Reklam
Kategoriler: PusulaPUSULA 213

Emperyalizmin Politikaları ve Afrika’nın Uyanışı

Reklam

Harun Tuğkan

Yeraltı ve yerüstü kaynakları bakımından dünyanın en zengin topraklarına sahip olan Afrika coğrafyası yüzyıllardır Avrupalı devletlerin sömürüsü altında açlık ve yoksulluğa terk edildi. Tarihin farklı dönemlerinde biçimsel değişikliklere uğrasa da bu sömürü düzeni farklı yöntemlerle varlığını sürdürdü. İki kutuplu dünyada Sovyetler Birliği ve sosyalizmin de etkisiyle kıtada yaygınlaşan anti-emperyalist mücadeleler birçok Afrika ülkesinin sömürge yönetimlerine karşı idari bağımsızlık elde etmesini sağladı.

Sömürge yönetimlerine karşı kazanılan idari bağımsızlık sonrası dönemde ekonomik ve siyasi açıdan Afrika ülkelerine emperyalist müdahaleler devam etmiş ve bu durum Afrika ülkelerinin elde ettiği bağımsızlığı yaralamıştır.

Fransa’nın ekonomik ve siyasi egemenlik kurduğu Afrika ülkelerinde Ordu içindeki batı karşıtı gruplar ve halk son yıllarda işbirlikçi iktidarlara ve Fransa’nın kıtadaki varlığına karşı doğrudan tepki göstermeye başladı. Bu süreçte ordu içindeki anti-emperyalist gruplar gerçekleştirdikleri darbelerle işbirlikçi iktidarları devirerek ülkelerindeki batı etkisini kırma mücadelesine girişti.

İktidara gelen anti-emperyalist askerler teröre karşı mücadele adı altında ülkelerinde askeri üsler kuran Fransa’ya karşı harekete geçti. Fransız ordusunun topraklarından çekilmesini de içeren bir dizi kararlar alan yeni yönetimler Fransız askerlerinin ülkelerini terk etmesini sağladı.

SÖMÜRGE SONRASI BAĞIMSIZLIK VE YENİ SÖMÜRÜ İLİŞKİLERİ

Coğrafi keşifler sonrasında Afrika’ya yerleşen Avrupalı sömürgeciler kurdukları koloni yönetimleri aracılığıyla kıtanın yeraltı ve yerüstü zenginliklerini sistematik biçimde sömürdü. Köle emeğine dayanan, beyaz üstünlükçü ve ırkçı bu sömürü düzeni Avrupalı ülkelerin zenginleşmesinde önemli bir rol oynadı. İki kutuplu dünyanın yarattığı siyasi ortamın da etkisiyle kıtanın büyük bir bölümü sömürgeci güçlere karşı anti-emperyalist mücadeleler başlattı. Bu direniş hareketleri kolonyal yönetimlerin kıtadaki varlığını sona erdirmeyi başardı.

Günümüzde batı merkezli liberal akademi, Avrupalı devletlerin Afrika’daki siyasi ve ekonomik nüfuzunu tanımlarken emperyalizm kavramını kullanmaktan kaçınmakta ve Avrupa’nın Afrika üzerindeki politikalarını yeni bağımlılık ilişkileri ile kavramsallaştırmaktadır. Yeni bağımlılık ilişkileri, emperyalist sistem içindeki karşılıklı ekonomik ve siyasi bağımlılıkları tanımlamak üzere liberal akademi tarafından kavramsallaştırılmıştır. Gerçeklerin üzerini örtme noktasında liberaller tarafından kullanılan kavram, temelde sömürü ilişkilerinin ve emperyalizmin olumsuz anlamını maskeleyen bir işlev görmektedir. Avrupa ve batı dışındaki dünyanın kendisini yönetme kapasite ve yeteneğinden yoksun olduğu iddiasına dayanan kolonyalist dönemin yaklaşımı, kavramlar üzerinden manipüle edilerek biçimsel olarak değiştirilmiştir. Fakat sömürü ve bağımlılık ilişkilerinin özü günümüzde farklı yöntemlerle aynı şekilde sürdürülmektedir.

Afrika Frank’ını kabul edip ulusal rezervlerin yarısını Fransız hazinesinde tutmak zorunda olan, Fransa tarafından Euro karşısında sabit kur garantisi verilen Afrika ülkeleri mali politikalarda doğrudan Fransa ve Avrupa Birliği’ne bağımlı halde bulunuyor. Fransız akademisi ve liberal iktisatçılar bu mali bağımlılığı meşrulaştırmak için Afrika ülkelerinin kendi ulusal para birimlerinin istikrar sağlayamayacağı, Euro’ya endeksli Afrika Frankı’nın kıta ekonomisinin istikrarının garantisi olduğu gibi söylemler kullanıyor. Bu finansal bağımlılık ilişkileri, kolonyalist dönemin meşruiyetinin zeminini oluşturan Avrupa dışındaki ülkelerin kendilerini akılcı bir şekilde yönetemeyeceği varsayımının emperyalist-kapitalist dönemde yeniden üretilmesidir.

Doğal kaynaklar ve değerli madenler bakımından dünyanın en zengin topraklarına sahip olan Afrika kıtası, çokuluslu tekeller ve emperyalist ülkeler tarafından kuralsız bir şekilde sömürülmektedir. Kıtanın zenginlikleri, açlık ve yoksulluğa mahkum edilmiş Afrikalıların ucuz işgücüyle çıkarılmakta ve neredeyse tamamı emperyalist merkezlere aktarılmaktadır. İşbirlikçi iktidarlar tarafından da desteklenen bu sömürü düzeni Afrika’nın zenginliklerini yabancı sermayeye peşkeş çekmektedir.

İki kutuplu dünya düzeninin sona ermesinin ardından Afrika kıtasında son yıllarda yoğunlaşan batı karşıtı halk ayaklanmaları ve askeri darbeler kıtanın emperyalizme karşı mücadele tarihinde önemli gelişmeler olarak değerlendirilmelidir.

Fransa ve çok uluslu tekellerle iş birliğine giren iktidarlara karşı Mali, Burkina Faso ve Nijer’de gerçekleştirilen batı karşıtı darbeler işbirlikçi Afrika iktidarlarının askeri müdahale tehditleriyle karşı karşıya kaldı. Afrika ülkelerinde ortaya çıkan siyasi gelişmeler ve halk hareketleri hızlıca kıtayı etkisi altına almaktadır. Emperyalizmin Afrika kıtasındaki kukla iktidarlar, anti-emperyalist hareketlerin kıtaya yayılmasından ve kendi işbirlikçi iktidarlarına yönelmesinden endişe etmekte bu yüzden anti-emperyalist halk hareketlerine karşı sert önlemler almaktadır.

Afrika kıtasında cihatçı terörle mücadele gibi gerekçelerle konuşlanan emperyalist güçlerin askeri varlığı halk tarafından giderek artan bir şekilde sorgulanmaktadır. Afrika halkları yüzyıllardır süren kitlesel yoksulluğun temel nedenini emperyalistlerin kıtadaki varlığı ve kıta üzerinde uygulayageldikleri politikalarda aramaktadır. Emperyalistler, Afrikalılar tarafından açıkça hedef alınmakta ve eylemlerin merkezinde anti-emperyalist söylemler yer almaktadır. Bu gelişmeler emperyalizmin kıtadaki nüfuzunun halk tabanında ciddi şekilde sarsıldığını göstermektedir.

Yüzyıllardır süren sömürü düzeninden nihai kurtuluş ve tam bağımsızlığın yolu Afrikalı emekçilerin anti-emperyalist mücadelesinden geçmektedir.

Bu haber en son değiştirildi 20 Nisan 2025 02:52 02:52

Reklam

Önceki Haberler

Afrika

Afrika, Dünya siyaseti açısından gün geçtikçe önem kazanıyor. Türkiye siyasetinin gündemine henüz yeterince girmese de…

20 Nisan 2025 03:05

Afrika’nın “Yeşil” Sömürüsü

Bu yazıda ele alınan iklim adaletsizliği, kaynak sömürüsü ve neokolonyal politikalar, Afrika’nın emperyalist sistemle olan…

20 Nisan 2025 02:24

Türkiye’nin Afrika Politikaları: Sermaye Birikimi ve Hegemonya Arayışı

Türkiye’nin Afrika’ya yönelik politikaları, gelişmekte olan ve bölgesel güç hüviyeti gösteren bir kapitalist devletin tekelci…

20 Nisan 2025 01:59

Çin-Afrika ilişkileri: Önce ekonomi sonra siyaset

Çin’in, 19. ve 20. yüzyıldaki Batılı emperyalist ülkeler ile benzer bir iktisadi güce sahip olması,…

20 Nisan 2025 01:58

II. Dünya Savaşı’ndan Bugüne Afrika’da Anti-Emperyalizm

Elbette Afrika Halkları ellerinde çiçekler ile “Efendilerini” karşılamadı ve halâ da karşılamıyor.

20 Nisan 2025 01:29

Saraçhane’ye yürümek isteyen öğrencilere polis ablukası

İstanbul'da üniversite öğrencileri, Saraçhane eylemlerinin 1'inci ayında Beyazıt Meydanı'ndan Saraçhane'ye yürümek için bir araya geldi.…

19 Nisan 2025 20:33
Reklam