EMEP-TKP polemiği üzerine: Aynı ağacın altında serinlemek
22-12-2025 15:37Daha açık konuşalım: TKP, kendi tabanından ve örgütünden basınç yedikçe yalpalamakta, bu baskıya göğüs geremediği her noktada yanlış kararlar almaktadır. Bu basınçtan kurtulmak adına kolay yolu seçen ve kitle hareketinin peşine sürüklenen TKP, EMEP ve TİP ile birlikte “aynı ağacın altında serinlemeyi” tercih etmiştir.
ARAS ADALI
Geçtiğimiz günlerde Evrensel gazetesinde Ahmet Yaşaroğlu’nun kaleme aldığı “TKP ve Okuyan ne diyor?” başlıklı bir eleştiri yazısı yeni bir polemiğin yaşanmasına neden oldu. Bu yazıya sol.org.tr’den A. Uygar Toprak imzalı “Bir Evrensel yazarının ya da Evrensel’in dramı” başlıklı yazıyla karşılık verildi. Emek Partisi ve TKP arasında geçen bu polemik yeni, fakat tartışılan konuların çoğu, geçmiş dönemlerde her iki partinin de almış olduğu siyasi pozisyonlara dayanıyor.
EMEP VE TKP NEYİ TARTIŞIYOR?
Öncelikle Yaşaroğlu’nun Evrensel’de çıkan yazısıyla başlayalım. Yaşaroğlu, Kemal Okuyan’ın kendilerine yönelik eleştirisi olan solun “CHP’yi desteklemek, eleştirerek desteklemek, onu sola çekerek desteklemek gibi bir görevleri yoktur.” ifadesinin kendisine ait olmadığını belirtiyor. Ancak CHP de dahil “demokrasi mücadelesi” içinde yan yana gelişleri ve ittifakları normal karşıladıklarını da belirtmekten geri durmuyor.
Yaşaroğlu yazısında, “Ama sosyalistlerin demokrasi mücadelesine tüm güçleriyle katılmak, bu mücadelenin başarıya ulaşması için CHP dahil, demokrasi ve özgürlükleri savunan tüm güçlerle birlikte Saray Rejimi’ne karşı mücadele etmek, bu amaç için gerekirse cepheler, güç birlikleri oluşturmak gibi bir görevleri vardır.” diyor.
“Ve gelelim güncel aktüel mücadeleye: Ülkede bir faşist tehlike varsa, zaten kırıntı halinde olan demokratik hak ve özgürlükler her geçen gün bir bir ortadan kaldırılıyorsa ülkede demokrasiyi, hak ve özgürlükleri, adaleti ve barışı savunan her kesim sınırları net olarak çizilmiş veya çizilmemiş ittifaklar yapabilirler, ittifak yapmıyorlarsa da aynı yönde birbirleriyle paralel olarak mücadeleyi sürdürebilirler. TKP’nin olmadığı ve yan çizdiği alan tam da burasıdır.” diyerek devam ediyor Yaşaroğlu.
Yaşaroğlu’nun ve EMEP’in mevcut siyasi çizgisini burada tekrar tartışmaya açmayacağız. EMEP’in kendisi için tılsımlı bir söz haline gelen “demokrasi mücadelesi”ni her ittifakın ve her uzlaşmanın meşrulaşması için kullanmaktan geri durmadığını zaten biliyoruz. Gün gelir CHP ile, gün gelir DEM Parti ile ittifaklar kurmak, sermaye düzeninde kendileri için bir “demokrasi alanı” açılacağını ummak EMEP’in makus -ve bilinçli- talihidir.
Emek Partisi Kurucu Başkanı sıfatını taşıyan Levent Tüzel’in, dönemin HDP listelerinden milletvekili seçildiği, hatta 2015 yılında Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kabinesinde kendisine bakanlık teklifi yapıldığı unutulmamalıdır.
NOTLAR
1) https://www.evrensel.net/yazi/98035/tkp-ve-okuyan-ne-diyor


