Fatih Portakal, Barış Pehlivan'a yönelik sözlerine gelen tepkilere yanıt verdi
Gözaltına alınan gazeteci Barış Pehlivan'a yönelik sözleri tepki çeken Fatih Portakal, "İzlediğimde şaşırdım. Halk TV bunu nasıl yayınladı dedim. Bunu eleştirdim. Gözaltına alınma şeklini kesinlikle tasvip etmiyorum" ifadelerini kullandı.
Sözcü TV’nin ana haber bülteni sunucusu Fatih Portakal’ın, gözaltına alınan gazeteci Barış Pehlivan’a yönelik sözleri tepki çekti.
Dün gazeteciler Barış Pehlivan, Seda Selek ve Serhan Asker gözaltına alındıktan yaklaşık yarım saat sonra bülten sunmaya başlayan Portakal, Pehlivan’ın gözaltına alınmasını da ses kaydını yayınlamasını da eleştirdi.
Portakal, şunları söyledi: “Barış Pehlivan’ın yaptığı doğru değildi. Bilirkişiyle yaptığı konuşma, o kişinin ben ‘Halk TV’ye çıkmak istemiyorum’ dahi, bunu istemeyen bir kişinin söylemi üzerine bunu yayınlıyorsanız hata, yanlış, yapmamanız gerekir. Türkiye şartlarını bilen bir gazeteci olarak, gazetecilik etiği açısından yapmaması gerekirdi. Barış’ı bu yönden eleştirebilirim. Meslekteki bilgi ve beceri açısıdan eleştirme hakkına da sahip olduğumu düşünüyorum ama bu şekilde gözaltına alınmaması gerekir. Çağrırsınız, ifadesini verir. Kaçacak hali yok ya. Burada kamuoyunu da harekete geçirmek ve gözdağı vermek istiyorlar.”
TEPKİLERE YANIT VERDİ
Portakal’ın sözlerine başta sosyal medya olmak üzere çok sayıda tepki geldi.
Bugün kişisel YouTube yayınında eleştirilere yanıt veren Portakal, “Gelen tepkileri anlıyorum. Öyle bir bölünme içerisindeyiz ki karpuz gibi… ‘Karşı taraf yapıyorsa, yandaş taraf yapıyorsa sen muhalefet tarafındasın, muhalefet tarafındaki gazetecileri de korumak zorundasın. Yanlış yapsalar bile korumak zorundasın’ inancındalar. Yanlışın peşinden gitmemek gerekiyor. Yanlışın peşinden gidersek doğruya ulaşamayız” dedi.
Fatih Portakal, “Gitmek isteyen varsa gitsin, izlemesin. Takip de etmeyin, izlememe hakkınız var. Ama ben doğrudan yana gitmeyi seviyorum” ifadelerini kullandı.
Portakal, Platon’un “En iyi iki dostum doğruluk ve Socrates’tir. İkisi arasında bir tercih yapmam gerekirse seçimin doğruluğun lehinde olur” sözünü paylaştı.
“BENDEN İYİ GAZETECİLER”
“Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’la yargılandığımız bir ortak dava da var” diyen Portakal, şunları söyledi:
“Biz o davada hepimiz sanık pozisyonundayız. Ve yargılama devam ediyor. Zannedersem 29 Mayıs’ta duruşma var, ne karar çıkacak bilmiyorum. Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan benden iyi gazeteciler. Çünkü Türkiye’de kaç kişi araştırma gazeteciliği yapıyor, öyle kitaplar yazıyor? Ben kesinlikle gazetecilik üzerine ne Barış’ı, ne diğer Barış’ın, ne İsmail Saymaz’ın, Murat Ağırel’in gazeteciliklerini kesinlikle tartışmıyorum. Zaten bir lafım olamaz ki. Ben televizyon haberciliği sunumunda iyi olduğumu düşünüyorum. Televizyon haberciliği konusunda hem iyi hem de kurallara bağlı bir yayın yaptığımı düşünüyorum.”
“GÖZALTI ŞEKLİNİ TASVİP ETMİYORUM”
Portakal, açıklamasında şunları kaydetti:
“Savcılık karşısına çıkmalarının sebebi şu; ‘Birisiyle konuşmayı izinsiz şekilde kayda almak, yayınlamak ve hedef göstermek.’ TCK’da suç unsuru ve bunu her gazeteci de bilir. Barış’ın bilmemesi mümkün değil. Serhan’ın, Seda’nın bilmemesi mümkün değil ki… Off the record diye bir kavram var. Basın meslek kurallarında bu var. Siz de yayınlamazsınız birkaç cümle söylersiniz. Ben de izledim bunu. İzlediğimde şaşırdım. Halk TV bunu nasıl yayınladı dedim. Bunu eleştirdim. Gözaltına alınma şeklini kesinlikle tasvip etmiyorum. Çağırırsın ifadeye, illa polisle gelip kanala almak zorunda değilsin. Onlar da şov yapıyorlar zaten, savcılık şovu, emniyet şovu… İfadesini alırsın, kararını verirsin.”