"Çocuk işçiliği meşrulaştırılmak için kamu kaynakları kullanılıyor"
DİSK’e bağlı Sosyal-İş Sendikası, MESEM’lerle ilgili bir rapor yayınladı. Raporda 2013 ile 2024 yılları arasında Türkiye’de en az 689 çocuğun işyerine çalışırken hayatını kaybettiği kaydedilirken “2025’te 13’ü Kasım ayında olmak üzere en az 91 çocuk iş cinayetlerinde öldürüldü. Bu ülkede, hepimizin gözü önünde yaşanan bir çocuk katliamı bu” denildi.
MESEM uygulamasının lise çağındaki çocukları ucuz işgücü olarak piyasaya sürdüğünü kaydeden çalışmada “MESEM kapsamında çalıştırılan 9, 10 ve 11. sınıf öğrencilerine asgari ücretin üçte biri, 12. sınıf öğrencilerine ise asgari ücretin yarısı kadar ödeme yapılıyor. İşletmeler bu ödemeleri, İşsizlik Fonu’ndan karşılayan kamudan geri alıyorlar. Çocuk işçilerin sigortası da kamu kaynaklarıyla karşılanıyor” denirken çocuk işçiliğiyle mücadeleye kaynak ayırması gereken devlet kurumlarının, çocuk işçiliğini meşrulaştırmak için kamu kaynaklarını kullandığı ifade edildi.
MESEM programı kapsamında lise öğrencilerinin çalıştığı işyerlerini denetleme yükünün koordinatör öğretmenlere yüklendiğine dikkat çeken raporda, “koordinatör öğretmenlerin iş sağlığı ve güvenliği konusunda yetkinliği bulunmadığı gibi, işyerlerini düzenli şekilde denetleyebilecek zamanı da işyerlerinin gerekli tedbirleri almasını sağlayacak gücü de yok” denildi ve şunlar kaydedildi:
“Oysa ulusal mevzuata ve uluslararası sözleşmelere göre; işyerlerindeki asgari sağlık ve güvenlik şartlarının sağlanması, öncelikle işverene ait bir yükümlülüktür. Koordinatör öğretmenlerin görevi ve yetkisi, ancak öğrencilerin çalıştığı işyeri ortamının eğitim-öğretime uygun olup olmadığını denetlemek olabilir. İşyerlerinin işçi sağlığı ve iş güvenliği bakımından denetimi yalnızca gerekli eğitimleri almış iş güvenliği uzmanları tarafından yapılabilir.”
Sendikadan yapılan açıklamada “sadece bu yıl, MESEM kapsamında çalışırken yaşamını yitiren en az 9 çocuk olduğunu biliyoruz. MESEM projesi kapsamında geleceksizliğe, güvencesizliğe, ölüme sürüklenen çocuklar; bu ülkenin bütün değerlerini yaratan, alın teriyle insanca çalışıp insanca yaşamaktan başka bir derdi olmayan milyonlarca haysiyet sahibi emekçi ailesinin çocukları” ifadeleri kullanıldı.
Sendika, “memleketin bütün emekçilerini, bütün sendikalarını, meslek örgütlerini, sivil toplum kuruluşlarını, siyasi partilerini ve “Türkiye’nin geleceği patronların üç kuruşuna değişilemez” diyenleri MESEM projesine karşı sesini yükseltmeye çağırıyoruz” diyerek MESEM programına karşı ortak mücadele çağrısı yaptı.
Sosyal-İş Sendikası’nın “Türkiye’de Çocuk İşçiliği ve MESEM Belası” başlıklı raporuna sosyal-is.org.tr adresinden ulaşılabiliyor.
ODTÜ’nün atanmış rektörü Ahmet Yozgatlıgil, Almanya’daki ODTÜ buluşmasında bir mezun tarafından protesto edildi. Bir kadın…
AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, yılın son MKYK toplantısında 2026 yılını seçim hazırlıkları açısından “kritik” olarak nitelendirdi.…
Birleşik Kamu-İş’in Aralık 2025 verilerine göre açlık sınırı 2025 sonunda 30 bin 655 liraya, yoksulluk…
Laiklik Meclisi'nden tarikatlar hakkında haber yaptığı için cezalandırılan gazeteci Sefa Uyar'a destek açıklaması yapıldı. LM'den…
9,2 milyonluk saatle TBMM oturumuna katılan AKP'li Hatipoğlu'nun şirketi, üretim kapasitesini yüzde 76 artırıyor
HÜDAPAR mecliste sürdürülen çözüm sürecine ilişkin 57 sayfadan oluşan raporunu dün meclis başkanlığına sundu. Raporda…