Ekrem İmamoğlu, Necati Özkan ve Merdan Yanardağ'a casusluk soruşturması
Yolsuzluk soruşturması kapsamında görevden alınan ve tutuklanan eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İmamoğlu'nun seçim kampanyası direktörü Necati Özkan ve TELE 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ hakkında "casusluk" suçundan soruşturma başlatıldı. İmamoğlu ve Özkan'ın "casusluk" suçundan başlatılan soruşturmada ifadelerinin alınacağını, Merdan Yanardağ'ın ise gözaltına alındığı belirtildi, TELE 1 kanalında arama yapıldı. "İSTANBUL SENİN uygulaması ile kişisel veriler satışa çıkarıldı" iddiası ile ilgili olarak da 15 kişi hakkında gözaltı kararı verildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın casusluk soruşturması kapsamında yapılan açıklamada 4 Temmuz’da “casusluk” suçundan tutuklanan ve yabancı ülkeler lehine ajanlık faaliyetlerinde bulunduğu, görüşmelerini gizliliğe riayet etmek amacıyla kriptolu telefonlar üzerinden gerçekleştirdiği, farklı ülkelerde gerçekleşen iç karışıklıkları finanse ettiği iddia edilen şüpheli Hüseyin Gün’e ait dijital materyallerin incelendiği belirtildi.
Açıklamada, söz konusu incelemede Gün’ün dijital materyallerinde sivil kişilerin ya da şirketlerin temin etmesinin mümkün olmayacağı askeri mühimmat ve silahlara ait fotoğraflara ve İsrail’de askeri ya da siyasi alanda faaliyet gösterdiği anlaşılan İsrail vatandaşlarına ait pasaport fotoğraflarına rastlandığı iddia edildi.
HÜSEYİN GÜ HAKKINDAKİ İDDİALAR
FETÖ/PDY silahlı terör örgütü kapsamında adli işlem yapılan kişiler, terör örgütü PKK/KCK kapsamında adli işlem yapılan kişiler ve farklı ülkelerin konsolosluk görevlileri ile çok sayıda iletişim irtibatı tespit edildiği iddia edilen Hüseyin Gün hakkındaki MASAK incelemesinde ise halihazırda ticari işletmesi olmamasına rağmen yüklü miktarda yurt içi-yurt dışı para transferlerinin bulunduğu, hesaplarında 85 milyon liranın nakit olarak çekiminin gerçekleştirildiği ve bu tutarın kullanımına ilişkin herhangi bir alım-satım kaydına rastlanılmadığı öne sürüldü.
Açıklamada, el yazısı defter ve belgelerin incelenmesi neticesinde ise şüpheli Gün’e ait olduğu anlaşılan belgeler içerisinde farklı ülkelerde gerçekleşen darbe girişimi, iç karışıklık olaylarıyla ilgili hususlardan bahsedildiği, Türkiye’de görüştüğü kişi veya kurumları günlük olarak not aldığı ileri sürüldü.
Gün’ün, yabancı bir ülke lehine faaliyet gösterdiği anlaşılan istihbarat elemanları ya da siyasi faaliyetlerde bulunan kişilere Türkiye’yle ilgili konularda bilgi aktarımında bulunduğu yönünde içerikler ve terör örgütü FETÖ/PDY’nin üst yönetim kadrosunda bulunan ve sözde İngiltere imamı olarak nitelendirilen Mustafa Özcan ile yüz yüze görüşme gerçekleştirdiği, bu kişiden öneriler aldığına dair notların bulunduğu iddia edilen açıklamada, Orta Doğu ve Afrika ülkeleri ve Türkiye ile ilgili konularda topladığı bilgileri istihbari faaliyet gösterdiği tespit edilen yabancı bir ülkeye mensup şahıslara aktardığı şeklinde tespitlerin bulunduğu iddiasına yer verildi.
Açıklamada, şüpheli Hüseyin Gün’ün ticari kimliğini ön planda göstererek, başka ülkelerin menfaatleri doğrultusunda Türkiye ve başka ülkelerde faaliyet gösterdiği, birçok yabancı ülke istihbarat görevlisiyle irtibatının bulunduğu iddiası yer aldı.
Şüpheli Gün’ün yabancı ülkenin istihbarat görevlisi şahısla FETÖ mensuplarının kullandığı ByLock Talk and Chat programının benzeri dışarıdan erişilemeyip üst düzey gizliliğe sahip kriptografik haberleşme programlarından olan “Wickr” programı üzerinden yaptığı yazışmalarda, yabancı ülke istihbarat görevlisinin şüpheliye Türkiye’de önceden görev yapmış iki bakanın da aralarında bulunduğu bir grubun uzaktan ve gizli çekilmiş bir resmini gönderdiği öne sürüldü.
HÜSEYİN GÜN VE NECATİ ÖZKAN’IN İRTİBATI
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Yine şüphelinin aynı kriptografik haberleşme programı üzerinden Ekrem İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü yöneticilerinden olan şüpheli Necati Özkan isimli şahısla özet olarak ‘dijital istihbarat toplama, İmamoğlu için gerçekleştirilen çalışmalarda dikkat edilmesi gereken hususlar, 70 bin gönüllünün acil aktive edilmesi gerektiği, Murat Ongun’un cep telefonu uzaktan erişimli dinlemeye izin verebilecek casus yazılım ile enfekte olduğunu bu nedenle Murat’ın Ekrem Bey ile yapılacak hassas özel kampanya toplantılarına telefonunu götürmemesinin çok önemli olduğu’ şeklinde Necati Özkan’a talimat verir vasıfta görüşmelerin tespit edildiği, şüpheli Hüseyin Gün’ün Ekrem İmamoğlu çıkar amaçlı suç örgütü yöneticilerinden şüpheli Necati Özkan’ın hiyerarşik olarak üstünde, suç örgütü içerisinde yönetici olarak faaliyet gösterdiği anlaşılmıştır.”
Açıklamada, asıl amacın İmamoğlu’nun Cumhurbaşkanlığı adaylığı için fon oluşturmak olduğu, suç örgütü yöneticilerinden şüpheli Hüseyin Gün’ün, şüpheli Özkan ile örgütün bu amacı doğrultusunda 2019 yerel seçim kampanyasında işbirliği yapmak ve özellikle seçmenlere ait gizli bilgilerin sızdırılması suretiyle bu amaç doğrultusunda eylemde bulundukları iddia edildi.
Seçim bölgelerine ilişkin analiz yaparak seçmen profili çıkardıkları ve strateji belirledikleri, bu çalışmayı gerçekleştirirken seçmenlere ait bilgilerin yabancı istihbarat servisleri ile paylaşıldığı, eylemin “casusluk” faaliyeti kapsamında olduğu iddia edilen açıklamada, “Ayrıca şüpheli Hüseyin Gün’ün suç örgütünün kurucusu diğer şüphelilerden Ekrem İmamoğlu’yla irtibatı ve ortak buluşmalarının bulunduğu anlaşılmıştır” denildi.
MERDAN YANARDAĞ GÖZLATINDA
Açıklamada, soruşturma kapsamında elde edilen delillere göre TELE 1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın şüpheli Gün ile “casusluk” faaliyetlerine ilişkin çok sayıda irtibat ve yazışmasının olduğu, bunun tanık beyanı ile de doğrulandığı iddia edilerek, şüpheli Yanardağ’ın şüpheli Gün’den menfaat temin etmek suretiyle seçim sürecinin basın ayağını organize ettiği, 2019 yerel seçimlerinde yabancı istihbarat servisleri ile iştirak halinde seçimlerin manipüle edilmesi noktasında faaliyette bulunduğu ve bu şekilde “casusluk” suçunu işlediği öne sürüldü.
Başka suçtan tutuklu şüpheliler İmamoğlu ve Özkan’ın “casusluk” suçundan sorgulanmak üzere bulundukları ceza infaz kurumundan savcılığa getirilmeleri için müzekkere yazıldığı bildirilen açıklamada, şüpheli Yanardağ’ın da aynı suçtan gözaltına alındığı, Yanardağ’ın evinde ve iş yerinde arama işleminin yapıldığı bilgisi verildi.
Açıklamada, soruşturma kapsamında 4 Temmuz’da “casusluk” suçundan tutuklanan şüpheli Hüseyin Gün’ün ise işlemleri yapılmak ve elde edilen yeni delillere göre üzerine atılı “suç örgütü yöneticisi olmak” suçundan sorgulanmak üzere sulh ceza hakimliği kararıyla bulunduğu cezaevinden, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne getirileceği ifade edilerek, “Cumhuriyet Başsavcılığımızca soruşturma, Milli İstihbarat Teşkilatımız (MİT) ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile işbirliği içerisinde kararlılıkla ve genişletilerek sürdürülecektir.” denildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen bir başka soruşturma kapsamında da “İSTANBUL SENİN” uygulaması üzerinden 4.7 milyon kullanıcının kişisel verileri ile konum bilgilerinin iki farklı yabancı ülkeye sızdırılması, 3.7 milyon kullanıcının kişisel verileri ile konum bilgilerinin “dark webde” satışa çıkartılması ve aynı uygulama içerisinde yer alan “İBB HANEM” isimli alt uygulama içerisine 11 milyon kişinin sandık verilerinin işlenerek program dışına sızdırıldığı iddia edildi.
13 şüpheli ile ayrıca firari Murat Gülibrahimoğlu’nun şirketlerine naylon fatura kesen 2 şüpheli olmak üzere 15 şüpheli hakkında kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek, vergi usul kanuna muhalefet suçlarından gözaltı kararı verildi.

