Donald Trump, göreve gelmeden önce yürüttüğü seçim kampanyasında dünyaya barış getireceği sözünü vermişti. Hatta kendinden emin bir biçimde Ukrayna’da ve Gazze’de süren savaşları telefon diplomasisiyle bitireceğini söylemişti. Kampanya sürecinde ABD’yi III. Dünya Savaşı’na sürükleyecek savıyla Biden’ı sürekli eleştirdi. Ne var ki Trump, askeri girişim kararını iki hafta içinde vereceğini açıklamasına rağmen geçen Cumartesi gecesi İran’ın nükleer tesislerine aniden saldırarak kendini yalanlamış oldu. Oysa Amerikan halkı da bunu istemiyordu. Saldırıdan birkaç gün önce yapılan ankete göre Amerikalıların yalnızca yüzde 16’sı “İran-İsrail çatışmasına ABD ordusu dahil olmalı” yanıtını vermişti .
İnsanların çoğu barış istiyor ama emperyalizm savaş çığlıkları atıyor. Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı da emperyalist ülkelerin çıkarlarını gözeten bir tutum içinde. Ajans Başkanı Grossi, İsrail’in nükleer silahlarına göz yumarken İran’ın geçmiş faaliyetlerine ilişkin soruşturmayı gündeme taşıyarak saldırıya zemin hazırladı. Halbuki bu durum İsrail’in İran’a yönelik saldırısını meşru kılmıyor. Bir ülkenin kendince gerekçeler üreterek başka bir ülkeye saldırması, bundan yaklaşık seksen yıl önce Nürnberg Mahkemesi tarafından en büyük uluslararası suç olarak kabul edilmişti.
Öyle anlaşılıyor ki İsrail ordusu, İran’da olduğu gibi Suriye’de, Lübnan’da ve dahi Gazze’de ABD ile ortak çalışıyor. Gazze’deki soykırımın da bir ABD-İsrail yapımı olduğu artık apaçık görünüyor. Zaten ABD ve AB ülkelerinin desteği olmasa Gazze’ye yönelik insanlık dışı tutum ısrarla sürdürülemezdi. Emperyalist merkezler, kendi yurttaşlarıyla ters düşme pahasına İsrail’i destekliyor. Örneğin Almanya Başbakanı Merz, “İran’da kirli işleri hepimiz için İsrail yapıyor; İran’a yönelik saldırıları eleştirmek için hiçbir neden yok” gibi cüretkâr cümleler kurdu. Başta ABD olmak üzere bir çok ülkede kendi hükümetine öfkeli yüz binlerce insan meydanları dolduruyor, savaşa ve soykırıma karşı çıkıyor.
Öte yandan emperyalist saldırıları meşru kılmak için uğraşan büyük medya grupları, İran’ın nükleer tesislerini bombalayan B-2 hayalet uçaklarını ve Trump’ın kararını güzelleyen yayınlar yapıyor. Yani dünya kamuoyunda güce ve güçlüye boyun eğilmeli algısı yerleştirilmek isteniyor. Sözüm ona dosta güven, düşmana korku veriliyor.
Üstün savaş teknolojisiyle sürekli böbürlenen ABD yönetimi, geçmişte Ortadoğu’yu kana bulayıp istikrarsızlaştırmış, Rusya’yı da yeniden etkili bir aktör haline getirmişti. 2000’li yıllarda tek kutuplu dünyanın jandarmalığına soyunan ABD, artık küresel denetim gücünü kaybediyor. Trump yönetimi, ülkenin ekonomisi zayıfladıkça içeride ölçüsüz ve acımasız uygulamalarını devreye sokuyor. Yaklaşık bir milyon göçmeni sınır dışı etme girişimi de bunlardan biri. Trump, aldığı radikal kararlarla ülkesindeki yerleşik kurumlara ve kurallara saldırıyor. Her gün yeni bir krize uyanan Amerikalılar tedirgin. Çoğu eyalette geniş çaplı protesto eylemleri hız kesmeden sürüyor.
İran-İsrail çatışması, kalıcı olup olmayacağı öngörülemeyen bir ateşkes sürecine evrildi. Bölgede yaşananları III. Paylaşım Savaşı’nın fragmanı gibi görmek mümkün. Ortadoğu üzerinden çok kutuplu dünya aktörlerinin gücü sınanıyor, diplomatik pazarlıkların kapısı aralanıyor.
Jean Paul Sartre’ın söylediği gibi, savaşı zenginler çıkarıyor ama yoksullar ölüyor. İktidarda kalma uğruna emperyalist merkezlerle iş birliği yapan ülke liderleri de parsadan pay kapmak hevesiyle fırsat kolluyor. Dünyanın ve insanlığın sonunu getirecek olası büyük bir savaşı engellemek emperyalizm karşıtlarına düşüyor. Örgütlü mücadeleyi küresel ölçekte büyütmekten başka çaremiz yok.
Kurultay davası: Başsavcılık'tan iddianamenin Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmesine itiraz!
ÇHD, üyelerinden Av. Direnç Yüksel'in kendini 'istihbarat görevlisi' olarak tanıtan şahıslar tarafından tehdit edildiğini duyurdu.
İstanbul'da deniz taksi ücretlerine zam yapıldı. Deniz taksinin 8-16 mil arası taşıma ücreti 200 liradan…
Eğitim İş Sendikası Bursa Şube Başkanı ve Laiklik Meclisi sözcülerinden Özkan Rona'nın sosyal medya paylaşımları…
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi (UKOME) toplantısında, toplu taşımaya yüzde 21.29 zam teklifi reddedildi.
Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM), Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ve ailesinin Suudi Arabistan’ın hacı adaylarına…