniyet bağlantısı iddiasının da araştırılması gerektiğinin altını çizdi.
Ersöz’ün yayındaki sözleri şöyle:
“OLAYIN CİDDİYETİNİ ANLADIKTAN SONRA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK”
Bu 3-4 günlük bir konu. Bir Whatsapp yazışması şeklinde yabancı bir telefondan İngilizce yazılmış bir mesaj (Timur Soykan’a) gönderiliyor. Bu mesele ilk ortaya çıktığında kendi aramızda bir değerlendirme yaptık ve olayın ciddiyetine vakıf olduktan sonra konuyla ilgili bir suç duyurusunda bulunduk. Bu suç duyurusunda hem faillerin tespitini istedik hem de araştırmacı gazetecilik yapan müvekkillerimizle ilgili koruma talebi çıkartılmasını ve gerekli tedbirlerin alınmasını talep etik. Biz suç duyurusunda bu İngilizce mesaja ve yapay zeka aracılığıyla yapılmış çevirisine de yer verdik. Zaten savcılık makamı da resmi bir tercüme gerçekleştirecektir.
“DEĞERLENDİRMEYİ SAVCILIK YAPACAK”
“Hem müvekkillerimiz hem de biz bu belgeleri sosyal medyada paylaşırken bu ihbarın içerisinde isimleri açık olarak yazan kişilerle ilgili herhangi bir bilgi vermedik. Bu meselenin ciddiyeti gereği, bu kişilerin fail ya da şüpheli olup olmayacakları, bu işin içinde olup olmadıkları konusundaki değerlendirmenin savcılık tarafından gerekli değerlendirme yapıldıktan sonra paylaşılmasının uygun olacağını düşündük. Ama şunu ifade etmek gerekir ki bu kişilerden bağımsız olarak halihazırda milletvekili sıfatına sahip ve geçmişte belediye başkanlığı yapmış olan ve aynı zamanda çeşitli suç örgütleri içinde isimleri geçmiş 3-4 kişinin, iletişim halinde oldukları, organize bir suç örgütü gibi hareket ettikleri ve yine özellikle son dönemlerde isimlerine çok sık rastladığımız ve en son da bir avukata yönelik olarak gerçekleştirilmiş suikastte ön planda olan motosikletli çetelerle birtakım görüşmelerin yapıldığı ve pazarlıkların yapıldığı gibi değerlendirmeler de Whatsapp mesajının içinde yer alıyordu. Bizim de bunu kamuoyuyla paylaşmamız ve bir suç duyurusunda bulunmamız temel olarak bu gazetecilerin menfaatlerini korumak ve onlara ülke sınırları içerisinde bir koruma kalkanı yaratmak içindir. Çünkü Türkiye’de araştırmacı gazetecilik yapmış insanların yaşam ve sağlık haklarının ciddi tehditlerle karşı karşıya kaldığına geçmişte hepimiz şahidiz. Kaldı ki böyle bir tehdit olmasa dahi günümüz şartlarında bağımsız gazetecilik yapmanın ne kadar zor şartlar altında gerçekleştiğini de biliyoruz”.
“KORUMA İÇİN BİR GİRİŞİMDE BULUNULDUĞUNU BİLMİYORUZ”
“Ne yazık ki henüz bir koruma sağlanmadı. Kişisel bir iletişim sağlanması gerekirdi. Halihazırda özellikle mülkü idari amirliği tarafından Şule Aydın ve Murat Ağırel ile bir iletişime geçilmiş olması lazımdı. Ama şu ana kadar böyle bir girişimde bulunulduğunu bilmiyoruz”.
“Türkiye’de araştırmacı gazetecilik yapan, özellikle çıkar gruplarıyla ilgili haber yapan gazetecilerin sosyal medyadan sık sık basit tehdit ve hakaretlere maruz kaldığını biliyoruz. Fakat burada bir kurgunun olduğunu görüyoruz: İçinde hangi isimlerin yer aldığını, ne kadar para ödeneceğini, bu saldırının kim ve nasıl bir örgüt tarafından gerçekleşeceğini gösteren, somut ve ciddi bir tehlikeyi gözlemliyoruz. Bizim de zaten yayının başında ifade ettiğim gibi asıl amacımız bu konuda farkındalık yaratmak ve bu konuyla ilgili ilgili gerekli önlemlerin alınmasını sağlamak”.
“EMNİYET İLE İLETİŞİM ARAŞTIRILMALI”
“Mesajda özellikle bu organizasyonun hangi ilçelerde yapılacağı konusunda bilgi verilmiş. Bu ilçeler soruşturma kapsamında bir incelemeyle konu edinebilir. Burada herhangi bir emniyet mensubunun isminin verilmediğini sadece ilçe emniyet müdürlüklerinin isimlerinin paylaşıldığını, temel itibariyle de bu ihbarın içerisinde ismi yer alan kişilerle bu ilçe emniyet merkezleriyle herhangi bir şekilde iletişimi tespit edilmiş kişilerin de bu dosya kapsamında araştırılması gerektiğini ifade etmek lazım. Bu doğrudan savcılığın yapacağı bir işlem olmayabilir. Savcılıklar genelde bu tür şeyleri il emniyet müdürlüklerine yazarlar ve il emniyet müdürlükleri ya da İçişleri Bakanlığı tarafından bu konuyla ilgili başmüfettişler ya da mülkiye müfettişleri görevlendirilir ve bu incelemeler onlar tarafından yapılır”.